- 754 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
YÜRÜMEK VE HATIRLAMAK
Yolda yürüyerek bir yere gittiğimde aklıma hep çocukluğum gelir.Çok küçüklüğümde,sonradan hesaplamalarıma göre üç yaşımda,ninemin yanında kaldığım yıllardaydı.Evleri bahçeli,minicik.kireç boyalı şirin bir yerdi.Kocaman uçsuz bucaksız tarlaların ortasında bir yerdeydi.
Sabahları içme suyumuzu almak için ninem omzuna koyduğu bir tahta sırığın iki uçuna,renkleri güneşten kırmızıdan soluk pembeye dönmüş,iki bidon asardı.Bende onunla beraber yollara düşerdim.
Yol boyunca;hoplar zıplar çicek toplardım.En çokda yaz ayı ise böğürtlenlerden yiye yiye,kaçırdığım ninemin peşine koşardım.Su aldığımız çeşmenin bitişiğindeki duvarda,oturmuş ordan bize laf atan bir kız hatırlarım.Özelikle bana bakıp"bizim bahçeye gelsene,senin adın ne,elbisen dönünce uçuyor mu?"şeklinde laf atardı.Hiç konuşmaz,izlerdim onu.
Ninem suları doldurup,biraz sohbet ettikden sonra yollara düşerdik.Sonradan öğrenmiştim,o gittiğimiz çeşmeyle ninemlerin evin arası iki veya üç saatmiş.Rahmetli nineciğim ne çile çekermiş meğer.Birde yükü ona yetmezmiş gibi ben yük edilmişim.Üvey babam istemediği için"okul çağına kadar sende dursun,sonra bakarız"demiş annem ve gitmiş.
Hiç kızmaz,bağırmazdı.Hep birşeyler öğretir,elime oyalamak için örgü,kalem vs verirdi.
Dedem rahmetli biraz huysuzdu ama hiç kızmazdı bana.
Günaşırı gittiğimiz o çeşme yolu boyunca,şimdi sadece çizgi filmlerde gördüğüm kız çocukları gibi seke seke giderdim.Ahh ne mutlu yıllarımmış meğer.....
Okul yaşım gelince,ne kadar üzülsemde,dirensemde annemin yanına döndüm.Bir sabah kuyunun başında bebeğimin saçını tararken gelmişti üvey babam.İçerde epeyce sesli konuşmuşlardı.Elinde bir minik valizle yanıma dikildi"hadi geç kalıyoruz"
Susmuştum.Nineme baktım,ağlamaya başladım.Ninem"kuzum,ciğerpârem ben seni tatilde yine alacağım yanıma,bak burda okul yok,gelirim seni görmeye.Hem okumayı öğrende bana mektup yaz.Bu adresi kaybetme kuzum"deyip,sarılıp öpmüştü.Defalarca geriye dönüp bakmış el sallamıştım ona.
Şişman adamla ana yola yürüyene kadar,boynumu yere eğdim.Hep taşlara çalılara bakarak ilerliyordum.Kafamı asla yerden kaldırmadan.
Kolumdan asılarak çekeliyordu,canım yanmasına rağmen tepki vermiyordumÇok kızgındı,sürekli sigara içiyor,bez mendiliyle terini siliyordu.Ve mütemadiyen söyleniyordu.
"Başıma nerden belâ etdim sizi,şurda geberip kalamadın değil mi?Birde sen çıktın başıma"
Başım yerde,onu duymamaya çalışıp,yerdeki taşları izleye izleye yürüyordum.
Okul açıldı.İlk ve diğer günler hep tek başıma okula gitdim.Annem hiç götürmedi.Mahaleden gidenlere katardı beni"onlarla git gel yolunu unutma"derdi.
Ben hiç konuşmazdım.Yol boyunca kafam hep yerde,kare kare döşenmiş taşların;bazen ortasına basmamayı,bazen ikişer ikişer geçmeyi ve bazende çapraz yürümeyi oyun etmiştim kendimce.
Evde yaşadıklarım paylaşamadıklarım ve beni bugünlerde yaşadığım,hayatımı şekillendiren olumsuzlukların,tohumlarının atıldığı yıllardı o yıllar.
Her ne olursa olsun konuşmaz,savunmaz,istemez,ağlamaz,tepkisiz bir çocuk olmuştum.
Tek çalıştığım,sevildiğim övüldüğüm yer sınıfımdı ve canım öğretmenim...Hep sorardı bana"neden böylesin,bana anlatmak istediğin birşey varsa burdayım sakın unutma"derdi.,
Olmazdı anlatılmazdıki.
Ortaokul yıllarım geldiğinde,boynumu büküp yürümeme sebeb üvey babam artık yoktu ama yine yollarda başım önde,kalabalıklarda boynum bükükdü.Bu defâ sebebler başkaydı.Yokluktu,eksikliklerdi,sahip olduğum şeylerden utanmaktı.
Lise yıllarımda da bu hâl ve tavrım değişmedi.Nedense benim yollarda başı dik yürümeme,kendimi maruz kaldığım şeylerde savunamama,utanmama,ben genç bir kızım,burdayım diyememe sebebler hep oldu.
Şimdi ne zaman yolda yürüsem,benim gibi yürüyen bir çocuk,bir genç kız görsem içim acıyor.Ben onların bir sorunu olduğundan o kadar emin hissediyorum ki kendimi anlatamam.
Ben biliyorum ki böyle şeyleri tek ben yaşamadım ama yinede paylaşmak istedim.Kimbilir belki birileri,böyle davranan çocuklarını farkeder ve onlara sorar"senin canını yakan nedir?Kim seni sindiren?Kim küçücük yüreğinde kocaman iflâh olmaz delikler açan?
Dilerim bütün çocuklar,başı dik yürür ve hiç korkusuz ifade ederler,içindekileri
YORUMLAR
NE GÜZEL ANLATMIŞSIN ÇOCUKLUĞUNU. ÇOCUKKEN ANNEM VE BABAM YANIMDA OLMASINA RAĞMEN BENİMDE BAŞIM HEP YERLERDE YÜRÜRDÜM. YAZINIZI OKUYUNCA HATIRLADIM. UTANIRDIM BAŞIMI KALDIRMAYA, YÜZÜMÜ GÖSTERMEYE NEDENİNİ HALA BİLEMİYORUM. ŞU AN ARTIK DİMDİK YÜRÜYORUM, GÜMBÜR GÜMBÜR HAYATA MEYDAN OKURCASINA.......BİR DEMET ÇİÇEK BIRAKTIM SAYFANA, ÇOCUKLUĞUNUN EN GÜZEL ANILARINI HATIRLATSIN SANA......SEVGİYLE KAL DOST KALEM...
Dilerim canım..
Bende annesiz büyüdüm, annesizliğimin sebebiymişim gibi üzerimde kalan sert bakışları görmemek için sinerdim kuytu köşelere.
Oysa çocuksun, herşeyden habersizsin...
Duygulusun işte bu yüzden fazlaca İnsansın.
Dilerim hep bu yanınla kalırsın.
Sevgilerimle...