- 688 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
YORUMLAR
Sevgili Lizeya, benim bildiğim kadınlar bir buket çiçeğe kolaylıkla kanıyordu. Ama Ömer'in karısında bilerek işe yaramadığını yazdım. O buket üzerine ileride yazacağım konular olduğu için o klişeyi kullandım. Bu yazıların sonunda psikolojisi düzgün kimse olmadığı anlamı çıkarılacak belki de ama, kim ne derse desin. Çağımızın insanı doğuştan sorunlu.İnkar edilse de ruhlarda garip bir acı var. Kimileri hormonlu yiyecekler diyor, kimileri, düzen diyor, kimileri ahir zaman diyor...Sebebi her ne ise, şu bir gerçek ki ruhunda lekeler olmayan insan sayısı çok ama çok az. Lekesiz ruhlular da nerde yaşar, ne yer, ne içer hiç bir fikrim yok. Henüz böyle bir insanla karşılaşmadım. (Dört yaşından küçük çocuklar hariç )
bu bölümde, anlatıcının (birinci kişi) kendini tahlil edşini okuyoruz. çelişkiler yumağı bir kişilik. yaşamın gerçekleriyle, kafasındaki hayaller arasında gidip gelen , fakat oldukça başarıyla kurulmuş bir köprüyle, her ikisi arasında kuvvetli bir bağlantı kuran anlatıcı ilginç bir kilik olduğu kadar sıradan daç zira ömer 'e verdiği * bir buket çiçek* aklı çok klişe..oysa, paradoksların farkında olan bu kadın, radikal önerilerde bulunabilirdi.
yine de, kişilik tasviri, ustaca ifade edilmiş.kahramanın içindeki iki ayrı insan ahlak kavramıyla birleştirilerek okuyucuya sunulmuş.
yazar, içsel bir yolculukla, iyiye ulaşmaya çalışıyor. oysa, bu ağır bir yük. kendini geliştirmenin tek yolu başkalarını iyileştirmek olabilir mi?
çok laf ettim..ne olursa olsun, hikaye sürüklüyor. içsel tasvirler çok başarılı...
olay merak uyandırıyor..
tebrikler arkadaşım...sabah okumak harikaydı..sevgimle...
otobiyografi değil Ayhan Abi. Kısmen deolsa kurgu. Ama elbetteki içinde benden çok şey de var. Zaten yazar, yaşadığı ya da gördüğü şahit olduğu şeyleri yazar..
Bu öyküdeki kişilik kesinlikle bana ait değildir.Her ne kadar kendimden giysiler giydirmiş olsam da...O yüzden okuyanlardan, kendi hayatımı yazmışım gibi bir düşünceye kapılmamalarını rica ediyorum.
Bu seride hayatını "başkaları" için yaşayan/harcayan bir kadın var. Ve onun içi hesaplaşmaları...
Kendimle verdiğim savaşı nasıl kazandığımı. İçim başka, sergilediğim kişilik bambaşkaydı. O yüzden, şu ana kadar yaşadığım bütün ömrümde, kendimle çeliştim.
EVET BANA GÖRE SANKİ YAZININ ANA FİKRİ GİBİYDİ...
OTOBİYOGRAFİ YAZISI DESEM HERHALDE YANILMIŞ OLMAM.
HER PARAĞRAFINDA TONLARCA DERS ÇIKARILAN KONULAR VARDI.
SANIRIM BİZLER YAZDIKLARIMIZDA KENDİMİZİ BULUYOR GERÇEK YAŞAMDA İSE DİĞER YÖNÜMÜZÜ FİGÜRAN OLARAK ORTAYA ÇIKARIYORUZ...AMA GERÇEK YÖNLERİMİZ HER ZAMAN İÇİMİZDE GİZLİ KALMAKTA...
DOĞRUSU HARİKA BİR YAZI OKUDUM KALEMİNİZDEN...
KUTLARIM AYNUR KARDEŞ...SAYGILAR EFENDİM...