- 825 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
AŞK.
AŞK.
(Yaşadıklarımı yazdım . Hatıralarım, gözlemlerimdir..)20/06/2009 Şile
Doğa hiç durmadan, hiç aksatmadan çalışıp döngüsünü sürdürür..Tepeleri yontar,çukurları doldurur..Geleceği yapar...biz dünle..bugünle haşır neşirken o da dünü öğütür,bugünü sunar,yarına çalışır...
Asma yapraklarının arasında üzüm salkımının ilk halini gördüm..meyveye durmuş...Biz yaza hazırlanırken, doğa kışın hazırlığında..Ekim’i bulmaz uzanır meyvesine bir el .Tadar....Bir ay önce çiçekler içinde ki elma ağacının üzerinde şimdi minicik elmalar var.Bu yıl ilk kez zeytin çiçeğini gördüm .Bir tanesini bahar başında diktik.Tek(?) olmaz denince bir tane de geçtiğimiz ay...Sevmiş yerini...Minicik çiçeklerine sevindik. .Zeytin meyvesi kışın toplanırmış.Aralık’ta.Ceviz ağacının dallarında cevizler yeşil yeşil.Ve minik mandalinamız...O galiba sadece bir fidan değil,bizim için..Kederle anımsadığımız ama unutmayı istemediğimiz bir dönemin hatırası.Hastamızı şifa bulmak için götürdüğümüz Yalıkavak dönüşünde Turgut Reis pazarından alıp getirdik...ÜZerinde beş altı tane meyvesi bile vardı.Yol boyunca arabamız mandalina kokmuştu.Kış ayında olmamıza karşın Tanrı’nın yardımıyla bir kuş gibi İstanbul’dan Bodrum’a Yalıkavak’a uçuvermiştik özel aracımızla ...
Ne güzel bir gündü...Pırıl pırıl bir güneş,açık yollar...ve ışıl ışıl Yalıkavak..Akyarlar’ın kimsesizliğine şaşırmış,Turgut Reis’i sevmiş ama Yalıkavak’a neredeyse kendimizi borçlu hissetmiştik.İyi ki gitmişiz dedik..İyi ki yaşamışız o iki günü...
Hastamızı kaybettik..Genç denebilecek yaşta...
Mandalina sanki o günü bugüne taşıyan bir hatıraydı.Uzun süre gözümden uzak tutmadım.Ama bir süre sonra toprağı özleyen dalları yapraklarını döktü.Kurumaya başladı.Küsen köklerini toprakla buluşturduk.Umutsuzca.İki hafta içinde yeniden dirildi..Tanrının eli üzerinde kışa hazırlanmaya başladı..Yaprak yaprak şimdi...
Neyi anlatacaktım yazıma başlarken anılar aldı götürdü 2007 Şubat’ına...
Doğa kışın hazırlığını yapıyor gece -gündüz......Doğan her canlının kursağına gidecek yiyecek, biz bilmesek de fark etmesek de hazırlanıyor onun mutfağında...
Yağacak yağmurlar içilecek sular,büyüyen ağaçlar kuşların yuvaları,doğan güneş tadı ,olgunluğu meyvenin...
Doğa,Tanrı ..Ya da ALLAH...Herşeyde onun izi...Herşey onun elinde...Ve aşk...İçgüdü...Hormanlarla açıklanabilir mi herşey?...görmediğimiz kuşun varlığını tartışmıyoruz sesini duyunca..İşte şurada ağaçların arasında diyoruz ...Doğada her yerde O’nun izi var...
Bizi bizden çok seven var ..Bizden çok gözeten..kollayan...gören..
Aşkla yenileniyor herşey...
Birbirine aşkla bakan insanlar oldukça kıyamet kopmaz.
Aşksızlıktır belki de kıyamet...
Doğada her yerde her şeyde ben "Aşk’ı "görüyorum...
İlahi aşka giden yolun yolcusu olmak...
O halde aşkta inanca dair..
Herşeye aşkla bakmayı bilenlerden olmayı diliyorum...
.