- 1449 Okunma
- 19 Yorum
- 0 Beğeni
74 - AYNA
Onur BİLGE
Bir gece önce başlamış olduğum, çok uykum geldiği için tamamlayamadığım Antalya’ya Özlem adlı şiirimi, klasörümün içindeki çeşitli ebatlardaki ünlü kâğıt parçalarımın arasında epey bir süre aradıktan sonra bulup, tamamlamak üzere elime aldığımda, o şiire odaklanamayacağımı anladığım için tekrar diğerlerinin yanına koyup, buruşuk bir simit ambalajı olan atmaya kıyamadığım saman renkli kâğıda içimden geçenleri yazmaya başladım. Birkaç dize yazmıştım ki, sokak lambası söndü. Galiba, sadece sokak lambalarında olan umumi bir kesilmeydi. Kalem elimde kalakaldı. Ben de pencereden dışarıya, yıldızlara bakmaya başladım. Bu arada gözüm yine o dairenin camlarına ilişti. Hayret! Camın birisi açıktı. Perde hafif hafif dalgalanmaktaydı. Temmuzdu. Hava haddinden fazla sıcaktı. Belki ev havalansın diye açmış, ikinci kat olduğundan açık bırakmakta bir sakınca görmediği için öyle bırakmış, belki de kapatmayı unutmuştu. Birkaç saat önce Zerrin Hanım’la beraberken konuştuklarımız ve o konudaki düşüncelerim aklıma geldiğinden onun orada olabileceğini zannetmekten kendimi alamadım.
Zannın fazlası iftiraya girer. İlhan’ın günahı münahı kalmadı. Hepsini yüklendim bu gece ben. Hiç tanımadığım, bilmediğim kişi hakkında neler düşündüm, neler dedim! Ne gereği vardı? Bana neydi? Allah Allah! Bu merak yok olmalı bende. Annemin dediği gibi başıma iş açacak.
1001 GECE ÖYKÜLERİ - 4
AYNA - LİMAN YAYINLARI
KİTAP TEMİN ADRESİ: M. Şerikan KARA : 0 536 275 90 15
YORUMLAR
NE KADAR AYRINTILI İNCE İNCE DÜŞÜNÜP YAZMIŞSINIZ;
Merak duygum ölürse nasıl bileceğim Rabbimi?....
Onları merak etmeyecek miyim? Öküzün trene baktığı gibi mi bakacağım ağaca, kuşa, taşa, çiçeğe, böceğe? Olur mu? Allah bunları süs olsun diye mi yarattı?....
BUNU TEKRAR OKUYUN:
Takul etmez misiniz?” yani, “Akıl etmez misiniz?” diyor, pek çok ayette. Aklı boşuna yaratmadı ve yüklemedi ya beyinlerimize! Kullanmamız için... Hatta kullanmadığımız için neleri, nasıl, ne için yarattığını açıklıyor ve niçin düşünmediğimizi soruyor. Aklımızı kullanmamamız yüzünden kim bilir ne kadar sorgulanacağız!
Eskiden oğlanların arka cebinde küçük yuvarlak ayna olurdu. Sevgi gösterisi icin ilgi duyduğu kıza şavkını gönderirdi. Dumanla işaretleşme gibi
Peki polislere neden aynasız derlerdi eskiden....
Gözü dünyaya kör etmek, ukbayı seyre dalmak gerek. Fani dünyanın, nasılsa çok sürmeyecek zevklerine aldanarak günaha girmek ve hiç bitmeyecek bir ahiret hayatını harcayarak cehennem kütüğü olmaktan ya da Allahü Teala'nın önünde utançtan başını kaldıramamak ve O'nun: "YIKIL KARŞIMDAN!" dediğini işitmektense, sayılı gün olan dünya hayatına gözleri yummak, sonsuz kere sonsuz defa daha hayırlıdır!..
Dünyevi ve Uhrevi Mutluluklar...
'' Varlığını gizleyip, var olduğunu güneşler yakarak gösteren Allah’ım! Kulunda tezahürün ne kadar ilginç! Orada bir ayna varsa parlayan ve hareket eden, ardında bir el var, mutlaka... Gökyüzünde, dünyadan bir milyon kat büyük kocaman güneş var parlayan, ısıtan, hareket eden... Ardında bir el var mutlaka... Bir Varlık... İdrak edemeyen akılsıza ne söyleyeyim? ''
Böyle bir bağlantı ! Ancak Onur Bilge yeteneği..
İlkin sinsice bir yaklaşım olarak itici geldi ama sonra alıştım sana. Arkadaş hanesine yazdım. Düşününce anladım ki bir insan, ruhen dahi birisinin yanında olmak için uykusundan feragat ediyorsa ki sezgilerim beni yanıltmaz, bu ilk değil, onunla beraberliğinde mutlu oluyor demektir ve bu sevgidendir.
Haklısın dost.Zaman zaman yüreklerimiz darılmış gibi olsa da gecenin bu saatinde sizi bulmam sevgiden olsa gerek...
sevgiler,hiç bitmesin..sevgiyle kalmak dileğiyle...
sanat eseriyse sanatkârını, değilse ustasını düşünmemek mümkün mü? nekadar anlamli bir söz.harikasin iste sen.
bu dunyayi kuran mimar
ne hos saglam temel atmis
insanliga ibret icin
kisim kisim kul yaratmis ...
Allah’ım, şair olmak istiyorum ben. Adımı duyumadan canımı alma!”
Allah bu duani kabul etmis.her duan kabul olsun.
yazilarin eksik olmasin.
sevgiler
hicbitmez tarafından 6/19/2009 2:09:03 AM zamanında düzenlenmiştir.