- 425 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Farklılıkları Fark Etmek
Parmak izlerinin benzersiz oluşu gibi, her insanın hemcinsinden ayrı, farklı bir yaşamı vardır.
Kişinin, hayatını dengeli ve uyumlu yaşayabilmesinin kestirme yolu farklılıkları farkedip, nazarına baskasını uydurmak yerine, nazarınca görenlerle iklim paylaşmaktır.
Emelince olmayana zorlayan, dayatan, hesap soran, söven, kızan, cezalandıranlar sahte tanrı tiyatrosu figüranlarıdır. O sahnede başrol oynayanları, başka bir yerde cife taşıyıcıları olarak görürüz.
İnsanın bir yasadığı, bir de yaşamak isteyip de yaşayamadığı yaşam vardır.
Genelde insan, yaşayamadığı hayatların öcünü, yaşayamadığını yaşayanlardan çıkarma eğilimindedir. Kudurgan bir tepki ile ilk firsatını bulduğunda, yaşayamadığını yaşayanlara kimi zaman ahlak, kimi zaman din, kimi zaman örf v.s ile öyle saldırır ki, gören, tanrının gazabı bu kişinin ellerinde bir yıldırım olmuş sanır! Halbuki kişinin kendi yasadığı boyutta o, ne o tepkinin adamıdır, ne de o tepki onun harcıdır aslında.
İnsanın kendi varlığına, gücüne, sınırlarına, haline razı olamamasının sonucu yaşadığı ve yaşattığı saçma işkence hali, en çok da onun kendi yaşamını paramparça eder. Kendine, varlığına saygısını kaybetmiş veya kendine saygısı oluşmamış insanların başkalarının yaşamlarını etkileme gayretlerinin ceremesini de civarları çekecektir doğal olarak.
Bir kısım insan hareketli, aksiyonel, hızlı ve ateşli bir hayat yaşar. Hayatında da kendisine yakın gördüğü veya özümlemede yabancılık çekmediği oluşumların içinde olmayı en temel hak olarak isteyebilir. Başka bir kısım insan ise, sakin, metafizik, ılıman duygularla örülü, ağırkanlı tabir edilebilecek bir hassasiyette varlığını ifade etmek ve hayatını da kendi gibi hisseden, düşünen ve yaşayan insanlarla paylaşmak ister.
Daha farklı bir grup insan da hayatı mevsim mevsim yaşar. Yerine ve zamanına göre farklı hisleri, tarzları, fiilleri benimser; bazen sert sulu, bazen sıcakkanlı, bazen asabi, bazen mülayim ve kısaca insan için ne varsa duygu namına, sonuna kadar yudum yudum içme taraftarıdır.
O halde, farklılıklara tahammül etmemek, düşünmeli, nedendir?
Hazmetmek, önce kendini ve sonra haricindeki dünyayı. Kabullenmek; kendi varlığını benimsediğince, gayrını da
Anlamanın başı burası.
Farklılardan bir farkımız olsun, kendi farklılığımız. Fark ettiğimizce, fark edilmekten de ürkmemek lazım.
Barışmak bu...
Yaşamak nefes nefes her anı... Ötesi hafakan edebiyatı...
Mailis Nalars Fark Yazıtı
YORUMLAR
çok güzel.hani bazen bir yazı okursunuz ve o gün yaşadıklarınızı görürsünüz ya,ben şu anda öyle oldum,yazınızı okurken bugünü bir daha yaşadım.
"Genelde insan, yaşayamadığı hayatların öcünü, yaşayamadığını yaşayanlardan çıkarma eğilimindedir. "
başarılar.