- 835 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
BİR TANEM CANIM BABAM
Bir Tanem Canım Babam
Bilmem senden ayrılalı kaç mevsimler geçti. Koskocaman bir otuz altı yıl. Halen senin yokluğuna alışamadım babam.Yaşadığım her yerde, aldığım her nefesimde, ekmeğimde, aşımda sanki hep yanımdasın.. Seni düşünmediğim bir an olmadı ki, hayalin hiç gözümden gitmedi ki. Sensizlikte, seni unutmaya savaştı yorgun yüreğim. Sensizliğinde seni yaşadı kalbim. Yokluğun öyle acı veriyor ki soluğunu hissediyorum nefesimin her damlasında. Hiçbir şey dolduramıyor boşluğunu. Renkler soluk, gökyüzü karanlık, yokluğunda güneşin bile sıcaklığını hissetmiyorum bir tanem babam. Hasretini rüyalarımda gideriyorum, sabahların olmasını günün doğmasını, rüyamın bitmesini istemiyorum. Seni bir an bile unutmayı denesem de beceremiyorum, savaşıyorum ama hep yenik düşüyorum.
Babasızlığa alışmaya çalışsam da bu sönük yaşama, bedenim kuru bir dal misali, sevgine, sana hasret, susuz sevgisiz bir çölde unutulmuş boş bir saksı gibiyim. Senin adından bir ad duyduğumda kalbim çarpıyor ve gözlerimim buğusu halen kurumuyor.
Hani nasılda bana bazen “Sarı Gülüm” bazen de son çocuk olduğum için “Son Beşiğim Bal Kaşığım derdin”. Rahmetlik Annemden çok senin dizlerinde uyurdum. O şefkat ve sevgi dolu sözlerinle saçlarımı okşadığında sanki bulutlarda uçardım babam. İşte o zaman dünyanın en mutlu çocuğu bendim. Sıcacık ellerin avucumda ve bazen de başımı omzuna yasladığımda koklamıştım o mis kokulu tenini. Öyle güzel Baba kokuyordu ki, halen o kokuyu hissediyorum damarlarımdaki akan kanın her damlasında. Seni kaybetmeden iki gün önce aldığın busenin halen izi kaldı yanağımda.
Canım babam; işte o son buseni saklıyorum halen henüz hiç ama hiç solmadı ki. Seni andığım her an yanağımda busenden kalan bin bir renk güller açıyor. Kenetlenen ellerimizi kopardı ölüm. Biliyor musun babam sen her zaman herkese “ Ben ölürsem acı haberimi en son Sarı kızıma verin, o benim yokluğuma dayanamaz ” demiştin. Ben ise her zaman “ Aman baba sus Allah korusun bir daha böyle şeyler söyleme ben sensiz yaşayamam ki “demiştim. Ama işte kader buya seni kaybettiğimiz gün o acı haber ilkönce bana geldi. Aylarca hatta yıllarca her hafta uğradığım tek yer senin o muhterem kabrin olmuştu. Topraklarını okşadım bu kez, sanki kokunu azda olsa hissediyordum. Duamı ettikten sonra yine seninle her şeyimi konuştum mezarının başucunda. Acaba duyuyor muydun beni. Mezarlıktan ayrılınca yine kalıyordum yalnızlığımla. Halen sensiz yaşamaya alışmaya çalışıyorum ama çok zor. Hiç kimse tutmuyor yerini, senin sevgin gibi bir sevgiyi tadamadım.
Sanma ki seni unuttum canım babam, sanma ki unutacağım asla. Gözlerimdeki sana hasretimin ıslak buğusu hiç bitmeyecek. Adına benzer bir ad duyunca kalbim yine titreyecek..Çünkü sana olan sevgim hiç bitmeyecek.Seni öyle çok seviyorum ki dünyaya yeniden gelsem bırakmazdım saçının bir telini.
Canım Babam senin yerini, boşluğunu yıllarca hiç kimse dolduramadı. Artık kar yağsa da saçlarıma, seni kaybetsem de, sensiz bunca yıllarım boşa geçse de sana olan sevgim halen taptaze bir tomurcuk gibi yüreğimde solmayan çiçek açmaya devam edecek. Babam seni öyle çok seviyorum ve öyle çok özlüyorum ki dünyaya yeniden gelseydim senin sağlığında senin yanından hiç ayrılmazdım.
Bir gün toprakla buluştuğumda sana ve anneme kavuşacağım. İşte o zaman gökyüzündeki melekler, uçuşan kelebekler, dertli bülbüller, bütün kuşlar anasına babasına doyamadan, yaşamında mutluluğu kana kana içemeyen, yüreğinde o tertemiz sınırsız sevgisini herkesle paylaşan ama gerçek sevgiyi tadamayan Sarı Gülüne ağlasınlar. Sahte sevgiler dolu, polyanna oyunu oynanan şu çıkar dolu dünyada sevgi ve saygının yüceliğini tüm dünyaya tanıtmak için çırpınan kızına, ağıtlar yaksın sevenleri. Bir gül ya da bir çam fidanı diksinler başucuna. Şiir kitabının adı olan EFSANE yi yazsınlar mezar taşındaki isminin yanına. Çünkü EFSANE’nin içindeki şiirlerim, mısralarım en sadık sırdaşım oldu, seni kaybettikten sonra beni sabırla dinleyen sadece onlardı.
Bir tanem canım Babam, biliyor musun? Babalar Günü ve Anneler Günü hep acım tazelenir. İşte o zaman sizleri daha da çok özlüyorum sanki. Ama olsun sizler yanımda olmasanız da ben yine de bugün Babalar Gününde tüm eli öpülesi babaların Babalar Gününü kutluyor ve sağlıklı daha nice uzun ömür diliyorum. Anne ve Babası hayatta olanlara da diyorum ki “ Lütfen Anneniz ve Babanız hayatta iken onları çok seviniz,sevgilerini yudum yudum içiniz, saygıda sakın ha kusur etmeyiniz doyasıya koklayınız, gönüllerini hoş ediniz,o pamuk ellerinden öpünüz, dualarını alınız, mutlu ediniz. Çünkü onlar yuvanızın Çınar Ağacıdır. Asla ve asla sakın onların gölgelerinden ayrılmayınız. Onlar yaşamınızın en değerli varlığıdır. Yanınızda iken kıymetlerini biliniz. Yuvadan uçup gittiklerinde artık çok geç.
Tüm Babalara Selam ve Saygılarımla
BABALAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
SABİHA SERİN