Aşkın Yalın Hali
Aşkın yalın hali,
Her halde en çok bu kelimeleri seviyorum. Bir de aşkın yanına koyunca…
Bu gün yine oradayım. Her zaman beraberce dolaştığımız Arnavut kaldırımlı sokaklardan geçtim yine. Aşk şarkılarını ilk seninle dinlediğim yerdeyim bugün.
Ortaköy’deyim yine.
Edith Piaf’ı dinlediğimiz kafeterya var ya işte oradayım. Rüzgâr bir kırbaç gibi suratımı kamçılarken bedenim sensiz ve sessiz yolculuğuna doğru yol almakta.
Gözlerimi kapadım tıpkı seninle yaptığımız gibi.
Avuçlarımı sıktım sanki ellerini tutarmış gibi.
Ve ben de şarkıya eşlik etmeye başladım tıpkı senin gibi.
Özledim Sevgilim seni tıpkı, tıpkı…
Gösterişsiz aşkların eğreti âşıklarıydık biz. Geceleri dolaşırken aldırmazdık sessizliğe, sabahları simit atarken martılara, el sallardık vapurdaki âşıklara. Sade bir aşkımız vardı bizim, yalın, hele bir de için de aşk varsa.
Acılarımızı paylaşırken sevinçlerimizi yutkunmazdık hiçbir zaman. Hayatın acı yüzünü yüreğimizde eritir, sevgimizle ateşe verir, aşkımızla sevince dönüştürürdük. Duygularımız hassastı ama asla kırılmazdı. İncinirdi ama kopmazdı. Aşkın yalın haliydi Sevgilim bu, saf ve masum olanı.
Duyuyor musun Sevgilim “Sous le ciel de Paris” çalıyor. Aşkımızı birbirimize haykırdığımızda da o çalıyordu. Ne kadar da heyecanlıydık. Kaldırım Serçesinin müziği öyle büyülemişti ki bizi. Aşkı yalnızca o anda yaşıyorduk, yalın halini.
Uzun zaman oldu Sevgilim sen gideli. Ben hep dolaşıyorum tıpkı seninle olduğu gibi. Güneşin batışını seninle izlediğimiz yerdeyim geceleri ve sabahları koşuyorum yine sahilde özgürce sanki seni yakalayacakmış gibi.
Kimseye söylememiştik aşkımızı, anlatmamıştık sırrımızı kimseye, bakmamıştık kimseye ötelerden.
Ne oldu da ben sensiz kaldım?
Kim çaldı seni benden?
Kim bozdu saf ve temiz aşkımızı?
Eğreti duruşumuz mu rahatsız etti aşıkları?
Bende tıpkı aşkımız gibi kaldım sensiz bu dünyada, yalın.
Bak şimdi senin en çok sevdiğin şarkı çalıyor. Ne kadar da güzel söylerdin bu şarkıyı. Sesinin tınısı hala kulağımda. Evet, sevgilim Ayla Dikmen çalıyor. “Ağlayan bir çift göz bıraktın arkanda”.
Fatih Mehmet Mirza
28.01.2009
www.seniarayansesim.com