- 992 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
EMEK ve İNSAN
EMEK ve İNSAN
Hayat durağan değildir.milyarlarca yıldan bu yana evrimini sürdürüyor.
İnsanlığın doğuşuda öyle...
ilkel toplum, klanlar,köleci feodal..TOPLUM.. derken 1800 lerde sanayileşmeyle birlikte kapitalist toplumu yaşıyoruz.
Yine felsefi ve bilimsel bilgilere göre hayat durağan da olmadığına göre Kapitalist toplum da, yerini başka bir topluma bırakmak zorunda.. Ama bir yıl ama bin yıl sonra...(?)....
Bu da şuan ki toplumların değişecek iradesinin hızı, gelişen bilinci ve bilimle olacak.
Kapitalizmin dayattığı, semayenin ya da kar ın küreselleşmesi olgusu nasıl ki bir gerçek. Ücretli yaşayan bizlerin de kendi EMEK cephesinden bakabilirsek o kadar çabuk küreselleşebileceğimizde kendi adımızı bildiğimiz kadar bir geçektir.
Nitekim bunun sinyalleri 1917- Sovyet-Rusya başta olma üzere 1959-KÜBA... 1978 NİKARAGUA gibi dünyanın bir çok yerinde verilmiştir. Halada verilmektedir. Nepal örneğinde olduğu gibi.
Özetle birileri bize, bizi ilgilendirmeyen ULUSLARARASI SERMAYE nin- KAR ın küreselleşmesini dayatırkan ki bunu söylerken biz EMEKÇİLERE açıkca SERMAYENİN VATANI YOKTUR diyebiliyorlar. Yabancı sermayenin ülkemize girmesine izin verelim kalkınalım diyerek bizleri yerli işbirlikçilerle de bir güzel uyutuyorlar.
Bu işin başını da ülkemizde TÜSİAD AÇIKCA ÇEKİYOR. Adıda İSTİHDAM YARATMAK OLUYOR.
Buna karşılık Ülkemizden- ülkelerimizden başlayarak Tüm Dünya Emekçi Halkları da kendi yerellerinden yani ülkelerinden başlayarak daha sonraki safhada EMEKÇİLERİN KÜRESELLEŞMESİNİ istemesi kadar daha doğal ne olabilirki...
Dünya da ki örneklerin yanısıra öncelikle kendi ülkemizdeki örneklerden başlayarak incelersek Deniz GEZMİŞ ve tüm 1968 kuşağı ve sonrası nesil, TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE istemiyle M. K. ATATÜRK’ le birlikte yeniden kurulan KAPİTALİZMİN inşasından sonra eksik kalan olguyu tamamlamak istediler. Suçlarıda, istedikleri EMEK merkezli sistemin adını SOSYALİZM diye koymaları oldu.
Yerli ve yabancı sermayenin işbirliğiyle bu evre 1980 darbesiyle büyük oranda kesintiye uğratılmıştır.
Adımızda ANARŞİST- TERÖRİST - KOMİNİSTolmuştur.
ATATÜRK’ün Vatan-millet diye başlattığı değişimi, KAPİTALİZM in Devlet eliyle inşasını 1968 ve 1978 kuşağı olarak biz, Atatürk’ten sonra yarım kalan evrimi EMEK ten yana tamamlamak üzere yola çıkmıştık. Adınıda saklamadan koyarak, bağırarak, galiba burda iyiniyetimizin-- dobralığımızın kurbanı olduk.
Küba da Kastro ve arkadaşları DEVRİMİ yaptığında telaşlanmış.’’’’ Kapitalist diktatörden ülkeyi kurtardık da, savaşımız boyunca hiç sosyalizmden bahsetmedik, niyetimizi halka nasıl anlatacağız’’’’ diye kara kara düşünmüşlerdir. Ardından beş sene süren geçiş dönemi yaşamışlardır.
Tıpkı Atatürk’ ün, daha gençliğinde ve mücadeleyi başlattığından itibaren Monarşıyi yıkacağını ve Laikliği düşündüğünü en yakınlarına bile söylemediği gibi...Ve sonrasında da bazı denemelere karşın 1946 ya kadar KAPİTALİZM in özü olan çok partili Demokrasi yutturmacasına geçilememesi gibi.
Ya da olmuyor en iyisi biz sosyalizme geçelim deselerdi A.B.D.ve iNGİTERE nin başı çektiği EMPERYALİST blok ne derece bizi başı boş bırakırdı. Örnek mi? VİETNAM verilebilir. A.B.D’nin Emperyalist emelleri için tam bir bataklık olmuş olsa bile ...
Sormak lazım A.B.D. nire Vietnam nire Ey A.B.D. ne işin var üçgünlük yolda. İyi incelenince Kapitalist hırsın sonucunda olduğunu görürüz savaşların.
Hep kar, daha çok kar ,kar ,kar.....!
Bügünkü IRAK da olanlar da böyle değil midir.?
Monarşist Kapitalist Diktatör SADDAMdan daha iyidir IRAK’ta şuan ki durum diyebilir miyiz.?
Hep düşünürüm acaba ATATÜRK’ de feodal-monarşist düzeni yıkıp KAPİTALİZM evresini yaşamadan SOSYALİZM e geçmeye kalksaydı Ululararası KAPİTALİZM ki ogün ki lideri İNGİLTERE idi, bu topraklar bu kadar çabuk KAPİTALİZM e geçer miydi??
Hele yanıbaşında 1917 Devrimiyle SOSYALİZM e geçmiş SOVYET-RUSYA örneğide varken.......
Özetle ben olaylara İnsan temelli bakıyorum. Ama insanında EMEK temelli olanına saygı duyuyorum.
Dini ve MİLLİYETÇİLİK DEĞERLERİ İLE SAĞA EVRİLMİŞTE OLSALALAR
Sosyal KONUMLARI Emekçi olduğu sürece ortaklaşılabilinir. Çünkü Emeğinden başka satabileceği sermayeleri olmadığından EMEKÇİ olmaları onların vazgeçilmez gerçeğidir.
Sorun; Emekçi Halkın yalnız ülkemizde değil, Dünyada da bu bilinci AZ DA olsa yakalamış olmalarıyla çözülecek kadar basit ve önemlidir.
Makale yazım ’’’’Ben Aborjin yerlisi isem siz Kızılderide ya da zenci olabilirsiniz’’’’ de yazdığım gibi Ermeni, Kürt, Süryani, ya da Arap da olabilirsiniz. Bu neyi değiştirir ki?
Hiç bir şeyi.! AMMAA! Emekçi olduğunu bilmek herşeyi değiştirir, DÜNYAYI bile.....
Yine rahmetli ninemin anlattığı Kendi ninesinin Gürcü, dedesinin AHISKA-ACARALI olduğunu Taa Hazaralardan göçmüş olduğumuzu öğrenmek beni ırk üzerinden değil Emek üzerinden insanları sevmeye götürmüştür.
Ve emeğim sömürülüyorsa , bunun aracı olarak değerlerim olan dinim ve etnik yapım milliyetçiliğim kullanılıyorsa orada dur deme hakkımda doğuyor demektir.
ÖZETLE:
’’’’Emeğim değersiz kılınıyor, yok sayılıyor sömürülüyorsa, VATAN adına bana sunduğunuz, söylediğiniz herşey teferruattır.’’’’
Çünkü bana göre: vatanım, ırkım, dinim ve diğer değerlerimin toplamından da önce gelen EMEK tir.
Dünyayı yaşanır yapan, bizi EMEKÇİ yapan biziz....... Ellerimizdir.
Yarında yaşanır yapacak olan, Sömürüsüz Dünyayı Kuracak Olanda biz EMEKÇİ lerin elleri olacaktır
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.