- 378 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
KİMİN KOYNUNDA KUŞ(!) VAR?
KİMİN KOYNUNDA KUŞ(!) VAR?
*Sayın Başbakan; Rasmussen’le ilgili endişelerini dile getirerek, genel sekreterliği konusundaki dik duruşunu sergilediği anda özellikle iki konuda anlaşma sağlandığı açıklanmıştı;
“Rasmussen Danimarka’da yayınlanan Hazreti Muhammed karikatürleri karşısındaki tavrı nedeniyle İslam dünyasından özür dileyecek, terör örgütü PKK’nın yayın organı Roj TV’nin yıllardır ülkesinden devam eden yayınına dur diyecekti…
Ne oldu?
”NATO’nun yeni Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen Türkiye’den ülkesine döner dönmez yaptığı açıklamada, taviz verdiği konusundaki eleştirilere “Yaptığım konuşmada taşı gediğine koydum. 2006 karikatür krizi sırasında hangi açıklamaları yaptıysam aynı doğrultuda bir konuşma yaptım." dedi.
Onun bu söylemi aklıma bir hikâyeyi getirdi…
Karamanoğullarıyla, Osmanlı Devletinin kıyasıya savaşa tutuştuğu yıllarda, Karaman halkı savaşlardan çok çekmiş; ezilmişler, evleri, barkları, malları çok zarar görmüş. O devrin uluları toplanıp, "Bu kardeş kavgasını tatlılığa bağlıyalım" diye kurultay kurmuşlar.
Karaman Beyi ile Osmanlı Beyi’ni Konya’ya çağırmışlar, her iki tarafın şikâyetini dinlemişler. Sözü tatlıya getirip, her iki beye de, bir daha savaş yapmamaları için yemin ettirmişler.
Karaman Beyi yemin ederken, elini koynuna götürerek: "Bu can burada kaldıkça, Osmanlı’yı kardeş bilip, kılıç çekmeyeceğime söz veriyorum" demiş.
Fakat kurultaydan çıkan Karaman Beyi, kaftanının altından bir kuş çıkarıp salıvermiş ve "İşte can çıktı söz bitti" demiş.
Rasmussen, ya koynundaki kuşu uçurdu… Ya da “anlaşma sağlandı” senaryosu yeni bir kahramanlık edebiyatının hazırlığı idi…