- 1096 Okunma
- 20 Yorum
- 0 Beğeni
KAZLAR KİME DERS VERİYOR… (!)
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
KAZLAR DERS VERİYOR… (!)
Seçim sonuçları ile ilgili “sen kazandın ben kazandım” kör düğüşü yapıla dursun, umarım herkes! dört duvar içinde kalınca seçim sonuçları ile ilgili samimi bir öz eleştiri yapıyordur.
Buyurun öz eleştiriye:
Özellikle içinde bulunduğu siyasi gurubu her seferinde başarısız bulanlar, sonrada “oyları ile” başarısız kılanlar!
Siz yönünü belirlemiş, (güya) fikri sabit,gönlü sabit siyasi parti taraftarları..
Siz parti yönetiminde “il, ilçe yönetimde” (egosu yüksek) olanlar.
Siz , “Partinizin başarısı için” bir ekip mantığı ve sorumluluğu içinde davrandınız mı? Siz, inandığınız değerlerin sorumluluğunu oylarınıza taşıdınız mı?
Siz, partinize ve yol arkadaşlarınıza ne kadar dürüst ve samimi oldunuz?
KAZLAR
Göç eden kazları hiç izlediniz mi? "V" şeklinde bir formasyonla uçtuklarını fark etmişsinizdir.
Bilim adamları araştırmış, "Bu kazlar neden V şeklinde bir grup halinde uçarlar" diye...
Sonuçta, kazların hiç de "kaz kafalı" olmadıkları ortaya çıkmış. Hatta bizlerin ders alacağı noktalar var...
Uçan her kuş, kanat çırptığında arkasındaki kuş için onu kaldıran bir hava akımı oluşturuyor.
V şeklindeki formasyonla uçan kaz grubu, birbirlerinin kanat çırpışlarındaki hava akımını kullanarak, uçuş menzillerini yüzde 71 oranında uzatıyorlar.
Yani tek başına gidebilecekleri maksimum yolu, grup halinde neredeyse ikiye katlıyorlar.
Bize çıkan ders:
*Belli bir hedefi olan insanlar, buraya ulaşmak için bir araya gelirler. Çünkü oraya daha kolay ve çabuk erişmek için birbirlerinin çekimini kullanırlar.
*Bir kaz, V grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor çünkü kaldıraçla hava akımının
dışında kalmış oluyor.
Bunun sonucu olarak hemen formasyona geri dönüyor ve "V"nin gücünü kullanıyor.
Buradan da şu ders çıkıyor:
Kafamız kaz kadar çalışıyorsa, bizimle aynı yöne gidenlerle, omuz omuza…bilgi alışverişini sürekli kılarız.
Başta giden V lideri yorulduğunda en arkaya geçiyor ve hemen arkasındaki lider konumunu alıyor. Bu değişikliği sürekli yapıyorlar.
Bize çıkan ders:
Liderliği paylaşmak ve zor işi rotasyonlu yapmak, ivme kazandırıyor.
Gerideki kuşlar öndekileri daha hızlı gitmek üzere bağırarak uyarıyor.
Buradan çıkan sonuç: Takım ruhu.
Formasyondaki bir kuş hastalanırsa veya bir avcı tarafından vurulur da uçamayacak hale gelirse... Düşen kuşa yardım etmek üzere iki kaz ayrılıyor ve korumak için yanına gidiyor. Tekrar uçabilene kadar –veya ölümüne kadar- onunla beraber kalıyorlar. Sonra bir V formasyonuna katılıp kendi gruplarına ulaşıncaya kadar beraber uçuyorlar.
Buradan çıkan ders: Kenetlenmenin faydası, vefa ve sadakat.
KAZLAR DERS VERDİ.
Artık lider karizması ve yeteneği bir yere kadar.“Ekip (takım) çalışması” çok önemli…..
Olay bununla da bitmiyor…
Bir siyasi partinin “ekibin” başarısı:
1-Ekipteki (aynı düşüncedeki) bireylerin hangi amaç ve ideallerle yan yana geldiğine ….
2-Birlikte oluşturdukları çalışma zihniyetine…
3-Birbirlerine ve topluma ne kadar samimi ve dürüst olduklarına bağlı…
Siyasi gurubun başarısı için
*Herkes, ait olduğu siyasi düşüncenin SORUMLULUĞUNU taşırken bireysel egolar yerine gurup mantığı ile hareket etmeli…
*Kişi, çıkarlarını bitaraf ederek, kendi bayrağını değil birlikte yürüdüğü topluluğun bayrağını taşımalı…
*Ne ye hizmet ettiği konusunda, başkalarına olduğu kadar kendine de dürüst olmalı…
SİYASİ Gurup içinde ki herkes, birbirini bütünlemek için gayret gösterip birbirine saygılı davranmalı…
*YAPILAN hatalar için, kimse kimseyi suçlamamalı.
*KİMSE “bir başkasının çalışmasını hafife alıp” KENDİSİNİ BAŞARILI göstermeye çalışmamalı…
*BİREYSEL başarılar bile ekibin başarısı olarak ilan edilmeli…
*TENKİTLER YIKICI DEĞİL, YAPICI olmalı, tartışmalar gurup içinde kalmalı…
SİYASET ARENASINDAKİ İNSANLARDA (Aynı menzile ulaşmak için yola çıkanlarda ) OLMASI GEREKEN EN ÖNEMLİ KARAKTER ÖZELLİKLERİ;
Yol arkadaşlarını satmamalı…
Ekip mantığı ve sorumluluğu içinde; dürüst, vefalı ve sadık olmalı…
ÖZETLE ; (Kazlar bile “V” olurken) “Z” olmamalı…
Z=bugün ona yarın sana.
YORUMLAR
Öncelikle sayfama gelerek, “yazımı” okuma ve yorumlama inceliğinde bulunan bütün arkadaşlara çok teşekkür ederim,hoş gelmişsiniz….
Her ne kadar yazım siyasi bir içerik taşısa da .....
“kaz zihniyeti” yaşamın her alanında dikkate almamız gereken bir davranış biçimi….
Sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, devlet kurumları, özel şirketler, aileler ve hatta ülkem insanları bu zihniyete yaklaştıkça sorunlar azalacak, idealler için umutlar çoğalacaktır.
Saygılarımla…
Önce tebriklerimi sunuyorum....Kesinlikle aşırı derecede hayran kaldığım bir yazı oldu.....
Sonra da çok şaşırdım.. Böyle bir yazıyı yazan değerli yazarlarımız var da neden - öncelikle ben - daha önce farkına varmadık ? Sayın Nurcan Hayriye , maalesef fazla okumadığım bir arkadaşımız. O yüzden çok şaşırdum.
Bu yazı kesinlikle bir profesyonel.. Öyleyse yazarımız da bir profesyonel demektir...Seçtiklerime ekleyip saklamak ve sık sık okuyup ders almayı düşünüyorum..Lütfen yanlış anlaşılmasın, kesinlikle samimiyim...
Tekrar tebrikler..
çok güzell
sırf siyasettemi,tüm yaşam bu deilmi ,vatanndaşlıkta da bu olmalı birbirimize kenetleneceğimize
v olacağımıza z olmaktayız.bizi parçalamak uçuş menzilimizi uzatmak yok etmek istiyenler var
içte ve dışta.atamın çizdiği hiç yorulmadan da son anına kadar izlediği rota çoktan sapıldı .tanrı yardımcımız olsun. yüzlerce örneği seriyor önümüze rabbim.umarım bizlerde görecek kaz kadar kafa kalmıştır.
paylaşımınız bana partileri deil ama bunları anımsattı.hiç fanatik olmadım körü körüne hiç bir partiyi tutmadım hep mantık süzgecimden geçirdim olayları.tek ffanatikliğim türk vatandaşlığım ve atamdır
teşekkürler
Öncelikle anlamlı, öğretici ve emek verilmiş bir yazı güne geldiği için sevindim.
Yazdıklarınızı bir belgeselde seyretmiştim. Aklımın bir köşesinde yer etmiş ki; okur okumaz çağrışım yaptı.
"Kazlar" konusunu siyasetle örneklendirmeniz ilginç, çarpıcı ve açılımı olabilecek bir yaklaşım.
Kendi penceremden sizin örneklerinizden yola çıkarak aklıma gelen konulara değineyim istedim.
Bu anlattığınız kazları siyasetle çakıştırdığımız zaman bence hem benzer hemde taban tabana zıt yönleri var.
BENZER YÖNLER.....
Demişsiniz ki : SİYASİ Gurup içinde ki herkes, birbirini bütünlemek ve birbirinin açığını kapatmak için gayret gösterip birbirine saygılı davranmalı…
İşte... bazı konularda hepimizin bildiği üzre siyasetçiler bu konuya harfiyen riayet ediyorlar !
Çal'ış'ma sırasında meydana gelen aksaklıklarda "kirli çamaşırların ortaya dökülmesi diyelim" birbirlerinin açığını kapatmak için olağan üstü çaba gösteriyorlar ve inanılmaz bir ekip çalışması ! Hatırlanırsa AKlamalar Paklamalar
Bu ekip çal'ışması ziyan olmasın diye mecazi manâda kullanılan kazlar da bunlara sessiz kalarak sürüden ayrılmamak için çabalıyor. Çünkü, yine örnekteki gibi vurulur ya da hastalanırsa çıkışı olmayan bir inişe geçeceğini biliyor !
Bir de KAZ' lara karşı KOZ'lar var...
Yastık altında beklercesine uyutuluyor gibi gösterilen Kozlar.
Kazlar uyuyor, kozlar uyumuyor !... "tilki uykusunda"
Ne zaman kazlar hata yaptıklarını fark edip sürüden ayrılmak isterse Kozlar uyandırılıyor !
Birlik beraberlik korunuyor :)
TABAN TABAN ZIT olan konuları da örneklendirmek gerekirse : Yazınızda zaten mevcut
1 - ) Kişi, çıkarlarını bitaraf ederek, kendi bayrağını değil birlikte yürüdüğü topluluğun bayrağını taşımalı…
2 - ) YAPILAN hatalar için, kimse kimseyi suçlamamalı.
3 - ) KİMSE “bir başkasının çalışmasını hafife alıp” KENDİSİNİ BAŞARILI göstermeye çalışmamalı…
4 - ) Liderliği paylaşmak ve zor işi rotasyonlu yapmak, ivme kazandırıyor. Gerideki kuşlar öndekileri daha hızlı gitmek üzere bağırarak uyarıyor.
Siz hiç bugüne kadar gönül rızasıyla başarısız olduğunu kabul edip arkadaşına bayrak teslim edecek kadar hırs'sız ve onurlu bir lider tanıdınız mı ?
Emeğinize Saygılarla
insanı doğadan koparıp, yaratılışının farklı olduğunu söylemek çok kere gene insana zarar veriyor.
yaşanmışlıklarla uygun formatlara ulaşılıyor. yani evrim.
düzgün bir yazı , iyi bir içerik.
siyasilere değil sadece ,yaşamın diğer alanlarına da verilen bir örnek.
siyasileri baz almamak gerek, toplumun hemen hemen en vasıfsız kesimidir siyaset. ne yazık ki en etkili kesimi de oluyor.
buradan da açmaz çıkıyor.
ciddi ve iyi insanlar, yönetim erkini zorunlu gereksinimlerinden sayıp, yaşamak için sarfettikleri mesainin bir kısmını yönetime ayırmak zorunda olduklarını anlayıncaya kadar bu böyle devam edecektir.
toplumun yönetimi, düzgün olmayan eller tarafından gaspedilecektir.
acı ama gerçek.
kutluyorum
saygılar
i.durmuş
Dikkatli bakarsak tabiattaki birçok şey ders değil midir insanoğluna? Bakmakla görmek farklı şeyler tabi ki... Bir de kazdı, turnaydı teferruatına takılmamak gerek. Eskiler fablları, Kelile ve Dimne'leri, mesnevileri yazarken ördek, kaz muhabbetinden ziyade ders yönüne bakmışlar. Ben de kendi adıma çıkarmam gereken dersi aldım yazıdan.
Ekip çalışmasının olduğu her yerde okunması gereken bir yazı olarak değerlendirdim. Sadece siyasiler için değil.
Kutluyorum yazarı.
Yorumuma en azından yanıt verdiğiniz için sizleri kutlarım.Biraz sitem vardı ama olsun.Ben
acıların çocuğuyum.Herşeyi hoş görürüm.Sevgili dost, " kazları" bu başlıkta genel isim olarak kullanmışsınız.Özel isim olarak "yaban kazları" diye belirtmiş olsaydınız,kafam takıl-
mazdı.Yoksa yazınızda eksiklik bulma kompleksinde falan değilim.Şu anda bile önümdeki
yazı çalışmamdan feraget ederek size bir şeyler yazmaya çalışıyorum.Sizin de belirttiği-
niz gibi bundan sonra derslerimde öğretmenimi can kulağı ile dinleyeceğim.Saygılarımla efendim..
Sayın Ayhan Sarıkaya.
“Kendimi biyoloji dersinde öğretmenimi dinliyorum hissine
kapıldım. Bu başlığı "kazlar" yerine "Turnalar" diye kullansaydınız zootekni bilgimle örtüşecekti. Benim bildiğim; kazlar, göçmen kuşlar olmadıkları için kısa kısa uçarlar(20–30
m.gibi)Köyde çalıştığım yıllarda iki kazım vardı. Eve bir yabancı gelse :"vaakk,vaakk"
diye uyarırlar.”
diyorsunuz,ben yaban ve kar kazlarından bahsediyorum ...bence Göçmen kuşlar ile ilgili bilginizi tekrar gözden geçirirseniz iyi olur.…….
Yorumunuz için çok teşekkür ederim….
….sayfama hoş geldiniz…….
Saygılar…..
Not: yabani ve Kar kazları çok uzun mesafelerde göç ederler, bazen o kadar yükseğe uçarlar ki çok nadiren görülebilirler. Genellikle bu uzaklıkta uçarken oluşturdukları uçuş çizgileri ile tanınırlar.
nurcan hayriye tarafından 4/7/2009 7:08:38 PM zamanında düzenlenmiştir.
Yazınızı içtenlikle okudum.Kendime göre bir takım notlar
aldım.Üç bölümde yazınızı değerlendirmeye çalıştım:
1-Öğretici olması yönünden:
Kendimi biyoloji dersinde öğretmenimi dinliyorum hissine
kapıldım.Bu başlığı "kazlar" yerine "Turnalar" diye kullansay
dınız zootekni bilgimle örtüşecekti.Benim bildiğim;kazlar,
göçmen kuşlar olmadıkları için kısa kısa uçarlar(20-30 m.gibi)Köydeçalıştığımyıllarda iki kazım vardı.Ses algılama-
ları çok hassastırlar.Eve biryabancı gelse :"vaakk,vaakk"
diye uyarırlar.
2- Politik olması yönünden:
Bu yazı,bugünkü siyasilerimizin bürolarında duvarda asılı
duracak.Hepsi de bu yazıyı ezbere bilecek.Atatürk,Cumhu
riyeti,gençlere emanet etmişti.Şimdi ise küspeliklerin elle
rine düştük.(yine de bizler suçluyuz)
3-Felsefi yönden:
Ders alınması gerekli doktirinler yazının içinde mevcut...
Sonuçta yukardaki özelliklerinden dolayı,edebi incelikten uzak kalınmış haklı olarak.
Emeğiniz için sizi kutlarım efendim.Sizler yazdıkça yorum
yapmak boynumun borcu olsun.Saygılarımla...
hep birlik olalım.partimiz görüşümüz ne olursaolsun.sonuçta kimse vatan haini değil.bunu zannetmiyorum.halkımız saf duygularıyla gördüğüne hareket eder.ama bir taraf diğer tarafı cahil ,dinsiz ya da bilmemne diye yaftalarsa birlik olamayız
allah bu ülkeyi bölmek isteyene fırsat vermesin
selamlar
Güzel bir paylaşımdı..Bu örnek hayatımızın her alanında uygulanmalıdır bence. Başarılı olmak istiyorsak kazların bu davranışlarından kesinlikle faydanlanmalıyız..bunun için dik kafalı olmaktansa biraz kaz kafalı olmak gerek :) ....sevgi ve saygılarımla...sağlıcakla kalın...
HİCABİ ÇALIŞKAN tarafından 4/6/2009 3:25:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
HİCABİ ÇALIŞKAN tarafından 4/7/2009 12:43:49 AM zamanında düzenlenmiştir.