- 578 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Geçmiş ve Gelecek
Geçmiş, hulyalarımızın bir hurda yıǧınına dönmüş mezarlıǧı, gelecek ise geçmişimizin (mazimizin) teminatıdır.
Bazen soǧuk terler dökerek geçmişin gölgesinden ve yaşanmışlıklarından utandıǧımız için mutlak düzenlemeyi yapmadan inkara yönelerek üzerine toprak serperek kendimize hakaraet etsekte, o bize haketiǧimiz mükafatı ve cezayı kendi gücüyle bir karara baǧlayacaktır. O halde gelecek asırların hakaniyetine güvenerek yaşamak geçmişimizdeki (mazimizdeki) olumsuzlukları yenmekte başarılı olacaktır.
Dahası, herkesin sahip olduǧu meziyete göre muamele göreceǧi, başka bir hayata inanacaǧı için, bu dünyadaki acılara, karamsarlıklara, melankoliye tahammül eden basiretli kuşakları yaratacaktır gelecek, geçmişin hesaplaşmasını yaparsa eǧer.
Geçmiş ve gelecek önemli bir yaşam için merdivenin ilk ve son basamaklarıdır. Her harekette, her bir adımda geriye bakarak geleceǧin tespitini buy olla kolaylaştırabiliriz. Bu yüzden atalarımız: Geçmiş, geleceǧin aynasıdır derler.“ Önemli olan beǧenilmesi adet olmuş, denenmiş, bayatlamış, modası geçmiş olgulardan kendimizi arındırarak münevverlerin yaratmış olduǧu eserler irdelenerek bir gelecek yaratırsak kendi baǧnaz, tutucu, kalıpcı düşüncelerimizden kurtularak yeniliklere alışmamız da kolay olacaktır. Demek oluyor ki, ebediyet (ölmezlik) kendimizi savunmak için beynimizi zorlayarak kendimizi aşmamız gereken bir adım olmak zorundadır. Yoksa okullarda aldıǧımız eǧitim gereǧi kafamıza zorla sokulan o gericilik elementi boǧazımıza geçirilen kement olarak bizi idam edecektir. Bunu aşmanın tek yolu ise erdemli, disiplinli, düzenli, devamlı, gerekli ve güzel bilgileri almak için uǧraş vermekten geçecektir.
Basmakalıp yaşam biçimini aşmak için, geçmişin hatalarından edindiǧimiz tecrübeler gereǧi geleceǧimize yön vermek en güzel ve isabetli bir seçenek olacaktır bizim için. Gecelǧimizin huzur içinde olması dileǧiyle…
Hasan Hüseyin Arslan, 28.03.2009, saat 21:30’da evde.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.