DUYGULAR 4
EMPATİ (EŞDUYUM)
Empati, bir başkasının duyguları, içinde bulunduğu durum ya da motivasyonunu anlamak için içselleştirmektir. İnsanın kendi duygularını başkasına yansıtmak anlamında da kullanılır. Halk arasında, kendini başkasının yerine koymak, onun gibi hissetmek olarak bilinen empati, pek çok insanın gerçekleştirmede zorlandığı ve hatta düşünmek bile istemediği bir duygudur. Çünkü, empati kurmak için, karşıdaki insanı anladığını ifade etmesi, kendini onun şartlarında düşünmesi, onun yaşam standartlarını ve onun etrafında gelişen olay zincirini değerlendirmesi kısacası onu hissetmesi gerekmektedir. Bu da çok kolay olmamakla birlikte karşıdaki insanı doğru anlamayı sağlar ve hatta bazen bizim hatalı olduğumuzu ispatlayabilir. Belki de hatayı, kusuru kendimizde görmekten hoşnut olmadığımızdan dolayı empati kurmaya gerek bile duymadan karşı tarafı suçlar konuyu kapatırız.
Empati, sadece hata, kusur ve yanlışlık karşısında kurulmaz tabi ki. Kişileri doğru anlamak, insan ilişkilerini geliştirmek, başkalarına yardımcı olabilmek için de empati kurulabilir. Ama en çok yanlışlık ve olumsuz olayların yaşandığı durumlarda empatiye ihtiyacımız vardır. Toplum içinde yaşadığımız sürece, insan ilişkilerinde mutlaka az veya çok problemler çıkar. Bu problemlerin çözümü, kişileri ve davranışları doğru anlama, yorumlama noktasında empati, önemli bir yere sahiptir.
Aile içinde özellikle gençler, ebeveynlerin kendilerini anlamadıklarını, ebeveynler de çocukların kendilerini anlamakta güçlük çektiğinden yakınırlar. Bu karşılıkla anlamama yargısının çözümü empati kurmak ve doğru anlamaya çalışmaktır. Ebeveynin kendini çocuğunun yerine koyarak, onun duygu ve düşüncelerini doğru anlamaya çalışması ve bunu çocuğuna da öğretmesi belki de tüm anlam kargaşalığını ortadan kaldıracak en önemli yöntemdir. Empati sayesindedir ki, aile içi problemler çorap söküğü gibi çözülür gider. Zaten problemlerin temeline bakıldığında iletişim kopukluğu görülmektedir. Karşıdaki insanı doğru anlayan biri, hal ve hareketlerini bildiği doğrular ile yönlendirir. Böylece problemler en aza iner.
Aile içindeki problemlerin çözümü, daha huzurlu ve mutlu bir geçim için önem arz eden empati, toplum yaşamı için de aynı derece önemlidir. Zira insanlar birbirlerini doğru anladıkça, karşıdaki insanın hangi olaya nasıl tepki vereceğini bildiği sürece davranışlarını ona göre ayarlar. Kişilere göre bir tutum geliştirdikçe de huzur yerini bulur. Çünkü, herkes kime nasıl davranacağını bilir, kırgınlıklar, kızgınlıklar, kavgalar önlenmiş olur.
“Bebekler üzerinde yapılan araştırmalara göre, empati yeteneği doğuştan yüksektir fakat şartlara göre hızla kaybedilebilen bir yetenektir. Empati yeteneğinin sonradan tekrar kazanılması için, bazı çalışmalar yapılabilir. Empati, muhakeme gücü ile doğrudan ilgilidir. Bunun için de, ucu açık sorular sormak, yavaş hareket etmek ve yorumda bulunmak, çok çabuk yargıya varmaktan kaçınmak, kendi davranış ve düşüncelerimizi anlamaya çalışmak, geçmişten ders almak, olayları akışına bırakmak ve kendimiz ve karşımızdakilerin davranışları için belli sınırlar oluşturmaktır.(vikipedi)”
İnsan ilişkileri, karşıdakini anlamakla başlar. Karşıdaki insanları kendi yapı, düşünce, yaşam felsefemize göre değerlendirdiğimizde yanlış anlamalar ortaya çıkabilmektedir. Bu yanlış anlamaların ortadan kalkması, doğru ve sağlıklı bir iletişim için empati kurma yeteneğimizi geliştirmeliyiz. Yoksa kavgaların gürültülerin sonu hiçbir zaman gelmez. Huzurlu, mutlu ve sağlıklı bir yaşam için empati yeteneğimizi geliştirmek, üzerinde -özellikle kendimiz için- çalışmak durumundayız.
Elvan USUL
Şubat 2009
Kulvar Gazetesi
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.