- 1126 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
DAVOS'TAN HİLAFET'E İLK ADIM!!!
Davos’tan Hilafet’e İlk Adım..!Ürkütücü bir başlık değil mi?Başlığı okuyan arkadaşların şu soruyu akıllarına getirdiklerinden eminim:Ne alakası var?
Çok alakası var.Davos zirvesinin ardından epeyce bir zaman geçti.O gün bu gündür dikkatle takip ediyorum yaşanan hadiseleri.Ve çok ilginç şeylerin olduğunu görüyorum.Hatırlar mısınız bilmem ama,bu sitede epeyce önce ’Gizli Müslümanlar’ başlığı altında dört bölümlük bir yazı dizisi yayımlamıştım.O yazı dizisinde ta I.Dünya Savaşı’ndan önce ve Sovyet Savaşına kadar olan zaman diliminde emperyal devletlerin İslam üzerinde oynadığı politikalar hakkında bilgi vermeğe çalışmıştım.I.Dünya Savaşı’ndan önce Almanların daha sonra 1930lu yıllarda İngiliz ve Abd emperyallerinin üzerinde oyun oynadığı bir makamdan bahsettim o yazıalrda.Makam:Halifelikti.
Evet.Biraz ukalalık yapacağım yazının bu noktasında.Haklı çıktım demek hoşuma gitmeyecek ama açık açık söyleyeceğim.Hem de pişkince söyleyeceğim bu kelime grubunu.Maalesef haklı çıktım.Neden olduğunu yazmadan evvel,Davos hakkında bir kaç noktanın analitiğini yapmak zorundayım.
1-Peres Bir Ahmak Olamaz:
İsrail Cumhur Başkanı Şimon Peres.Seksen altı yaşında çok deneyimli ve Mossad kökenli bir asker ve devlet adamı.Peres’in uluslararası bir arenada böylesi bir hatayı yapacağına inanmıyorum.Zira bu hatayı yapmasına siyasi kariyeri ve tecrübesi izin vermiyor.Yani Peres acemi bir siyasetçi değil.O halde neden bir aceminin düşebileceği hataya düşsün ki?O halde bu hadiseler bizat İsrail tarafından planlanmış bir olay zinciridir.
2-Başbakan Olabileceklerden Habersizdi Belkide:
Evet.Başbakanımız Olacaklardan habersizdi belkide.Yapı itibariyle Başbakanımızın bir asabi yanı var.Argo tabirle biraz damarına bastığınız zaman hemen parlayıveriyor.Bir çiftçiye ’Ananı da Al git,artislik yapma lan...’ gibi bir başbakanın ağzına yakışmayacak sözler söylemesi de bunun göstergesi.Peres Davos’a gelmeden önce Erdoğan’ın damarına jilet atmayı ve Arap aleminde karizma sağlayacak bir durum oluşturmağı sanırım planlamıştı.Çünkü sonrasında yaşanan hadiseler bunun göstergesi mahiyetindedir.
3-Ya da Başbakan’ın da Haberi vardı:
Bu ihtimal bana göre çok daha kuvvetli.Yani bu iş karşılıklı planlanmış gibi de duruyor.Hemen nedenlerinden bahsedeyim size.
-Yapılacak toplantıyı Türkiye istemiş.Yani,öylesi bir platformda Peres ile görüşmeği bizzat Başbakan istemiş.Dahası o gece döneceğini bildiği için Davos’ta havaalanında uçağı hazır bekletilmiş.Dahası da var.İstanbul’da her zaman 00-00 olduğu anda iş bırakan belediye toplu taşıma araçları o gece saat 03-00’a kadar çalıştırılmış.Üstelik bedava.Tek kuruş ücret alınmadan.Başbakan’ı havaalanında karşılayan kafilelerin ellerinde olan bayraklara baktığınızda,bayraklar tek tip.Gıcır gıcır.Dahası Allah aşkına o saatlerde zaten insanlar uykuda olmaz mı?Kim derki,gideyim kahraman Başbakan’ımı karşılayayım.Bakayım dönmüş mü diye...Ne düzmece ama.
Bir de Peres için yukarda söylediklerimi hatırlatmak isterim.O hata Peres kalitesinde bir siyasetçinin yapacağı bir hata değildi.Yani bu bir hata değildi....
Evet.Bunlar Başbakan’ın da bu oyundan haberdar olduğu anlamını taşır.O halde her iki tarafında karşılıklı anlaştıkları ve çıkarlarını denk getirdikleri gayet açıktır.
İsrail’in çıkarı:
-İsrail bu durum karşısında kısa vadede bir şey amaçlamadı.Ama olaya daha geniş bir pencereden baktığınız zaman İsrail ve Abd ikilisinin 1950lerden bu yana Türkiye’ye bir hilafet kaftanı biçip Türkiye’yi İslam aleminin başına geçirmeği amaçladığını yukarıda bahsettiğim 4 yazımda çok açık anlatmıştım.O halde İsrail ve Abd ikilisinin uzun vadede amaçladıkları tek bir şey vardı:Türkiye’ye hilafeti sokmak.Yani Osmanlı’nın yıkılmasını neden olan bir makamın canlandırılması.
Başbakan’ın Amacı:
Başbakan’ın amacına baktığımız zaman ortaya bir hüzün tablosu çıkıyor.İsrail’in Gazze saldırısı başladığı zaman ve devam ederken Başbakan sokaktaki vatandaşın yaptığı gibi sadece ve sadece konuştu.Tek bir somut adım atmadı.Öyleki mecliste İsrail’i kınayan bir karara red oyu verdiler,İsrail’i kızdırmamak adına.Dolayısıyla bu tutumları kendisine bir eksi puan olarak döndü.Üstelik tam da bir yerel seçim arefesinde.Kaldı ki Başbakan daha evvel de çok pirim kaybetmişti.Örneğin,Süleymaniye’de Türk askerinin kafasına stratejik ortak Abd tarafından çuval geçirilmiş ve meclisteki muhalif partiler de ,Abd’ye nota verin,demişti.Ama hükümet,la mı olsun yoksa sol mu olsun diye dalga geçmişti.Ve bu tutumları da tepki almıştı.Dahası Kuzey Irak’ta mehmetçiğin Pkk operasyonları sırasında bir kaç kez Abd emriyle hükümet tarafından geri çağrıldığı da ortaya çıkmıştı.Vesair...İşte tüm bu hadiseler Akp iktidarının cilasını baya baya çizmişti.O halde bir cila çekmek lazımdı.Davos çıkışıyla gerçekten de harkulade bir cila çekti Başbakan.Helal olsun...
Bir de Davos çıkışı yapılan açıklamalara değinmek gerek.Ben başbakanın samimiyetinde zaten bu noktada şüphe ettim.Zirve çıkışı basın toplantısında:’Benim tepkim Peres’e değil,moderatöreydi.’ diye açıklama yapmıştı Başbakan.O halde Başbakan’ıma(!) sormak isterdim.
-Tankların üzerinde Filistin’e girdiğinde kendisini mutlu sayan moderatör müydü?
-Plajlarda çocukları öldüren moderatör müydü?
-Öldürmeği çok iyi bilen moderatör müydü?
-SAYIN BAŞBAKAN’IM(!) ALLAH İÇİN SÖYLEYİN;BU BİR YEREL SEÇİM YATIRIMI,BİR ŞOV MUYDU?
Şimdi gelelim,olayların hilafetle bağlantılarına.Başta şunu söylemek gerek:Mısır,Lübnan ve Suudi Arabistan gibi bazı arap ülkeleri Gazze işgaline yönetimce tepki vermediler.Onlar Türkiye’ye nazaran çok daha sus-pus kaldılar.Hatta Başbakanın ziyaretlerini de:’Arap olmayanların,Arap işlerine karışmaması gerek.’ diye açıklama yapmıştılar.Babacan’da bu bizi bağlamaz demişti.Herhalde kendisi Arap.Gerçi bu hadiseler Gazze saldırılarından sonra,hatta Davos’tan da sonra olmuştu galiba.Ama durumu açıklaması açısından çarpıcı örneklerdi.Hatta Gazze saldırısı sırasında Mısır,Gazze için yaşamsal önem taşıyan tünelleri ulaşıma kapatmıştı,bir kaç gün.Dolayısıyla; bu ülkelerin tebaası çok tepkiliydi.Adeta denize düşmüş gibiydiler.Ama kime sarıldıkları hakkında en ufak fikirleri dahi yoktu.İşte bu belirsizliklerin ortasında olan bir İslam alemi vardı ortada.Dolayısıyla aklen hiç bir mantıklı yanı olmayan ve zaten arkası da gelmeyen bir çıkışın ardından aşağıda yazacağım hadiseler cereyan etti Arap dünyasında...
Davos zirvesinin ardından Ortadoğu’da yaşanan hadiselere baktığınızda,Gazzeli bir şarkıcı Erdoğan’a şarkı bestelemiş,bir günde.Bu ne ilham.Helal olsun.Acizane bir şey söyleyeceğim.Amatör ruhla edebi çalışmalarda bulunduğum sizce malumdur.Çok iyi bilirim ki bir şiirin bestelenmesi ve o besteye uygun bir müzik ve güfte ayarlanması ayları alır.Ama Gazzeli şarkıcı bir gecede bestelemiş.Şiiri ne zaman yazmış onu da bilmiyoruz ya neyse.Söz bulamıyorum.Bravovo gerçekten.
Arap gazetelerinde ilginç haberler çıkmağa başladı.Erdoğan halife olsun,İslam aleminin başına geçsin diye manşetler atılır oldu,Ön Asya gazetelerinde.İşin ilginç yanı ise bu başlıkları Hürriyet gibi gazetelerin de atması.Sanırım George Soros bulaşmadık su bırakmadı.Neyse.Ha bu aralar bir Yeni Osmanlı lafı da dolaşmağa başladı dillerde.Biliyorsunuz Halifelik makamı Osmanlı’da vücüt bulmuştu.Ancak Cumhuriyetin ilanından sonra bu makamlar kaldırılmıştı.Farkında mısınız bilmem ama bazı kanallarda da şu sıralar ’Battal Gazi’ filmleri oynatılmağa başlandı bile.Ne tesadüf yumağı değil mi?E hilafetin ayak sesleri...Şimdi daha ilginç bir şey söyleyeceğim:Tüm bu olaylar yaşanırken bakın biz nelerle uğraşıyoruz.
-Ergenekon denen hayali bir dava ile
-Küresel bir krizin inanılmaz buhranı ile
-Yerel seçimde açılım ve saçılım saçmalıkları ile
-Yerel seçimlerin etkisiyle vatandaşa dağıtılan seçim rüşvetleri ile...vs
Yani milletin sağlıklı düşünememesi için bütün şartlar mevcut ülkem bünyesinde.Soğuk savaşın inanılmaz silahları.Sanırım bir atom bombasından daha da etkili soğuk savaşta kullanılan silahlar.Tüm bu hadiseler ise bizi bir noktaya getirdi:Sayın Başbakanımızın da Eş Başkanlığını yürüttüğü,BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ’ne...Ve Bu projenin ’ILIMLI İSLAM’ ayağına...
Evet.Büyük Ortadoğu Projesi’nin Ilımlı İslam ayağı oynanmağa başlandı.Bu dönemde din eksenli söylemlerin ön plana çıkarılacağı bu hadiselerle çok net ortaya çıktı.Chp’nin Kuran Kursu açılımı da ne tesadüf ki tam da bu zamana denk geldi.Ah bu tesadüfler yok mu...Korkarım bu gidişle Evrim Teorisi bile doğru çıkacak.Neyse.Bu dönemde kimse Abd’nin bir savaşa gireceği düşüncesine de kapılmasın.Bu dönemde Müslümanlar ile Abd arasında inanılmaz dostluklar gelişecek.Zaten projenin bu ayağında Afrika kökenli,yani ataları Müslüman olan bir zencinin Abd başkanı olması da tesadüfi değildir.Göreceksiniz ki zaman zaman basınımızda olsun Arap basınında olsun Obama’nın Müslüman olduğu dedikodusu yapılacak.Tıpkı bir zamanlar Alman Kayzeri Hacı(!)Wilhelm’in Müslüman olduğu dedikodusu yayıldığı gibi.Tıpkı İngiliz Kraliyet Ailesi’nin Müslüman olduğu dedikodusu yayıldığı gibi.Tıpkı Fransa adına casusluk yapan Arabistanlı Lawrence hakkında yapıldığı gibi.Bu işin tarihsel gelişimi hep böyle olmuş.Böyle olacak.Bir yandan da ’Dinlerarası Diyalog’ zırvalığı tam gaz devam edecek.Hatta çok muhterem bir Hocaefendiden(!) bizzat bazı fetvalar duyacağız.Adını
zikretmeyeceğim.Sanırım siz anladınız.Bu dönemde bazı imamlar Abd’ye,İngiltere’ye gidecek.Tıpkı İstanbul Fatih Camiisinin imamı Osman Şahin ve beraberindeki yedi hocanın gittiği gibi.Ne tesadüf değil mi?Tam da hilafet söylemlerinin yapılmağa başladığı bir zamanda.Ah şu tesadüfler,ah...
Sadece bizim imamlar,hocalar gitmeyecek.Oralardan da bazı papaz kılıklılar gelecek.Tıpkı 2008’in Aralık ayında doksan papazın eğitim içinTükiye’ye geldiği gibi.Bu dönemde de Vakıflar Yasası ile Heybeli Ada Ruhban Okulu’nun eğitime açılmasına olanak tanınmasıyla birlikte bu okulun papaz yetiştirmeğe başlayacağını dahi idda edebiliriz.Ama en önemlisi şu ki;açıkçası ben önümüzdeki iki-üç yıl içerisinde Papa’dan bir ani ziyaret bekliyorum.Bakarsınız Osman Şahin hocanın kilisedeki ezanına,o da camide yortu düzenleyerek,günah çıkararak cevap verir.Belkide Ayasofya Müzesi’nde Fatiha okur.
Neyse.kısacası:Büyük Ortadoğu adlı oyunun birinci perdesi bitti.İkinci perde Barak Hüseyin Obama ile başladı.İyi seyirler.Aman izlerken uyumayın...Selametle...
(GİZLİ MÜSLÜMANLAR ADLI DİZİ BU SİTEDE YAYIMLANMAMIŞTIR...)
YORUMLAR
Erol bey,
Ya karacahil birisisiniz ya da yazının içeriğini anlamadan yorum yazıyorsunuz.Her ikisi de bir birinden beter.
Sadece şunu söyleyeceğim size:Bir zamanlar 'YEŞİL KUŞAK PROJESİ' içinde sizin söylediğinize benzer yorumlar yapıldı.Ama sonuç ortada.
Cıa raporları Abd ordusunun haritaları saklı şeyler değil.Adamlar çekinmeden bunu söyleyebliyorlar.Zaten Abd Misak-ı Milli sınırlarını kabul etmemiş bir devlet.
Dediklerimi nereye çekersiniz bilmem ama siz yaşanan hadiseleri analiz etmekten acizsiniz.Beş-on fırın daha ekmek yemeniz lazım.Kusura bakmayın...
Hangi koskoca halifelik makamı?
Halifelik makamı mı kalmış ki?
:)
Arap ülkelerinin birinde, o ülkenin "Aydınlık dergisi" türü bir yayınında bir okuyucu görüşü çıkmış da, oradan koskoca halifelik senaryoları üretilirmiş de, mal bulmuş magribi gibi Doğan medya gazeteleri üzerine atlarmış da hemen, meğer plan buymuş da falan da filan da.
Ne farkı var yani İtalya da kebap yasaklanmasından?
Ondan daha da komik bu durum bana göre.
Diplomatik nezaket diliyle, İsraille ilişkiler dondurulsaydı, elçiler geri çekilseydi sizin bahsettiğiniz tepkiler yine olurdu diye yazdım, üstünüze alınmamışsınız.
İsrail niçin yüzüne karşı "Siz adam öldürüyorsunuz" sözünün söylenmesini planlasın ki?
Bütün dünyanın önünde bu gerçeğin söylenmesinden mi rahatsız olur, yoksa bahsettiğiniz planlar varsa bunu siyasi diplomatik yollarla mı yapar?
Yoksa bu bebek katilliği yüzüne vurulmasından uluslararası camiada ne çıkar umabilir ki?
Azıcık izan ve mantık lütfen deyişim bu yüzden.
Peres tecrübeli politikacı, ülkesinin aleyhine bir şeye çanak tutmaz derken, zaten İsrailin onlarca BM kararını paçavraya çevirdiğinden haberiniz yok galiba.İsrailin pervasızlığından zaten habersizseniz bu türden mantık yürütmeyi normal karşılamak lazım belki de.
Cia nın raporları, ABD li kurmayların haritaları ne kadar da kolayca size kadar ulaşabilmiş.
"Ben seni böleceğim, sınırlarını değiştireceğim, idare et vaziyeti" şeklindeki düşüncelerini açık eden bir istihbarat ve devlet politikasına siz de gülmezseniz ben ne yapabiliri m ki?
Kıytırık bir arap ülkesinde kıytırık bir gazetede, kıytırık bir habere bunca önem verirken, buradaki benzer kıytırık odaklara da benzer önem verildiğinde bu türden tuhaflıklar olabiliyor.Sabah akşam ne senaryolar üretiyorlar.Fabrikatör ünvanları boşuna verilmiyor yani. Hakediyorlar bence.Oltaya takılanlar oldukça ben de üretirim, ancak daha önemli işleri var ülkenin..
erolbasci tarafından 2/12/2009 11:21:20 AM zamanında düzenlenmiştir.
Takiero;
Sevgili dost kalem,zaten ben de sizin yazdığınız bir şeyi yazdım yukarıya.Peres çok tecrübeli bir devlet adamı.Ben kendisinden uluslar arası arenada ülkesini zor duruma sokacak bir davranış beklemem.Hele hele bu denli haksız oldukları bir konuda ve tüm dünya halklarının tepkilerini üzerlerine çekikleri bir dönemde.
O halde Peres bilerek böyyle bir harekette bulundu....
Arıbeyi;
İslam alemiyle alakalı bir çıkıştı bu.Direk olarak Ortadoğu ve ülkemizi ilgilendiren bir şeydi.Bunun Türk birliğiyle zerre kadar alakası yoktur.Bu yorumu ilk kez sizden duyuyorum.
Öte yandan siz Türk birliğini sağlamak için eğer başbakandan ya da her hangi bir devlet adamından bir çıkış ya de destek bekliyorsanız,boşa beklemeyin.Ve boşa zaman harcamayın derim.Yorum için teşekkür ederim...
İonia;
Davos hakkında yazdığınız ve yazdığım şeyler örtüşmekte.Hemfikiriz sizinle.Öte yandan Ergenekon soruşturmasında da hemfikiriz.Tutuklanan ve gözaltına alınan insanlar içerinde elbette ki suça bulaşmış bazı karanlık kişiler var.
Ama soruşturmanın hukuksal boyutu ve geneli itibariyle Ergenekon soruşturması tamamen bir kurgudur.Zaten içleirnde suça bulaşmış bazı insanların da bu soruşturmaya dahil edilmesi,insanları yanıltmaktır.Yani eli kalem tutan bir Akp muhalifini,eli kana bulanmış bir insanla aynı hücreye koyar ve insanlarda;ya baksana bu adam kiminle yiyip içiyor,kiminle arkadaşlık yapıyor,bunlar çete işte belli;şeklinde bir önyargı oluşturursun.
Bu da işin bir başka stratejik yani.Öte yandan ülkede kontgerilla tipi bir örgütlenme zaten 28 Şubat'tan sonra tahsfiye edildi.Zaten bu darbeye bakarsanız,askersiz bir darbe olduğu da kongerilla vari oluşumların devrini kapadığını gösteririr.
Zaten artık işlerini yaptırmak isteyen insanlar artık cinayet işlemekten yana değiller.Akp zaten istedikleri şeyi her daim vermekte...Yorumuz için teşekkürler.Aydın bir beyne sahipsiniz.En azından sağlam düşünebiliyorsunuz....Tebriklerimle.Paylaşımlarınızı beklerim...
çok da inanılmaz bir düşünce değil sayın gezgin'in yazdığı. zaten her konuda "akp" savunulucuğuna soyunan kafalar dışında hemen herkesin de aklına gelebilecek, ve gelen(öyle kıytırık bir haber falan değil yani), mantıklı bir çıkarsama bence.
böylesi sarsıcı gelişmeler yaşandığı zaman, tarafsız bir bakışla bence şunu sormalıyız kendimize: bu olay kimlerin çıkarına olmuştur? davos olayında da bu geçerlidir. olay başbakanın çıkarlarına uygundur... olay israil'in çıkarlarına uygundur... ve olası gidişata bakarsak, olay a.b.d.nin de b.o.p.ne uygundur. yani görebilene, asıl davos şovu bir senaryo olarak görünmektedir.
yalnız bir tek şeye katılmıyorum sayın gezgin. ergenekon hayali bir örgüt değildir. evet, akp bunu kendi muhaliflerini sindirmek amacıyla da kullanmıştır, ancak onca insanın ölüm emrini veren veli küçük de mi hayalidir? fakat ergenekonun davalarının iki ayrı yönü vardır. biri gerçek katiller, biri de akp muhalifi liberaller. hükümet, işine geldiği gibi ikisini birbirine harmanlamıştır.
Sayın gezgin 1985 epey emek vererek uzun bir yazı hazırlamışsınız.Olaylara farklı bir pencereden bakmışsınız.Tabii bunlar kendi düşünceleriniz ama fazla senoryaya kaçmış gibi geldi bana.
Mesala ben de Davos'a farklı bir pencereden bakmıştım ve şunları görmüştüm.Bunu sitem de ki yazıma da aktardım.Bu da size göre senaryo olabilir ama benim gördüklerim de bunlar.
Aktarayım.
Sayın Başbakanımız Türk kelimesi kullanmayı hiç sevmiyor ve kullanmamak için özen gösteriyor.
Bu çıkışıyla da Dünyadaki 7 bağımsız Türk Devletinin ve 250 milyon Türk'ün bir araya gelip TÜRKBİRDEV (Türk Devletleri Birliği) oluşumunu hayata geçirmeye çalışanların (ki ben de bu oluşumu gönülden destekleyenlerdenim)ekmeğine yağ sürmüştür halk tabiriyle.
Hiç istemeden , halen devam etmekte olan bu oluşuma hız kazandırmıştır.
Bende Sayın Başbakanımızı bu rüyamızı gerçeğe dönüştürmemiz yolunda hızımızı artırmamıza vesile olmasından dolayı kutluyorum.
Halifelik artık geçmiş tarihte kalmıştır ve dirilemeyecektir.
Endişeniz olmasın.
Bu millet Ata'sına güvenmesey di ona inanmasaydı bu memleket kurtulurmuy du sanıyorsunuz.İşte o güven ve inanç ilelebet devam edecektir.
SAYGILARIMLA.
Beyefendi siz hangi dünyada yaşıyorsunuz.Ben koskoca halifelik makamından bahediyorum siz kalkmış kebaptan bahsediyorsunuz.
Cıa'nın raporlarında bile halifelik makamının canlandırılması gerekliliği üzerinde duruluyor.Ortadoğu'da BOP çerçevesi içerisinde 21 İslam ülkesinin sınırları değişeceği söyleniyor.Ve yeni haritalar Abd ordusundaki kurmaylar tarafından dağıtılıyor.Siz de kalkmış abartıyorsunuz diye yazıyorsunuz bana.Eleştiri yazacaksanız,lütfen sağlam şeyler yazın.Yoksa sadece edebiyat kurtluğu yapacaksanız,inanın bana tereciye tere satamazsınız...
Biraz abartmışsınız gibi.
:)
Bahsettiğiniz hilafet söylemleri, kıytırık bir yerde kıytırık bir haber olarak çıkmıştı.Burada kartel medyasının o haberin üstüne atlamasıyla bunca senaryo üretmek yavan kalır bana göre.Benzerleri heryerde hatta Türkiyede de birileri tarafından yazılıyor çiziliyor zaten. İsrailde birileri mesela Gazzeye atom atalım diyor,Almanyada Türkleri kesmeye hazır dazlak gurupları çeşitli şovlar yapıyor, İtalyada kebap yasaklanıyor, Türkiyede ise bir malezyaya benziyoruz, bir irana benziyoruz, Ağcadan mesih çıkartıyoruz, fatih terimden imparator vs.
Bu türden geir geçer rüzgarlara kapılarak uzun vadeli tahliller yapmak tutarlı da olmaz ciddi de olmaz.
Davosda kükremek yerine sizin de yazıda farketmeden kendinizi çürüttüğünüz gibi, meclisde İsraili kınamak veya ilişkiler kesmekle daha iyi sonuç alınabilirdi oysa.Yine Arap halkları sevinir, yine hilafetten, Osmanlıdan bahsedilirdi.:)
O yüzden davosa senaryo gözüyle bakmaya gülümseyebiliyorum sadece.