~~EMANET~~
Uykuyu çoktan silip attım ben bu gece gözlerimden..Fermansız yalnızlığımla kimsesizliğin soğuk bakışlarını savuştursam da başımdan,odama dolan karanlığın ikiyüzlülüğüyle ürperiyor içim..Gecenin Ay ışığına sarıldığı bir zamanda,aldatılmanın acısını benden çıkarır gibi -ışığı yaksam gidecek- sandığım karanlık;tüm beyazlarımı siyaha boyamış da görmemişim..
...
Hani üç yanlışın bir doğruyu götürdüğü basit zamanları özler olursun bazı bazı,derken “bir başınalığını” unutabilmiş olmanın çelimsiz umuduyla soğuk suskunlukların rüzgarları acı acı eser kıyılarında..
Sonra onları unutabilmiş olmanın çaresiz umudundayken sen,tüm hatıraların bir bir önüne dizilirler acımasızca;canını yakmak istercesine.En sıcak öpüşlerden beslenen “iyi geceler”i özlersin kurak sevdalardan peydahladığın öksüz yüreğinle.Oysa sadece resmi suskunlukların kimsesiz vedalarını selamlarsın grilere boyanmış ayrılıklarında.
Hani bazen de beklemeyi özlersin,umutlarına aşk süsü verirsin sadık bir sevgili misali.Kaderin seni unutmamış olabilme ihtimallerini küçültmek için türevlerini alıp,aşkın karesini hesaplayarak çoğaltabilmeyi istersin huzurunu..
Oysa artık ne üç yanlışın değeri bir doğrudur,ne de umudun diğer adı sadakat..Her bir yanlışında biraz daha kaybolur,biraz daha yalnızlaşır olursun şimdilerde..
Güvenin çaresizce son bulur ve sen beklemenin yeni yüzüyle aldatırsın kendini en soytarı yalanlarla.Bekleyişlerinin diğer adını “umut” koyarsın ve avuntu bile zamanla daha güzel gelir olur gözüne..
Anlarsın takvimler düştükçe,sana hayat yolu diye öğretilen -karanlık sokaklardan ibaret- ahirlerde,dümensiz gemilerle emanet hayatları giyindiğini..Görürsün ki Tanrı bile senden daha az yalnızdır..Ufuklara dalıp giden yorgun,umarsız bir çift gözün pınarlarından akan yaşlar kadar masum mu ki hayat?
Ve sen,fermansız yalnızlığınla kimsesizliğin soğuk bakışlarını savuşturmanın yorgun savaşçısıyken,yarım kalan bir vedanın son parçasına tutunmaya çalışırsın...
...BRoKeN
29.01.2009
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.