- 1663 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Zıt kutuplarda incinmemek….
Zıt kutuplarda incinmemek….
Mevlânâ Hazretleri, oğlu Bahâeddîn Veled’e şöyle nasihat eder:
“Bahâeddîn! Eğer dünyâdayken cennette bulunmak istersen, herkesle dost ol, hiç kimsenin kinini yüreğinde tutma! Çünkü bir kardeşini dostlukla anarsan, dâimâ sevinç içinde olursun. İşte o sevinç, dünyâ cennetinin tâ kendisidir. Eğer bir kimseyi kin ile anarsan, dâimâ üzüntü içinde olursun. İşte bu gam da cehennemin tâ kendisidir.
Dostları andığın vakit, içinin bahçesi çiçeklenir, gül ve fesleğenlerle dolar. Seni incitenleri andığın vakit ise, için dikenler ve yılanlarla dolar, rûhun sıkılır, kâbuslanır, içine bir pejmürdelik gelir. Bütün peygamberler ve velîler, mü’min kardeşlerini gönül saraylarına aldılar. Onların bu fazîleti, halkı cezbetti. Kendi arzularıyla onların ümmeti ve mürîdi oldular.” (Ahmed Eflâkî, Menâkıbu’l-Ârifîn, II, 210)
Mü’min, din kardeşlerine karşı dâimâ müşfik, merhametli, müsâmahakâr ve affedici olmalıdır. Onların ezâ ve cefâlarına Allah rızâsı için yüzünü ekşitmeden tahammül etmelidir. İçinde mü’minlere karşı bir soğukluk, kin, hased, öfke, dargınlık taşımamalıdır. Bunun için de Rabbine dâimâ:
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önceki mü’min kardeşlerimizi bağışla! Kalplerimizde mü’minlere karşı bir kin bırakma!..” (el-Haşr, 10) âyetinin muhtevâsı içinde niyaz hâlinde bulunmalıdır.
Tasavvufun ilk dersi, incitmemekle başlar. Mânevî tekâmülün nihâî dersi ise, incinmemektir. İncinmemek, sadece insanlardan gelen eziyetlere karşı değil, hayat ve hâdisâtın acı kader tecellîlerine karşı da şikâyetçi olmamaktır. Zîrâ hayır ve şer bütün tecellîler, dünyayı bir imtihan diyârı olarak takdîr eyleyen Cenâb-ı Hak’tandır. Kâmil bir mü’min olarak yaşamak, O’ndan gelene, yine O’nun hatırına “Hoş geldin!” diyebilmektir. Dünyâda da, âhirette de huzur ve saâdetin özünde bu rızâ hâli vardır. (Osman Nuri Topbaş yazıları)
Yaratılan varlıkların olgunlaşarak kemale ermesi için, Cenâbı Allah’ın birbirine zıt iki sıfatı olan Celâl ve Cemal isimleri devreye girer.
Celâl; büyüklük, yücelik, ululuk, kızgınlık, öfke, kahır, gazab manalarına gelmektedir. Kur’ân’daki genel ifadesi; Allah’ın kahır, gazab ve ıztırap ile belirişini, görüntüsünü ifade eder. Bir anlamda yaratılışın negatif kuvvetidir.
Cemal; güzellik, güzel yüz demektir. Kur’ân’da Allah’ın iyilik, güzellik, ikram ve lütuf şeklindeki görüntüsüdür. Yaratılışın Pozitif kuvvetini temsil eder.
Kur’ân’a göre, yaratılış ve devam eden oluşun özünde Zıtlar Prensibi yatar. Cenâbı Allah’ın Celâl görüntüsü Allah’ın sevmediklerini, Cemal görüntüsü ise Allah’ın sevdiklerini yansıtır. İşte bu iki oluş ile insanlar, çile çeker, yoğrulur ve adım adım olgunlaşarak kemale ererler.
Yasin suresinin 36. ayeti bu yaratılış yasasını mucizevî bir şekilde açıklamaktadır:
" O Allah ki, yarattıklarını zıt eşler şeklinde yaratmıştır. Arz’ın çıkardıkları, kendi nefisleriniz ve daha nice bilmedikleriniz böyle zıt eşlerdir. "
Kur’ân-ı Kerîm tefsiri ile ilgili çok değerli kitaplar yazan merhum Dr. Halûk Nurbâki ayetle ilgili şu açıklamayı getirmektedir: " Sübhan olan Allah, benzersizliğinin sırrı içinde tektir. Yarattıkları ise çift, yani zıt benzer ikizlerdir. Ayetin açıklamasına göre bu zıt ikizler üç guruptur.
a) Arzın bitirdiklerinden zıt ikizleri, b) Nefsin zıt ikizleri c) Bilmediğiniz zıt ikizler. Çift demek; erkekle dişi, eksi ile artı gibi birbirinin aynı, fakat zıt karakterli olan demektir. bu ayet 14 asır sonra nobel fizik ödülü kazanan ünlü Parite teorisi’ni aynen temsil etmektedir.( www.kurandasevgi.gen.tr/)
Rabbimizin celal ismi ile ahlaklanmak, bu sıfatı doğru anda kullanmamız gerektiğini bize öğretir. Allah-u tealanın sevmediklerini sevmemek, onlara nasıl davranmamız gerektiğini en güzel şekilde Rasulullah ve alimlerden doğru bir biçimde öğrenebiliriz. İncinmemek ve incitmemek babında bize yansıyan yüce Rabbimizin en güzel zuhuru da cemal ismi olsa gerek. Sevgimizi göstermekte cömert, kızgınlığımızı göstermekte cimri olmamız bizi kamil insan vasfına ulaştıracaktır. Biliyoruz ki Rabbimizin merhameti gazabından daha çoktur.
NİDAHE’DEN
Atike Rana
YORUMLAR
Selamün Aleyküm ablacım...
Biraz geç oldu ama okuyabildim nihayet yazınızı.
İmtihan demişsiniz...
İncitmemekten bahsetmişsiniz...
Sonra incinmemek...
Bu da bir mazhariyet olsa gerek...
Hala güzel birşeyler arıyoruz aslında ama nerede aramamız gerektiğini mi bilemiyoruz acaba...
Allah, anlamak ve anladığıyla amel edebilmek nasip etsin.
Allah razı olsun.
Selametle.
Rabbimizin celal ismi ile ahlaklanmak, bu sıfatı doğru anda kullanmamız gerektiğini bize öğretir. Allah-u tealanın sevmediklerini sevmemek, onlara nasıl davranmamız gerektiğini en güzel şekilde Rasulullah ve alimlerden doğru bir biçimde öğrenebiliriz. İncinmemek ve incitmemek babında bize yansıyan yüce Rabbimizin en güzel zuhuru da cemal ismi olsa gerek. Sevgimizi göstermekte cömert, kızgınlığımızı göstermekte cimri olmamız bizi kamil insan vasfına ulaştıracaktır. Biliyoruz ki Rabbimizin merhameti gazabından daha çoktur.
allah razı olsun senden
çok güzeldi
yazınız
...