YORUMLAR
"İkimizde kör kütük yalancıydık aslında..
Büyüyünce yalancı olmak istediğimizi saklamıştık herkesten"
"Ne oldun bunca yıldan sonra
Yalancı!!!
Ben zaten biliyordum demek bu kadar mı tatmin etti seni
Oysa birbirimize büyüklerimizin nasıl tatmin olduğunu öğrenip öğretecektik.
Söz vermiştik…"
"Usulca yanaştım “Merhaba Rapunzel” dedim
Sımsıkı bir şekilde, delice bir kuvvetle boynuma sarıldın
Bedenini bedenime sanki zıplayan kurbağa olduğumu unutmuşçasına yapıştırdın
Onlarca fahişenin tenini bilen bedenim bu tahrike nasıl dayansın.
Hissettin
Pislik dedin"
"Düşe kalka büyüyorduk yalanlarımız arasında
Birbirimizin yaralarına dokunup çılgınca bağırıyorduk
Kar soğuğu çaldığı zaman kapımızı, fırlıyorduk dışarıya
Ve ısıtıyorduk birbirimizi,
İnadına üşüyorduk
Sonu hastalığa uzanan bir ısıtma macerası için"
özgün bir çalışma olmuş, şimdi dedikoducu tuğla yığınlarının üzerini sıvayıp boyadık ama o günlerdeki mutluluğu, heyecanı, orgazmı bir daha yaşayamadık.. hayatın bize bakıp şöyle dediğini duyuyor gibiyim "Siz hangi tehlikeyi göğüslediniz, neyi göze aldınız ki benden heyecanı, mutluluğu istiyorsunuz.." hesapsız, kitapsız, korkusuz günlere götürdün bizi, tebrikler.. devamını bekleriz..
bir de unutmadan farklı bi yaklaşım olabilir. malum bizde mazeretler bitmez... Birisi kuleden bize saçını uzattı da bizmi tutmadık, rapunzelimiz vardı da biz mi kurbağa olup zıplamadık.. :)