- 1138 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
Özlemin Mevsiminde Gül Gül Döküldüm
Kaç gece suskunluğa bıraktım sözcüklerimi
Ölmesini izledim sevdalı cümlelerimin
Kaç dizede yitirdim allayıp pulladığım umutlarımı
Yokluğun keskin bıçaklarını dayadım bileklerime
Kanamalı dudaklarımla yazdım avuç içlerine sevdamı
Mısralarını dayadım sürgün yokluğunda şakaklarıma
Gül gül döküldüm de özlemin her mevsiminde
Yine Öl(e)medim, Gel(e)medikçe sevgili…
Bir çiğ damlası düştü kirpiklerime, avuçlarımda mahzun bir leylakla sarmaş dolaş oturmaktayım. Gözlerimden akan gamlı mutluluklarımla, her şafakta güneşe savrulan karanlıklarımla dal dal solmakta gözbebeklerimin tomurcuklu tebessümleri. Hasıraltı edilmiş hüzünlerimin günaydınları okşuyor artık saçlarımı her sabah. Okşarken acıyor özlemlerim ve galip çıkamıyorum kendimle savaşlarımdan… Kararan bahtımın apansız ateşleri yağıyor üzerime, aynalarda eriyor acımsı gülüşlerim, affet…
Yürekli bir gözyaşıyım şimdi avuçlarında. Tutulmayan sözler gibi dursan da uzaklarda damla damla coşmaktayım gözyaşlarımın rahmetiyle sana. Islak hüzünler bölerken uykularımı, seller alıp giderdi düşlerimi sana varamadan… Kaybolan ümitlere doğardım acılara sarılarak. Bilirsin zordur gözlerimi anlamak.
Yangınları seven dudaklarım titriyor bak sevgili, hadi ört özlemli dudaklarını mülteci dudaklarıma. Aldırma kışa kıyamete soyun üzerinden hüzünlerini. Yılların yorgunluğunu bir kenara bırak, nefesimde soluklan. Göğsümde demlediğim sevdanın en koyu demini yudumla.
Beni özledikçe dağları dinle sevgili. Zaman kayıp giderken avuçlarından, yankılanan çığlıklarımı duyacaksın. Dilimin ucundaki ıslak aşk melodisini alıver gönlünün tellerine. Ve eski bir anı olmama izin verme. Kendin gibi sakla beni içinde. Çıplak bakışlarınla kirpiklerime takıldığında gözlerimden yüreğime akma. Akma ki sevişme iklimlerinin ayazında yokluğunla yanmasın yapraklarım.
Şimdi başım öne eğik. Kanamalı yüreğim…
Öksüz cümlelerim ve köksüz sevinçlerim…
Tabakada biriktirdiğim zavallı düşlerim.
Ah yar bilsen, sana ne çok biriktim…
Acemaşiran nağmelerle ağlıyorum şimdi…
Daya dudaklarının yangınını ıssızlığıma
Şerbet diye iç hüzünlerimi kirpiklerimden sevgili.
Kurtar beni seni bekleme nöbetlerinden hadi.
Uzat ellerini çenemden tut ve kaldır toprağa bakan yüzümü, yanaklarımdaki gül bahçelerinde dolaşmak isterken dudakların, sevdana ferman yazdıran gözlerime bak. Zaman içtikçe bakışlarımızı, uykusu kaçan yarınlarımı uyut bin parça düşlerin kucağında. Yüreğinde kaybetmeliyim düşlerimi… Sevdanı çakmalısın can alıcı gözlerime, utanılacak bir şey değil ki bu. Dolaylı yollardan da olsa sev beni. Gözlerindeki hayata bakıp aynalara gülümserken unut yorulmuşluğunu sevgili. Ömrümüzün son baharında beklenmedik bir gün ve beklenmedik bir güneşe dokunarak, bizi birbirimize bağlayan üç harfi büyük yaz.
Nice yaşanmışlıkların olsa da beyaz kâğıtlarda maziyi yırtmadan bir ev yapmak istedim rüzgâra dayanıklı kâğıtlardan. İçimdeki yağmurla mısra mısra düşmek istedim yüreğine. Kapalı kapılar ardında kanatmaktayken yüreğimi, açık kapılarını dert etmedim kendime sevgili. Her adımda izini sürerdim yüreğime, saklardım hüzünlerimi gamzelerime ve sen aldanırdın pembe gülüşlerime… Düşlerin peşinde zordum, kordum da aslında yoktum. Hükmedemedim yüreğine, lakin ayrılığı bağlamadım kaderime.
Geçmişi yükleyip sırtıma, yüreğine gizlesen de beni
Ellerime dokunduğunda tutunacaksın hayata en çok
Ve ben hasretinle değil, vuslatınla öleceğim sevgili…
Aralık 2008
Ayşegül TEZCAN
YORUMLAR
Yanmayı dileyen bütün ateşlerin ayaz güvertesinde bir masal ıslığı vardı oysa, dudaklarımızdaki o atıl iklimlerin gölgesinde aşk üşürken. Yılgın konserler kurnasında büzüşürdü dudaklarımız, içimizin dalgaları martıların kanatlarını özlerken. Dümensiz gemilerin kirli küpeştelerinde mola verirdik aşka, bir masal olurdu o zaman aşk, yangın kendi dalını unutan bir yaşam sağanağına dönüşür, söz kendi surlarını aşan bir dokunuşla tutuşurdu.
Kutladım...
Beni özledikçe dağları dinle sevgili. Zaman kayıp giderken avuçlarından, yankılanan çığlıklarımı duyacaksın. Dilimin ucundaki ıslak aşk melodisini alıver gönlünün tellerine. Ve eski bir anı olmama izin verme. Kendin gibi sakla beni içinde. Çıplak bakışlarınla kirpiklerime takıldığında gözlerimden yüreğime akma. Akma ki sevişme iklimlerinin ayazında yokluğunla yanmasın yapraklarım.
uzun zamandan beri okuduğum en güzel çalışmalardan biri
tam bir duygu sağanağı..
herkesin okuması gerek diye düşünüyorum
tebrikler
sevgiler