- 889 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
SENİN HİKAYENİ KİM ANLATSIN?
İçeriye giren üç kişiden ikisi kadındı ve bir tanesinin yüzünün sağ tarafında morluklar varken, Savcılığa yapacakları şikâyet için biraz mahcup, yavaşça yazıcının kulağına eğilerek; Ağabey dedi…’’Annemleri dışarıya çıkartabilir misin’’ yazıcı tüm nezaketi ile yaşlı adamla kadını dışarıya aldı. Kadın elinde paçavra gibi tuttuğu bir mendiliyle gözünün altındaki morluğu kapatmaya çalışırken titriyordu. İlk dakikalarda utanarak başladığı sözlerine derdini hiç kimseye anlatamamasının yükünü üstünden atarcasına konuştukça konuşuyor yükü sırtından boşaldıkça anlattıkları daha da korkunç hale geliyordu…
‘’Bundan bir ay önceydi’’ diyerek söz başladı 29 yaşındaki kadın. Bir cep telefonu bayisine giderek kontör yüklemek istedim, numaramı söyledim ve onlar da cep telefonuma kontör yüklediler. Fakat bunun hayatımı değiştireceğini nereden bilebilirdim ki?
Eve gittim çocuğumla oynarken cep telefonum çaldı. Telefonu açtığımda karşımda bir erkek sesi vardı. Ben kim olduğunu sorduğum da bana ‘Sen beni boş ver ama sen benim kaderimsin ‘’diyerek tacizde bulunurken benim kendinsin kaderi olduğumu, hayatı boyunca beni aradığını söylüyordu. Ben evli olduğumu iki tane çocuğum olduğunu söylesem de aldırmıyordu. İlk önceleri korktuğum için bunu ne eşime nede aileme söyleyemedim. Şahıs devamlı arıyor, taciz ediyor beni ne kadar beğendiğinden bahsediyordu.
On gün kadar sonra, bir akşamüstü kapım çalındı, açtığımda karşımda ki adamın o adam olduğunu anlamam hiç de fazla zaman almamıştı. Bana belindeki silahı göstererek;’Gidip MSN adresi alacaksın ve bir internet cafe den her gün benimle konuşacaksın yoksa eşini de çocuklarını da öldürürüm’ diyerek uzaklaştı. Ne yapacağımı bilemiyordum.Tek düşüncem eşimi ve çocuklarımı bu adamın yapacaklarından nasıl kurtaracağımdı,çaresiz bir net adresi alarak adamla konuşmaya başladım,O’na defalarca beni rahat bırakması gerektiği konusunda yalvardım,ancak beni dinlemiyordu,kendi bildiğini okuyor saplantı haline getirdiği bu durumu hayata geçirme konusunda fütursuzca tavırlarına devam ediyordu.
O gün çocukları anneme bırakmış, akşamüstü evimin temizliğini yaptıktan sonra üç sokak ilerideki annemin evinden çocuklarımı almak için evden çıkmıştım. Birden yanımda içinde o adam ve üç kişinin daha olduğu bir araba durdu… Bana’’Diğer arkadaşlarım çocuklarının yanında eğer arabaya binmezsen çocuklarının boğazını kesecekler’’ deyince arabaya bindim. Arabaya biner binmez gözlerimi bağladılar, konuşmalarından nereye gittiğimizi sezmeye çalışıyordum. Yarım saat kadar arabayla yolculuğun ardından durduğumuz yerde gözlerimi açtıklarında hava iyice kararmış olmasına rağmen bir gece kondu semtinde olduğumu anlamam çok zaman almadı. Beni ite kaka evden içeriye soktular, evde ben başka bir kadın daha vardı, O’nun yanımızdaki diğer adamlardan birisinin eşi olduğunu sonradan öğrendim.
Bu evde dört gün boyunca bana dayak attılar, beni çok sevdiğini söyleyen adam tüm bu acılarımın içinde bana defalarca tecavüz etti.
Evdeki diğer kadın halime acıyarak bana bir aralık elindeki cep telefonunu uzatıp;’Al bunu! Dedi, ben yıllardır bunlardan neler çekiyorum, al, aileni ara kurtarsınlar seni’’ deyince hemen elimdeki telefonla tuvalete doğru gidip konuşmaya başladım, az geçmişti ki adam birden içeri girip elimden telefonu aradı ve diğer odadaki adamlara ‘’Haydi’’ dedi ‘’Gidiyoruz, artık yerimiz tespit edeceklerdir, buradan çıkmamız lazım’’Tekrar gözlerimi bağlayıp arabaya bindirdiler…
Araba hareket edeli on dakika kadar olmuştu adamlar aralarında bira almaları konusunda konuşurlarken arabanın yavaşladığını fark ettim. Gerçi aklıma koyduğumu araba yavaşlamasa da yapacaktım, ancak araba yavaşlayınca gözlerim bağlı olduğu halde kapıyı açarak kendimi aşağıya attım. Arkadaki polis arabasının ışıklarından korkan şahıs ve arkadaşları artlarına bakmadan oradan uzaklaştılar. Beni genç bir çocuk buldu ve polise teslim etti…’’
Hikâye bittimi sanıyorsunuz? Bu sarsıntı kolay mı alt edilir? Bu kadının, bu kadının çocuklarının bundan sonra nasıl yaşayacakları konusunda herhangi bir düşüncesi olan var mı aranızda? Peki ya bu kadının yaralarını kim saracak? Bu kadın bundan sonra hayata nasıl bakacak? Gördüğü her insandan nefret etmemesi için var mı herhangi bir sebep?
Her şey bir yana sokakta yürürken yanımızdan geçen bu kadının hikâyesini kim anlatacak?
Ayaklarının altına cennetler serilmiş bu kadının yaşadıklarını sahi kim anlatacak?
Selam, sevgi ve saygılarımla.
SADECE BİR AVUÇMUŞUZ
Bir avuçmuşuz meğer.
Toplasak,
Çıkarsak,
Bir avuç.
Yaşamışız,
Gülmüşüz,
Sanmışız çok kalabalığız.
Selam verdiklerimiz dâhil,
Bakkal,
Simitçi,
Sevgilim,
Ben,
Kıyıdaki sandalın sahibi,
Mağazadaki tezgâhtar kız,
Taksici
ve
Diğer apartman sakinleri.
Ve bu şiiri okuyan sen,
Topu topu bir avuçmuşuz,
Kalabalıklardan kaçıyorduk ya hep,
Meğerse biz,
Bizden kaçan
Ve yine bize muhtaç bizler,
Sadece bir avuçmuşuz.
Erkan ÇEVİK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.