- 3308 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
YÜZDEKİ ÇİZGİLER, KALPTEKİ ÇİZİKLER
Uzun zaman olmuştu evlilikleri,ne erkek saymıştı zamanı nede kadın. Dünyaya birlikte inmişlerdi sanki, eleele.Düne kadar büyük bir tartışmaları bile olmamıştı. “ kahrolası ayna” dedi kadın. “Kırımanın zamanımıydı tamda evliliğimizin 25,ci yılını kutlayacaktık” Ama yüzündeki çizgileri gördüğünde birden hırsa kapılıp atıvermişti elinden aynayı, banyonun yeşil parlak seramik zeminin üzerine.
Erkek korkuyla banyoya koşmuştu. “karıcığım iyimisin? Başınmı dönüyor, hastalandınmı? İyimisin? İyimisin?” ardı arıdına korkuyla eşine yalvarıyordu. Kadın kendini aciz hisseder bir adayla erkeği geriye itti. “Ne oluyor!!! Ben sanki yaşlı, eli ayağı tutmayan bir kadınmıyım” diye söyleniyordu. Düşünüyordu bağırırken bir anda “ aynada gözlemlediği yüzündeki derin çizgilerin oluşmaya başladığını acaba sevişirlerken erkek görmüşmüydü?” Titriyordu kadın. Her zamanki uysal mizacının aksine sinirle söylenmeye devam etti. “ Yasşlandığımı düşünüyorsun değimli, elim tutmuyor diye düşünüyorsun, söyle hadi , söyleeeeeeee” Banyoda yankılanıyordu ağlamaklı söylenmeleri. Erkek üzgün, şaşkın sadece şu kadarını söyledi: “ Sen benim için dünya güzelisin sevgilim,Sadece ilk evlilik yıldönümümüzde aldığım bu aynayı neden fırlatıp attın yerlere, sıkıldınmı benden diye üzüldüm”
Kadının yüreğine ateş düşmüştü. Yüzündeki çizgiler sadece gözünü rahatsız etmiş telaşlanmıştı ama şimdi yüreğine yangın düştü. Önemli günlerinde erkeğini kaprisiyle kırmıştı. Yüreğine çizikler attı kaprisleri.