Mister Frew ' a - Mustafa Kemal ATATÜRK
Mister Frew ’ a
Sizinle, Mösyö Marten’ in aracılığıyla yaptığımız görüşmelerin hâtırasını memnuniyetle
saklamaktayım. Yıllarca memleketimizde ve milletimiz arasında yaşamış olan sizin, hakkımızda
en doğru düşünce ve kânâatları taşıyacağınızı beklerdim. Oysa, ne yazık ki, İstanbul çevresinde
sizinle bağlantı kuran bazı gafil ve menfaat düşkünü kimselerin, sizi yanlış yönlere sürükledik-
lerini pek büyük bir esefle anlıyorum. Bunlar arasında Sait Molla ile hazırlayıp uygulamasına
başladığınız, güvenilir kaynaklardan haber alınan planın, ingiliz milletinin gerçekten suçlanmasını
gerektirecek bir nitelikte olduğunu bildirmeme müsadenizi rica ederim. Milletimiz, Sait Mola’ nın
değil, fakat gerçek vatanseverlerimizin gözüyle görüldüğü takdirde böyle planların artık memleketi-
mizde ve milletimiz üzerinde uygulama alanı kalmadığı yargısına kolaylıkla varılabilir. Nitekim,
daha bu gün olayların arasında yer alan Adapazarı ve Karacabey hâdiselerinin başarısızlığa uğramış
olması, sözümüzü doğrulamaya yeterlidir. Ancak, buna ne gerek vardı? İngiliz subayı Nowill’ in,
Diyarbakır bölgesinde, Müslüman Kürt halkını kışkırtmak için pek çok çabaladıktan sonar, Malatya
eski Elazığ Valisi Galip ve Malatya Mutasarrıfı Halil Bey’ lerle Sıvas aleyhine de yaratmaya
çalıştığı olay, sonuç olarak bütün medeniyet dünyasına karşı utanç verici değil miydi?
Size bütün ciddiyet ve samimiyetimle arz ederim ki, İngiliz milleti, milletimizin kendisine
karşı gösterdiği dostluk ve güvene değer vermiyorsa, bundaki yanılgı pek derindir. Aksi takdirde
ise; kullandığınız yöntemler pek sakat olup sonuca ve başarıya ulaştıracak nitelikte değildir. Sait
Molla vasıtasıyla Adapazarı’ na gönderilen iki bin liranın, yakında olumlu sonuç getireceği şeklinde
verilen sözün asılsızlığını, olaylar size ispat etmiş olacağından fazla söze gerek görmem. Özellikle
sizinle bağlantı kuran sahtekârlar tarafından, ortak çalışmalarınızda ve meselelerinizde Osmanlı
Padişahı’ nın da rolü varmış gibi gösterilmesi pek tehlikelidir. Siz pekâlâ takdir edersiniz ki,
Zâtışâhane sorumsuz ve tarafsız olup, millî irade ve hâkimiyetimizi ilgilendiren gerçekleri değiştirmez
ve bozmazlar. Memleketimiz de bulunan İngiliz siyasi memurlarının, şüphesiz İngiliz milletinin eğilim
ve çıkarlarına aykırı olarak, vatan ve milletimiz aleyhinde, insanlık ve medeniyet dışı ölçülerle
yapılagelmekte olan teşebbüslerini, elimizdeki belgelerle İngiliz milletinin gözleri önüne serersek,
sonuç, dünyaca takdire değer görülmez sanırım. Ancak, bu konuda garipliği dolayısıyla şunu da arz
etmek mecburiyetindeyim ki, siz bir din adamı olarak, siyaset oyunlarında ve hele kanlı çarpışmalarla
sonuçlanacak işlerde rol oynamak sevdasına kapılmamalıydınız. Sizinle yaptığım görüşmelerde sizi bu
türlü bir politika adamı olarak değil, insanlığa hizmet eden, adaleti seven, faziletli bir insan gibi
görmüştüm. Bunda ne kadar aldandığımı, son aldığım güvenilir bilgilerin doğrulamakta olduğunu
bildirmekten şeref duyarım.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Not: Yazılarımı karıştırıken buldum ve sizlerle paylaşmak istedim. ATATÜRK bu mektubu bir ingilize yazmış. Diplomatik dil kullanıldığı unutulmamalıdır. Zira ATAmızın bu türlere cevabını biliyoruz.. İsteyen yazıdan alıntı yapabilir.
ILDIZ, 15 Nisan 2001, TÜRKİYE
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.