BİR İNSANIN KADERİYLE OYNAMAK
BİR İNSANIN KADERİYLE OYNAMAK
Her zamanki gibi işinden çıkmış üzeri kir tutmuş kaldırımların üzerinde yürüyordu. Issız bir kaldırımdı burası. Pek insanlar geçmezdi. Her gün geçtiği kaldırımlar bu gün değişik gelmişti sanki. Havanın puslu olmasından da kaynaklanmış olabilir diye düşündü. İçi sıkılıyordu. Bunalıyordu. Yürüdüğü kaldırım da hani Çin Seddi kadar uzun gibiydi.
Sakin adımlarla yürüyor, çevresine bakınıyordu. Elindeki iş çantasından, giydiği kıyafetlerden önemli biri olduğu anlaşılıyordu. Dışardan baktığınızda zengin olduğunu anlayabilirdiniz rahatlıkla. Etrafı seyrederek uzun kaldırımın yolunu tutarken, bir yaşlı kadın dilencilik yaparken ona bağırmıştı bir anda.” Evladım kafana dikkat et” Adam kafasını aniden havaya kaldırır. Kafasına doğru kiremit gelmektedir. Hemen geriye kaçar. Ve ayağının dibine düşer. Adam neye uğradığını şaşırır. Hemen dua eder. Dilenci kadının da gider elini öper. Ve cebinden bol miktarda para çıkarıp verir. Dilenci kadın “Allah razı olsun. Allah kazadan beladan saklasın” diyerek dua eder adama. Adam yoluna devam eder. Bir anda hayatı gözlerinin önünden geçmiştir. Kadına hep dua eder içinden. Etrafa bakınarak adımlarını devam ettirir. Yaşlı bir dilenci adam ise yanda kaldırım kenarında durmaktadır. Bir anda adam seslenir. “Evladım adımını atma” der. Adamın sağ ayağı havada kalır. Ayağının altına baktığında paslı çiviler görür. Ayakkabı delebilecek sivriliktedir. Adam şaşkınlık içindedir. Bir günde iki dilenci ona yardım etmiştir. Hemen cebinde yüklü miktar para çıkartır verir. Ve yaşlı dilenci adama dua eder. Yoluna devam eder. Adam bugünün onun için şanssız mı şanslı mı gün olduğunu çözemez. Ne kadar iyi insanlar var hepsi yardım etti bana diye düşünür. İçine huzur gelir ve yoluna devam eder. İleride kaldırımın yanında iki tane dilenci çocuk görür. Birisi hareketsiz durmaktadır. Diğer dilenci çocuk da yanında ayağını tutarak ağlamaktadır. Adamın zaten içinde sevinç ve burukluk bir aradadır, hemen gider çocukların yanına. “ne oldu niye ağlıyorsun evladım” diye sorar. Dilenci çocuk “Ağabey, kardeşimin kafasına kiremit düştü yoldan geçerken, sonra ben onu yolda taşıyayım derken ayağıma paslı bir çivi battı. Kardeşim baygın, benim ise ayağım acıyor ağabey” der. Adam birden şok olur. Hemen haline şükreder. Çocuğa para verir ve dönüp tekrar yaşlı adam olan dilenciye tekrar para verir. Sonra ilk rastlaştığı kadına da para verir tekrardan. Adamın cebindeki yüklü miktarda para bitmiştir ama hiç pişman değildir. O dilenciler hayatlarını kurtarmıştır ve hayatın tadını daha iyi anlatmıştır. Adam huzurla evinin yolunu tutar. Yaşamı şimdi daha iyi anlamaktadır. Bundan sonra oradan her geçtiğinde oradaki dilencilere para verecektir. O dilenciler onun hayatını kurtarmıştır. İç huzura kavuşan adam evine rahatça gidebilirdi artık. Cebinde parası yoktu ama huzuru vardı.
Dilenci çocuk, adamın gözden kaybolduğunu görünce ayağa kalkar. Ağlamasını keser. Yanında hareketsiz çocuğa da “kalkabilirsin, gitti “ der. Hareketsiz duran çocuk gözlerini açar ve ayağa kalkar. İkisi birlikte, adamın yönünün tersine doğru kaldırımda ilerlerler. Yaşlı dilenci adam da ayağa kalkar, ilerden gelen yaşlı dilenci kadını görür. Ona el sallar ve bunu gören yaşlı dilenci kadın ona doğru yürümeye başlar. El ele tutuşup beklerler. İleriden dilenci olan iki çocuk yanlarına yanaşır. Yaşlı dilenci adam “ Torunlarım ne kadar aldınız adamdan?” diye sorar. Çocuklar ellerindeki parayı hemen yaşlı dilenci adama verir. Yaşlı kadın da cebindeki yüklü parayı verir. Yaşlı dilenci adam “ Adamdan bayağ para kopardık. En az 3 aylık giderimiz çıktı. Bu yaptığımız plan çok iyi. İnsanların hemen kaderiyle oynama planı.”diye sevinçle konuşur. Yaşlı kadın konuşmaya başlar.” Aferin torunlar! Siz de kiremidi yüksekten bayağ iyi bıraktınız adama. Benim de zamanlamam iyi idi tabi ki. Tam vaktinde uyardım şaşkaloz adamı.” diye konuşmasını bitirir kadın. Yaşlı adam konuşmaya başlar. “ O kadar saf yürüyordu ki ayağına bakmıyordu. Pat diye bırakıverdim paslı çivileri. Bırakmam ile uyarmam bir oldu. Hemen kandı enayi. İkimizin de onun hayatını kurtardığımızı sandı.” Sinsi bir gülümsemeyle bitirir konuşmasını. Çocuklar “ Biz de kiremidi attıktan sonra hemen gittik yerimize, başladık rolümüze dede. Görme süper rol yaptık. Adamın “ ya bunlar benim başıma gelseydi “ diye düşünmesini sağladık. Süperdik. “ diye haykırır çocuklar. Arkalarını dönerler paralarını saya saya yolda yürürler. Yeni planlarını, yeni kurbanlarını düşünerek evlerinin yolunu tutarlar…