0
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
69
Okunma
Halk arasında Aşure Günü hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günüdür. İslam inancında bu günde birçok önemli olay meydana geldiğine inanılır ve bu güne kıymet atfedilir. Muharrem ayında oruç ibadeti de yapılır. Muharrem Hicri takvime göre yılın birinci ayıdır.
Aşure, sadece bir tatlı değil; birlik, paylaşım ve bereketin simgesidir. Hicri takvime göre Muharrem ayının 10. günü yapılan bu tatlı, farklı inanç ve kültürlerde farklı anlamlar taşır. Aşure/Aşura, Arapça’da on anlamına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. İslam geleneğinde Hz. Nuh’un gemisinde kalan son malzemelerle yapılan bir çorbanın devamı olarak görülür. Alevi-Bektaşi kültüründe ise Kerbela olayının yasını tutan bir matem tatlısıdır.
Rivayete göre, Hz. Nuh’un gemisi tufandan sonra karaya oturduğunda, gemide kalan son malzemelerle bir yemek pişirilir. Bu yemek, tufandan kurtuluşun ve yeni bir başlangıcın sembolüdür. İşte bu karışım, aşurenin ilk hali olarak kabul edilir. Hicri takvime göre Muharrem ayının 10. günü bu tatlı yapılır. Ancak kökeni daha da eskiye, Mezopotamya’daki buğday kültürüne kadar uzanır. Buğdayın kutsal sayıldığı dönemlerde, yılın ilk ayında yapılan bu tür karışımlar bereket getirir.
Hicri 61 yılında Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesi, Aşure Günü’nü özellikle Şii ve Alevi topluluklar için bir matem ve direniş günü haline getirmiştir. Alevi-Bektaşi geleneğinde, Hz. Hüseyin ve yoldaşlarının şehit edildiği bu günde, etin ve hayvansal ürünlerin yer almadığı bir aşure pişirilir. Aşure burada bir matem yemeğidir. Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde “Muharrem’in onuncu günü yapılması gereken bir aştır” demektedir. Aşure Günü, İslam geleneğinde birçok peygamberin hayatındaki dönüm noktalarıylada ilişkilendirilir:
--- Hüseyin bin Ali ve beraberindeki 72 kişi Muharrem’in onuncu gününde (10 Ekim 680) Kerbelâ’da Yezidin Ordusu tarafından katledilmiştir.
--- Âdem’in işlediği günahtan sonra tövbesinin kabul edilmesi,
--- İdris’in diri olarak göğe yükseltilmesi,
--- Nuh’un gemisinin tufandan kurtulması,
--- İbrahim’in ateşte yanmaması,
--- Yakup’un oğlu Yusuf’a kavuşması,
--- Eyyub’un hastalıklarının iyileşmesi,
--- Musa’nın Kızıldeniz’den geçip İsrailoğulları’nı firavundan kurtarması,
--- Yunus’un balığın karnından çıkması,
--- İsa’nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilmesidir.
Hicri 61 yılında (680), Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesi, Aşure Günü’nü İslam tarihinde bir matem ve direniş günü haline getirmiştir. Özellikle Alevi-Bektaşi ve Şii geleneklerinde AŞURE, adaletsizliğe karşı duruşun ve mazlumun yanında olmanın sembolüdür. Aşure, farklı malzemelerin bir araya gelmesiyle oluşur. Bu, çokluk içinde birlik fikrini temsil eder. Sünnî gelenekte, aşure pişirilip komşulara dağıtılır; bu, toplumsal dayanışmanın bir göstergesidir. Alevi-Bektaşi inancında, Muharrem’in ilk 12 günü oruç tutulur, 13. gün aşure pişirilerek Kerbela şehitleri anılır.
İran’da: Matem ve Taziye Törenleri Şiî toplumlarda Aşure Günü, Kerbela Olayının matem günü olarak anılır. Mersiyeler ve sokak yürüyüşleriyle Hz. Hüseyin’in şehadeti dramatize edilir.
Irak’ta: Her yıl milyonlarca kişi Kerbela’ya yürüyerek gider. Bu yürüyüş, sadakat ve bağlılık ifadesidir. Aşure Günü’nde Hz. Hüseyin’in türbesi ziyaret edilir, dualar okunur, aşure benzeri yemekler dağıtılır.
Lübnan ve Suriye’de: Hem Şiî hem Sünnî topluluklar, aşure pişirip dağıtarak bu günü yaşatır. Şiî mahallelerde Kerbela mersiyeleri okunur, çocuklara Hz. Hüseyin’in hayatı anlatılır.
Yahudilikte; bu gün, Hz. Musa’nın Firavundan kurtuluşu olarak oruçla anılır. Hristiyanlıkta; benzer bir tatlı olan koliva, ölüleri anmak için yapılır.
Ermeni kültüründe; “anüs -abur”, Ermeni mutfağında aşureye benzer bir tatlıdır; özellikle ölüleri anma günlerinde yapılır.
Rum Kültürlerinde: Rum Ortodoks geleneğinde “Koliva”, buğday ve kuru meyvelerle hazırlanır; ölüm sonrası anma yemeğidir.
Aşure, Anadolu’da ve İslam coğrafyasında paylaşmanın, komşuluğun ve yardımlaşmanın bir simgesidir. Evlerde pişirilip komşulara dağıtılan aşure toplumsal bağları güçlendirir. Farklı malzemelerin bir araya getirilerek tek bir tatlı oluşturulması, toplumsal çeşitliliğin uyum içinde var olabileceğini simgeler. Aşure, yalnızca bir yemek değil, Şiilerde dualarla, mersiyelerle ve anlatılarla yaşatılan bir gelenektir. Alevi-Bektaşi kültüründe matem oruçları ve cem törenleriyle, birlikte anılır.
AŞURE diye başladığım yazımı AŞURE diyerek bitiriyorum.
AŞURE
nasıl yapılır?
Malzemeler:
2 su bardağı haşlanmış nohut, 2 su bardağı haşlanmış kuru fasulye,
7 su bardağı toz şeker, 1 kg haşlanmış buğday, 1 su bardağı pirinç, 150 gr kuru dut, 150 gr kuru kayısı, 150 gr kuru incir, 150 gr kuru üzüm, 5 adet elma, 2 adet portakal, 1 adet ayva, 10 adet karanfil, 2 yemek kaşığı gül suyu.
Süsleme malzemeleri: Nar, Fındık, Ceviz, File Antep fıstığı, Toz tarçın
AŞURENİN YAPILIŞI: Aşure tatlısı için ilk olarak elinizdeki meyveleri küp küp doğrayın ve ayvaları kaynatın. 150 gram kayısıyı ıslatın. Ardından geniş bir tencereye haşlanmış buğday, haşlanmış kuru fasulye, haşlanmış nohutu koyun. Daha sonrasında koyduğunuz malzemeleri geçecek şekilde su ekleyin ve kaynatın. Koyduğunuz malzemeler kaynarken pirincinizi yıkayıp süzün. Süzme işleminden sonra pirinci de tencereye katın. Ardından ayvaları, elmayı, kayısıyı, portakalları, kuru üzümü ve isterseniz gül suyunu da tencereye ekleyin ve kaynatmayı sürdürün. Elinizdeki kuru dut ve inciri kararmaması için en son eklemeye dikkat edin. Elinizdeki 10 adet karanfilleri bir elmaya batırın ve tencereye atın. Tencereye attığınız bu karanfiller ile aşureye karanfil kokusunu vereceksiniz. Tencereye attığınız karanfilleri attıktan 5 dakika sonra çıkarmayı unutmayın.
Pişirdiğiniz aşureye son olarak da şeker ilave edin ve ocağınızı kapatın. Tenceredeki aşureyi kaselere bölün ve ardından süsleme işlemi için nar taneleri, fındık, ceviz ve Antep fıstığı kullanabilirsiniz. AFİYET OLSUN.
05.07.2025 sefaköy