Sen ben gibi olan biten olmuş olacak vb vs… Bitkiler için 2 çarpı 2 : 4 eder, ha keza hayvanlar için de 2 çarpı 2 : 4 eder amma, insanlar için 2 çarpı 2: eksi 8 de eder, artı 24 de…Yani insanın seni beni dibi ucu bilinmez der Qüçz.

Geçen gün tanışmak nasip olmadı, adınızı da öğrenemedim. Ben Makedonum Sen Türksün, Ben Bulgarım Sen Macarsın, Ben Japonum sen Çinlisin, Ben Gürcüyüm Sen Ermenisin..

Lakin akıl için sen et ve kemik içinde ruh denilen ne idüğü belirsiz bir canlısın. O yüzden Qüçz der ki; etmez 1 artı 1 eşittir 2.

"Ben yâri görmesem halım yaman olur vay vay…"

Lakin bu kral sultan şah kısmı ile peygamber şeyh molla papaz kısmı karışır cüküne de memene de sacına da sakalına da… Derler ki: edecek ulan 2 artı 2 eşittir 4 deyü…

Ki o ki, bir köprüyü yani kamunun olan köprüyü, zenginlik peşinde koşan uyanıklara satar bir dolandırıcı. Uyanıklar köprünün sahibi olunca gelenden geçenden alacak mangır yani çil çil altın, pırıl pırıl gümüş… En büyük uyanıklar ise bu bağlamda devletler oluyor, günümüzde de teknoloji sayesinde basıyorlar parayı.. Köprüden tünelden geçme parası… Dolandırıcı mı hak yiyor yoksa, üç kuruşa köprüyü alıp beş kuruş kazanırım diyen mi yoksa…

Qüçz diyor ki: Buda için Budistlerin atması tutması bitmez, Yahudiler der ki, Benimki denizi ikiye böldü, Hristiyan der ki; o da bir şey mi, benimki Tanrının öz oğludur, Müslüman da der ki, ya hu onlar da bir şey mi, Benimki ayı ikiye böldü, alemler bizimkinin hatrına yaratıldı, Enlil ve Enki de der ki; şu maymunlara bir operasyon çekem bizim yerimize çalışsınlar… Oysa, Budist, çevresindeki halkı kendine tabii kılacak ki çalıştırsın, Yahudi, Hristiyan, Müslüman vb vs hepsi de der ki, benim için çalışacaklar ben ne dersem öyle olacak… Sonuçta Enlil ve Enki gibi bizim için çalışsınlar, bize hizmet etsinler demedeler işin özünde.

Qüçz der ki: tribünlerde bağırıyor insanlar tuttukları takım kazansın deyü… Oysa deprem sel tufan heyelan ayırmaz tribündekileri, hangi takımı tutuyorlar deyü.. O yüzden açtırmayın benim antik veya bin yıl sonra gelişecek dilimi şimdiye..

Sinekkapan bitkisi der ki; iki artı iki eşittir dört. Bir böcek geldi ve benim çiçeğimin içindeki reseptör iğnesine dokundu mu, 1 saniyeden daha kısa bir sürede kapatırım onu yapraklarımla, onu hapis eder, üzerine asit, enzim salgılar azot ve veya protein ihtiyacımı gideririm.

Qüçz görmüş, duymuş, yorumlamış ve sonuca varmış…

Tanrıyı tutam bir kenara koyam, sonra;

Elbette hatlar karışır, yollar her zaman çıkmaz sonsuz bilgiye. O yüzden der ki Qüçz, ortada kuyu var yandan geç..

Eski insanlar, kırsalda daha kalabalık oldukları vakit; yani şehirleşmelerden çok çok önceleri, hayvanatın çok gelip geçtiği yere kuyu kazar, içine sivri kazıklar yerleştirir imiş ve kuyunun üstünü kuru ot, yaprak vb vs ile kapatırmış ki, 2 çarpı 2 : 4 ede. Hayvan düşsün kuyuya, geçsin kazığa ve ölsün ki, et ihtiyacını karşılasın insan…

Sinekkapan bitkisi ile kralın, peygamberin ve taraftarların arasındaki fark nedir diye sordu Qüçz.

Cevap veremedim…

Ruhum dedi ki, büyükler küçükleri aldatarak kendisine tabii kılmaya çalışır.. Bu aldatma ailede başlar uluslararası kurumlara kadar gelişe gelişe, işin sonunda Tanrıya kadar varır…

Ben sana aşığım, eğer biz birbirimizden vazgeçmezsek; Enlil kim, Enki kim, Tanrı kim, Allah kim, Kral kim, Peygamber kim…

Lakin Qüçz korktu zekalı robotton. İnsanlar genelde esnek veya kaslı olmak için çalıştırır bedenini mesela. Çelik gibi kaslardan tunç gibi yüzden bahseder dururlar, oysa; robot zaten çalışmadan sahiptir çelik gibi kollara parmaklara kaslara aynı zamanda esnek mi esnek…

Lakin eşeğin kıymetini ne bilsin sanayideki yetkili servis. Eşeğin kıymetini dağ başında sürü güden çoban bilir. Eğer arabanın suyuna yağına bakmazsan; ne Aristo ne İbni Sina ne de kral ve veya peygambergiller gaza basınca araba gider, arabanın gitmesi ve veya durması için 2 çarpı 2: 4 ettirmek ister de ister hayat.

Lakin bir artı bir eşittir kalın bir etmiyor dünyada. Lakin insan için bir artı bir 2 de eder, 4658 de…

Uyu şimdi, ninni üstadım ninni…