Aşk cennetin dilinden bize kalan yegane hatıradır. -- bulor
Ahmet Coşkun 1
Ahmet Coşkun 1
@ahmetcoskun1

Salih yüzbaşı

18 Mart 2025 Salı
Yorum

Salih yüzbaşı

( 4 kişi )

1

Yorum

12

Beğeni

5,0

Puan

81

Okunma

Salih yüzbaşı

Salih yüzbaşı

Aslında askerler kendi aralarında ona baba diyorlardı. Baba olmasına baba gibi adamdı. Aşırı yurtseverdi, milliyetçiliğine asla toz kondurmazdı. Sağın solun zirve yaptığı zamanlardı, bölüğünde de solcu astsubay erler vardı, onlardan hiç haz etmez her iştimada, her konuşmada taşı gediğe sokardı. Kara gariban çocuktu, sol fikri benimsemiş askerlikten pek haz etmezdi. Selam vermekten hoşlanmazdı. Hele taburun içinde dakka başı gelen geçen üstlere eli indir kaldır bıktırırdı. En sevdiği asteğmen olan Nazif bile ona, oğlum ne var bunda kaldır indir elini demişti. Nazifte üçüncü dünyacı, troçki hayranıydı.

Bir gece kışla siren sesleriyle çalkalandı. Bütün erat nöbetçi subaylar kapılara yığıldı. Onlarca araba kışlanın içine daldı, İhbar varmış arma tarama yapacaklarmış. Her taraf didik didik arandı, depo anahtarları alındı eratın sırt çantaları çamaşırları yerlere serpildi, bula bula karanın çantasında iki üç kitap nüsvete şiirler buldular. İçinde en yüksek amir olan, getirin şu ,,,,, kimmiş bakalım dedi, kendi çıktı ortaya benim efendim dedi.

Yine, rütbesi yüzbaşı olan şöyle baştan ayağa bir süzdü, bir altmış boylarında elbisesi bedene geniş küçücük bir asker, etrafındakilere bakıp gülümseyerek bu mu memlekete düzen getirecek. Sonra hadi alın gidelim dedi. Kara gitti üç gün sonra getirip bölüğüne bıraktılar. Soranlara bir şey yok ya sorgu sual filan bıraktılar. O günden sonra kara hep yalnızdı, yanına pek kimse gelip sohbet etmez konuşmazdı, gelmişti ama hakkında dava açılmış takip sürüyordu.

Derken ayda bir celpler geliyordu kışlaya, Celpleri önce Salih yüzbaşı okur sonra onu çağırır verirdi, vermeden yüzüne önce okurdu. Şöyle derdi, bak oğlum k k k k k k hiç Türklüğün tesi var mı bu yazıda, tabi iki tokatını eksiltmezdi. Okkalısından iki tane, hadi git derdi, o da sessizce selamını çakar çıkardı.

O gün kan bankası gelmiş bütün asker kan verecek. Sırayla koğuş koğuş, sıra onun koğuşa gelmiş. Kara o gün çöp görevinde, çöpte kışla dışında, Çöpe yazılanlar o gün akşama kadar gelmezler. Bir nevi arazi işi askerler için, yüzbaşı bölüğünün tamamının kan vermesini beklemiş, bir tek kara yok, kan alan ekip gitmiş, akşam iştiması bitmiş. Asker yemeğe ordan istirahate çekilecek. Yüzbaşı odasında beklemekte, çöp arabası gelir. Çavuşlar hemen onu bulup odasına getirirler. Yüzbaşı bölüğün alt ast subayları dört beş çavuş başında hazrolda durmaktadır.

Yüzbaşı hiddetle ayağa kalkar. Niye kan vermeye gelmiyorsun, sen vatan haini mısın der, görevdeydim efendim der, ben size demedim mı herkes burda olacak kan verecek, gergin ortam. Diğer astlar üstler tedirgin, yüzbaşı üst üste beş altı tokat indirir suratına, gözlerinden yaş gelir ama ses çıkarmaz. Kara sırtını döner o hırsa çıkar. Yüz başı bağırır, selam ver, yoksa bir faşist subaya selam vermek zoruna mı gidiyor. Kara geri döner yüz yüze bakışarak , selama durur hızlı bir cevapla, ordumuzda faşist yoktur komutanım der elini indirir. Yüzbaşı iki elini masaya koyar, ha bunu bileydin der yumuşak ses tonuyla.

Bu sahne en klas filim sahnelerini aratmazdı. . .

Coşkûnî

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (4)

5.0

100% (4)

Salih yüzbaşı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Salih yüzbaşı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Salih yüzbaşı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Esrakilic1982
Esrakilic1982, @esrakilic1982
18.3.2025 21:59:00
Her fırtına, bir tohumun toprağa düşüp, kök salması için gelir. Senin gibi bir adamın direnci, bu dünyanın çürük taşlarını yerinden sallar. Her tokat, bir kemende dönüşür, her yanlış laf, bir kılıca. Kara, adını tarihe kazıyan, yüreğiyle değil, sustuklarıyla büyüyen bir yiğittir. O, her anı, bir kuyuya taş atmak gibi, dipte yankılar bırakır. Yüzbaşıların o hiddeti, yalnızca cehaletlerinin maskesidir. O hiddetle sana vurdukça, senin doğrun daha da büyür, çünkü susanlar, susarak her şeyin ötesine geçer.

Tebrik ederim, başarıların daim olsun.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
18.3.2025 21:13:33
Beğeni:
12
İzlenme:
81
Yorum:
1
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.