En kolay şey insanın kendisini aldatmasıdır, çünkü bir insan genellikle istediği şeyin gerçek olduğuna inanır.-- demosthenes
Tigem0663
Tigem0663
@tigem0663

Nerde o güzelim yıllar

17 Mart 2025 Pazartesi
Yorum

Nerde o güzelim yıllar

0

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

42

Okunma

Nerde o güzelim yıllar

Nerede o mis gibi leylaklar
Sararıp solmak üzere yapraklar
Bana mesken olunca topraklar
Beni yad et güzelim başın için

Candan erçetin

Ne günler geçirmişlerdi müzeyyen hanım ile Ali usta müzeyyen hanım mahallenin en güzel kızı Ali amca en afili delikanlısı develer tellal iken leylaklar mis gibi kokar iken henüz dünyada saygının yok olmadığı bebeklerin uzun ömürlü savaşın olmadığı bir coğrafyada başlar onların hikayesi ikiside ahlâk numunesi iki güzide insandı birbirlerini ankarada görüp tanımışlardı Ali usta tamirci çırağı idi babası Ahmet ustanın yanında çalışırdı babası ismini peygamberimizden almış tam örnek ve emsal bir şahsiyetti küçük Ali yi tam bir ehlibeyt ahlâkı ile yetiştirmişti Hz Ali cesur bir şahsiyetti onun ismini taşıyanlar ondan bir numune taşımalıydılar peygamberimizden sahabelerden tek bir zerre taşıyabilmek bu Yüce Allahın inayeti ve rızası için yeterliydi Kuraan ve hadis ile yetişen yiğit Ali müzeyyen hanımı ne zaman görse heyecanlandırdı ve hadislerde emrettiği gibi içinizde helal ve temiz duygular taşıyor iseniz sevdiklerinize bu duyguları hissettirin eğer sevdiklerinize çekinir duygularınızı söyleyemezseniz sevdiğinizi kaybeder ve en son pişmanlık çekersiniz

Babasıyla Ali tam bir arkadaş gibiydi her sohbeti eder her derdi paylaşırlardı ve bir babanın oğluyla kızının derdini dinlemesi onlara güzel bir ilaç olması ne güzeldi bir ailenin içindeki en büyük güçtür dinlemek
Baba çekti sandalyesini gel dedi evlât otur görüyorum ki dertlisin bir kaç gündür sende bir sevdalık hal görüyorum evlât işit sözümü dinle büyüklerini insan paylaşırsa küçücük derdini dağ eder ama bir insan derdini söyleyerek hem dost sahibi olur hem o dert tasa olmaktan çıkar derdin noksalır eksilir sevince dönüşür ve bak arslan Alim yiğidim Alim sen de ismin gibi görüyorum ki Allahın arslanısın git sevdiğine seni seviyorum temiz duygular saklanaca kaybolur diyerekten evladına şöyle bir demli çay koydu baba oğul beraber çaylarını içtiler ne güzeldi güzel bir sofranın başına oturup kuru bir ekmek demli bir çay içmek bunu ailece içmek muhabbetullahtı en büyük aile saadeti paylaşmaktı muhabbet ve sohbetti Ali babasının tavsiyesine kulak astı yüzünde bir tebessüm oluştu ve elinde kırmızı bir gül aldı aynanın karşısına geçti başladı müzeyyen hanıma söyleyeceği cümleleleri tekrar etmeye evet insan seviyorsa hissettirmeliydi
kimse severse sevdiğini ona söylesin
(Tirmizî, Zühd, 54)

Evet insanın en güzel çağlarıydı gençlik çağları gençlik başımda duman ilk aşkım ilk heyecan Ali ustada bu heyecanla elinde kırmızıgül çıktı sevdiğinin karşısına
Kim kırmızı gül ü reddedbilirdiki kırmızı gül nasıl Efendimiz Sav peygamberlerin en değerlisi en güzidesiyse kırmızı gül de kan kırmızısıydı şehit kanını hatırlatır mekkeden Medineden gelir kokusunu efendimiz Sav den alır ve o Resul aşkını en güzel şekilde anlatırdı yani bir kapıya kırmızıgül bıraktığınız zaman içteki niyet te güzel ise akıbet şerre ulaşmaz size hayırla geri dönerdi o gün mevsimlerden bahardı müjde demekti hıdrellezin habercisiydi ve çoğu kişinin gönlünde keder diner üzüntü biter ve bir sevinç doğardı bakalım bizim yağız Ali sevince ulaşıp muştuya erecek miydi elinde leylak ve kırmızı gül ile sabah erken yola çıktı yola çıkana yol tez görünür derler ve sevdiği kız gelin olmadan o gün ellerinde güller ile onun önünü kesti dediki seni senden istiyorum müzeyyen hanım baktı ona yanağına küçük bir buse kondurdu insan bir kapıyı güzel bir niyetle çalar o kapıda sabırla bekler ise o kapı elbet açılır Ali o gün en büyük hediyeyi almıştı ve içteki o büyük coşkuyla yüzünde güzel bir tebessüm belirdi ve Ali için artık yeni bir bahar başlıyordu herkesin baharı başkadır ancak o güzel baharın habercisi müjdecisi güzel bir söz güzel bir tebessüm ve aşktan haber veren küçük bir busedir

İşte Alide şimdi 20 yaşlarındaydı onun en güzel çağlarıydı babası ile birlikte ilk ehliyetini alır almaz kaportacı tezgâhında güzel bir mustang arabası ortaya çıkardılar o zaman 70 ler türkiyesinin ve mahallenin en ünlü arabasıydı az sinemaya cafelere bu arabaya gidip gözgöze gelmediler Nihal hanımlara bir bakış çok şey anlatırmış insanlara onlar sustu manalı iki göz sevdayı anlattı artık Ali güllerin açtığı leylakların solmadığı bahar mevsimini yaşıyordu az buluşmadı  çapkın Ali Nihal hanımla akasyalar altında kim derdiki o siyah kara şimşek babasının en son yadigarı olacaktı Aliye babasının en son vasiyeti idi Alinin evliliği çocuk sahibi olup anne ve babasını mutlu mesut etmesi olmadı araya ayrılıklar girdi okul iş ve rızık telaşı insan parasız saadeti bulsada güzel ve sağlam bir geçimin olacak namerde el açmayacak puştu üstüne güldürmeyeceksin insan böyleydi işte bir leylak açar gül kokar bir çiçekler solar vade dolardı her Allahın verdiği nimetti ölüm Allahtan geldi ise başa taç olurdu ve babasından ayrılan Ali ilk kez biraz daha mutlu olur gibiydi siz tebessüm edenleri mutlu zannetmeyin çünkü herkesin içinde kırık bir dal mutlaka vardı ve o gün Ali annesinin duası ile tam 30 yaşında dünya evine girdi


Güle güle dedeler güle güle nineler

Ne zaman gelirsen gel
Başıma taç olursun
Sen benim eski değil
Eskimeyen dostumsun

Selami şahin

Ali usta 35 yaşında ilk çocuğunu
Aldı kucağına
Anne ve babasını kaybetti
Genç yaşında
Babasından siyah bir araba kaldı ona
Bir de araba atölyesi
Bir de insan buldumu yanında
Gönül Eşini
İşte buna derler
Bahar mevsimi Gül mevsimi
Yıllar yılları kovaladı
Seneler ard arda sıralandı
O Marangoz atölyesi büyüdü
Ali ustanın iki oğlu var bir de kızı
Yaş oldu elli
İnsan bu hikaye hiç biter mi
Lafı uzatırsak
Bir roman çıkar ortaya
Çocukların düğünü
Ali ustanın torunları derken
Yaş geldi 80 e
Saçlara aklar düştü
İnsan kimi zaman gül
Gün geldi üzüldü
Ali usta en son baktı nineme
Dedi hayat arkadaşım elveda
Ben gidiyorum
Sen de gel yanıma
Dedem gitti mezara kondu
Dünya gurbet herkes ahirete yolcu
En sonunda Nenemde
Hoşçakal dedi bize veda etti
Onlardan geriye güzel bir tebessüm
Güzel bir isim kaldı
Güle güle dedeler Güle güle nineler
















Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Nerde o güzelim yıllar Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Nerde o güzelim yıllar yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Nerde o güzelim yıllar yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.