- 909 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ÖZÜNDEN UZAKLAŞMIŞ TÜRKÇEMİZ
Türkçemiz giderek yabancı dillerin boyunduruğu altına girmektedir. Orta Asya’da yaşayan atalarımızın İslamiyeti kabul etmeleriyle başlayan Arap ve Fars kültürünün etkisi, başlangıç sayılır. Daha sonra Anadolu’ya göçle yeni bir coğrafya, yeni yeni kültürlerle karşılaşılmış ve bu coğrafya kültürlerinden etkilenilmiştir. Dilimiz de bundan nasibini almıştır. -Dil ve Tarih-Coğrafya Fak. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamza Zülfikar’dan bir alıntı: "Dilimiz Cumhuriyet Dönemine gelinceye kadar kendi ses kurallarına uygun bir alfabeyle yazılmadığı için yüzyıllar boyunca birtakım sorunlarla iç içe kalmıştır. 70 yıldır yeni Türk harfleriyle dilimizi yazıyor ve birbirimizle iletişim kuruyoruz. Ancak, sorunlar bugün de durulmuş değildir. Eskiden herkes yazı bilmezdi. Sorunlar, bir aydın kesimin içinde konuşulurdu. Şimdi herkes yazı yazıyor, herkes dille ilgili düşünce ileri sürüyor, hatta dile müdahale ediyor. Dolayısıyla dilimizde özellikle imla yönünden bir istikrar sağlanamıyor. Türkçenin sorunu yalnızca imla ile sınırlı değildir. Sözlükleri geliştirilememiştir. Terimlerinde birlik yoktur. Türkçenin öğretimi gereği gibi yapılmıyor. Türkçe Batıdan gelen kelimelerin tehdidi altındadır".- Buna bir çare düşünülmüş, Cumhuriyet’in ilanından sonra Türk dilini sadeleştirme çalışmaları başlatılmıştır. Bunda başarı sağlanmıştır; ancak Atatürk’ün aramızdan ayrılmasına kadar... Daha sonra yine bu konuda eski usuller diz boyu devam etmiştir. Bu sadeleştirme çabalarında yetkili ve sorumlulara büyük görevler düşmektedir. Atılacak yabancı kelimenin yerine onun yerine rahatlıkla kullanılabilecek, mantıklı kelimeler seçilmelidir. Örneğin TDK.nin tutulan ve tutulmayan önerileri: "faks" yerine "belgegeçer". Bu öneri, halk arasında yaygınlaşmasa da resmî kurumlarca kabul görmüştür ve kullanılmaktadır. "otobüs" yerine "oturgaçlı götürgeç". Bu öneri tutulmamıştır. Halka sunulmuş, ancak halk tarafından kabul görmemiştir. Bu sadeleşme çabalarında halkın rolünün önemi yadsınamaz. Çünkü siz ne kadar iyi, yerinde öneriler getirirseniz getirin sizin halkınız bunu kabul etmez, kullanmazsa, arasında yaygınlaştırmazsa sizin işiniz askıda kalır. Gelin hep beraber bu "DİL BİLİNCİ"ne ortak olup dilimizi özgün bir hale getirelim. Unutmayalım ki bunu birileri başlattı, bu kalkınma kişiden kişiye aktarılırsa yaygınlaşır ve bu konuda başarı sağlarız.