Gene de bir iştir beklemek. bekleyecek bir şeyi olmamaktır korkunç olan.-- cesare pavese
nejat hoca
nejat hoca
@nejathoca

Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus

9 Aralık 2024 Pazartesi
Yorum

Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus

0

Yorum

5

Beğeni

0,0

Puan

196

Okunma

Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus

Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus

Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus

Mevlâna Celaleddin-i Rumi, insanın derinlerinde saklı olan hakikate ulaşmayı bir aşk yolculuğu olarak tanımlar. Bu yolculuk, yalnızca insanın kendisiyle değil, tüm varlıkla kurduğu bağın hikâyesidir. O’na göre insan, bir kavuşma özlemiyle yanar; bu özlem, varoluşun merkezindeki ilahi aşkın yankısıdır. İşte Mevlâna’nın hayatında ve düşüncesinde bu aşkın en çarpıcı tezahürü, "Şeb-i Arus" yani "Düğün Gecesi" olarak adlandırdığı vefat günüdür.

Şeb-i Arus, batıni bir kavrayışın ışığında, ölümün bir son değil, bir başlangıç olduğunu ifade eder. Mevlâna için ölüm, sevenin sevgiliye kavuştuğu andır. Onun gözünde beden bir kafestir, ruh ise her an özgürlüğe uçmayı bekleyen bir kuş. Bu yüzden ölüm, ilahi varlıkla bütünleşme, sonsuzluğun kapısını aralama anlamı taşır.

Mevlâna’nın felsefesinde insan, bir ney gibidir; içi boşalmış, kendi özünden uzaklaşmıştır. Ancak neyzenin üfleyişiyle, aşkın ateşiyle tekrar anlam bulur. Ney’in inleyişi, insanın özlemini, ayrılığını ve dönüşünü anlatır. Mevlâna’ya göre bu yolculuk, aşkın devranıyla mümkün olur. İnsan, döner; hem kendi çevresinde hem de evrenin sonsuz akışında... Tıpkı semazenlerin sema ederken çizdiği ilahi çember gibi.

Sema, Mevlâna’nın felsefesinin hareketli bir aynasıdır. Ellerini gökyüzüne açan semazen, ilahi aşkın nurunu alır ve bu nuru dünyaya saçar. Her dönüşte, varlık yokluğa karışır, nefs sessizliğe bürünür. Sema, insanın hem kendisiyle hem de yaratıcıyla kurduğu mistik bir diyaloğun dansıdır. Bu dans, kalbin Allah’a yakınlaşmasının sembolüdür.

Şeb-i Arus gecesi, Mevlâna’nın bu felsefesini derinlemesine kavrayabilmek için eşsiz bir fırsattır. Bu gece, insanın fanilikten sonsuzluğa geçişini hatırlatır. Her ne kadar ölüm, dünyevi gözle bakıldığında bir ayrılık olarak görünse de, Mevlâna için bu, asıl kavuşmadır. "Ben ölmedim, sadece suretten surete geçtim," dercesine, ruhun ölümsüzlüğünü müjdeler.

Bugün, Mevlâna’nın düşünceleri, insanlığı birleştiren, evrensel bir dil haline gelmiştir. Onun mesajı, ne coğrafyalarla ne de zamanla sınırlıdır. Sevgi, hoşgörü ve aşk gibi kavramlar, insanın özünü yüceltir ve onu yaratıcıya ulaştırır. Şeb-i Arus, bu evrensel yolculuğun sembolüdür; insanın karanlıktan aydınlığa, yokluktan varlığa ve sevgiliden Sevgili’ye yol alışının ilahi bir ifadesidir.

Şeb-i Arus’u anlamak, yalnızca Mevlâna’nın felsefesine vakıf olmak değil, aynı zamanda insanın kendi iç yolculuğuna bir davettir. Çünkü Mevlâna der ki:
"Sen, kendi gönlünde bulamadığını dışarıda arama. Asıl kavuşma, kendi özüne döndüğün yerdedir."

Nejat Hoca-meram-konya

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Aşkın devranı: mevlâna ve şeb-i arus Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Aşkın devranı: mevlâna ve şeb-i arus yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Aşkın Devranı: Mevlâna ve Şeb-i Arus yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.