- 22 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hüzün Yılı
Ah Musa daha ne acılar görecek ne çileler çekeceksin. Kader neler gösterecek, hayatta nerelerde kimlerle karşılaşacsksın diye mırıldandı kendi kendine Musa.
Libya çöllerinde İtalyanlar karşısında , düşmanın üstün silah mühimmat ve cephane zenginliğinin yanında yerli halkın iki yüzlülüğü ihaneti, Osmanlı’nın dost gördüğü bir halkın Osmanlı’ya ihaneti. Tıpkı çölün iki yüzlülüğü gibi halkınında iki yüzlülüğü, böyle bir cehennemden yüzlerce silâh arkadaşını şehit verdikten sonra hüzünlü bir şekilde memleketine baba ocağına dönmek. Acıları yüreğinde gömülü Libya çöllerinin. Yetmedi mi daha birde İngiliz gavuruna karşi çanakkale. Kardeşi Mustafa cephede babası hafız sâdık Hasan sekseni ne merdiven dayamış annesi yetmiş beş yaşlarında, küçük kardeşi Ömer dersen daha toy bir delikanlı. Eşi Mevlüde hasta yatağında, doğum yapalı kırk beş gün geçmiş fakat durumu her geçen gün kötüleşiyor.
Birden baldızının feryadı ile koştu eşinin bulunduğu odaya.
Hatice feryad ediyor, annesinin hıçkırıkları boğazına düğümleniyor, hergün kuşluk vakti mevludeyi ziyarete gelen ebe nine gözyaşlarını silerken elleri titreyerek ruhunu teslim eden mevlüde nin çenesini bağlıyor. Mustafa’nın eşi Esmâ kundakta sarılı bebeği kucağında
Küçük yavrucak kundağı yırtacak gibi ağlamakta. İ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.