Münafıklık ...
açıkçası içtenliğı olmayanlardan duydum
ya da kendini ağır satanlardan kendi gibilerine...
suçlama elbet.
yada o kötü dünyalarında diğer birini karalamaya,
münafıklık...
adam yada kadın ki her neyse , aslında surette fark yok,
hepsi geç kalmış anladığımca yaşam denen koşunun bir yerinde
ve umut elbet bencileyin " münafık" üstünden tanrı katında yer edinmek...
ara bozucu, karıştırıcı münafık.
adam Ömer diyor örneğin ve ben Ömer’in katili sen diyorum
ama benim münafık elbet!
Filistin, Suriye, Lübnan ve dahası nice yerde çocuklar öldürülürken...
iman yenecek diyor, aşk umurlarında değil,
bilmiyorlar yeminle bir kadın yada erkeğin tenine tutunmaları bile
ve desem ki örneğin peygamber ve kadın,
kaderim yine değişmez ve biliyorum da elbet.
oysa bilseler aslında aşk insana dair
ve beceremediklerinden insani o yarayı iyileştirmeyi
hırçın, hüzünlü ve kırgınken benim gibiler gerektiğini kendilerine
bir yok olma yolunda rahatlamalar için...
hissetmiyorlar içlerindeki acıyı bile artık
ve bundan günahkarlar da elbet
uydurdukları dünya düşünde beni " münafığa" saydıklarından.
ve anladım ki
kendi içlerindeki o sürgünlük hiç bitmeyecek,
kendince iyi şiir, yazı her neyse yazsalar da
ve zira asıl kendileriyken o sürgünlüğe karar verenler
bana cennetin tapusu sanki kendindeymiş gibi mezhep üstünden el gösterenler!
yemezler...
eyvallah.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.