- 123 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İlk Ne Zaman Müslüman Oldun, Anlatabilir misin Müslüman?
Nasıl Ve Ne Zaman Olduğunu Hatırlıyor musunuz?
Müslümanlar, Yahudiler, Hristiyanlar veya diğer dinler, dünyaya doğduğu an itibariyle aileleri tarafından dinlerine bağlı olmaya alıştırılmış, öğretilmiş, eğitilmiş kişilerdir.
Hâliyle İslâm dinini de kendi istekleriyle ya da Allah’ın varlığını benimseyerek kabul görenler değillerdir.
Kimse nasıl Müslüman olduğunu ya da nasıl Hristiyan veya Yahudi olduğunu hatırlamazlar, çünkü kişiler bebeklikten öğretilmeye başlanır.
Ancak dini reddeden kişilere bakacak olduğunuzda, önce düşünür olmaktan veya meraktan; mütebahhir olmaya ardından da agnostik, ateist veya diğer dinsiz inançlara meyil etmişlerdir.
Sizce müslüman olmak mı çok zor? Yoksa çevrenizdeki insanlar müslüman iken, dinsiz ve ateist olmak mı?
Bu sözleri tartmak, düşünmek ve kavramak gerekir. Çünkü buradaki en basit seçenek; doğduğun ailenin sana aşıladığı dindir. Ve bu psikoloji içerisinde hayatını ve yaşamını bu din’e bağlayan kişi olarak elbette ki birden bire vazgeçmek kolay olamaz.
Kimse de dinden çıkmanızı dayatmıyor ancak takım tutmuyor, parti tutmuyor ve hiçbir din’in üyesi olmuyor diye, insanları alçaklıkla eleştirmeniz de gerekmiyor. Ve kendi cehaletinizi bulaşıcı hastalık gibi başkalarını da kendi (bilinmez) istikâmetinize zorlamanız gerekmiyor.
Yoldan ve sokaktan kimseyi zorla tarikât gibi ateistliğe davet eden yok. Sosyal medya ortamı herkese açık ve ulaşılabilir olduğundan, görmek istemediğimiz şeyler elbetteki karşımıza çıkıyor ancak hiç kimse kimseyle alay etmiyor, tartışmaya girmiyor ve galyana da gelmiyor. Burada uygulanması gereken tek şey; nefsinize sahip olmak ve görmek istemediğiniz şeyleri görmezden gelmek olacaktır.
Gözlerinizi kapatıp bu konuyla alakalı 15 dakika düşünmenizi istirham ederim. İleride pişman olacağınız şeylerin yaşanmaması adına, kendinizi kendinizin içinde aramanızı ve bulmanızı diliyorum.
10 yıl sonra geçmişinize dönüp baktığınızda pişmanlıklarınızı kayıplarınızı değil, tertemiz geçmişinizi, güzel geçen anılarınızı ve vicdanınızın berrak aynasını görmeniz dileğiyle.
***
Hayatında eline hiç kitap almamış kişilere "Okumayı sevdirmek, sevmeyi öğretmek, öğrenimi kolaylaştırmak ve insanların sahip olduğu cehaleti ellerinden alıp yok etmek gerekiyor."
Hiç birimiz 3 günlük dünyayı 5 gün yaşayacak değiliz. Ama öğrendiğimiz bilgiler sayesinde, 3 günlük hayatımızı kimseye peşkeş çekmeden dürüstlükle yaşayabilir, yaşatabiliriz. Bir şeyleri öğreniyor olmak bizi egoist yapmaz. Bize maddi ya da manevi zararlar vermez. Bilgi, kuşkuları gidertir ve yaşamı kolaylaştırır. Bazen bazı şeyleri geç olmadan kabul etmek gerekir. Ama bir şeyleri kabullenmek için de bilgi gerekir. Çünkü her deyime ve söze inanılmaz. Hayatı doyasıya huzurla yaşamak ve yaşatmak için okyanus gibi berrak olmak gerekir. Her şeyi sezmek görmek ve öğrenmek gerekir.
Yaşatmak için; edep, ahlâk, saygı, hitap ve bilge gerekir. Yarına bir güne aktarım gerekir.
"Bu hayatı bir tek siz yaşayın diye değil, geleceği yaşatın diye de bize bırakmışlar. Öyleyse emanete akılla, fikirle, adaletle sahip çıkmak gerekir."
Umarım algılanması gereken mesajı, anlatabilmişimdir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.