- 311 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
BÜYÜK BULUŞMA 2 Erzurum Üniversitesi
BÜYÜK BULUŞMA
2
Bu geziye de İzmir buluşmasının bende bıraktığı intibadan dolayı katılmak istememiştim. Ancak bazı nedenler beni istemeye istemeye de olsa mecbur etti. Abimin gezi hakkında sürüp giden anlatımları, üniversite tahsilini Kayseri’de yapan arkadaşımızın teşvikiyle kendimi bu buluşmada buldum.
Gidişimiz çok renkli oldu. Arabamızda fıkra anlatan çağdaş meddah Sefer Sarı, Genel Müdür emeklisi Hüseyin Karaosmanoğlu, Müftüler, hocalar yolculuğumuzu tatlandırıyordu. Cuma namazını TİGEM’de kıldık. Genel Müdür Mehmet Taşanın misafirperverliğinde öğle yemeğimizi yiyip, çaylarımızı içtik. Milletin sarayı Aksaray’a yoğunluktan dolayı alınmadık. Uzaktan seyrederek yola koyulduk.
Hava çok sıcaktı. Suç içe içe kendimizden geçiyorduk. Namazları cem etmeye karar verdik aramızdaki müftülerin fetvalarıyla. Kayseri’ye akşam vakti vardık. Kalacağımız yurdu bulmakta güçlük çektik. Akşam yemeğimiz hazırdı. Hoşlanmadığım tavuğu öyle güzel pişirmişlerdi ki dayanamadım. Terasta nefis çaylar içtim serin havayı yudumlayarak. Çayı fazla kaçırdığımdan oda arkadaşımı epey rahatsız ettim. Uyuduğumda gece üçe geliyordu.
Kuru havanın olumlu etkisiyle hem sabah namazına rahat kalktım, hem de az uykuyla bütün gece uyumuşçasına rahat ettim.
Büyük buluşmanın olduğu salona geçtik. Salonda rutin konuşmalar yapıldı. Selamlama konuşmaları fazla uzayınca panel öğleden sonraya ertelendi. Öğle yemeğimizin seri bir şekilde ikramı bizi mest etti. Çay içememiştik ama önemli değildi. Panelistler iyi bir performans sergilediler. Ardından serbest kürsüye geçildi. Serbest kürsü geç kalmış, milletin tahammülü tükenmişti. Ben kendi yazdığım Mescid-i Aksa kan ağlıyor şiirini okudum. Ama kendim bile okuyuşumu beğenmedim. Öğrencileri eleştirdiğim hatayı ben de yapmıştım. Sürekli tiz okumuştum. Bu affedilmez bir hataydı. Şeker fabrikasında akşam ziyafeti tek kelimeyle harika ve enfesti. Meclis Başkanı oraya da teşrif etmişti.
Ertesi gün tarih koridoru gezisi vardı. Aşırı sıcaktan bunaldığım için ben pek istifade edemedim. Mehmet Kahraman’la karşılaşmamız ve kısa süren sohbetimiz bu kısa turun en önemli tarafı oldu.
Tarihi bir mekanda yenilen öğle yemeği ve ardından tekir yaylasında teleferik gezisi müthişti. Püfür püfür esen rüzgar, benim deyimimle karpuz çatlatan değil, insan çatlatan soğuk suyu hafızamda güzel izler bırakmıştı. Harikalar diyarını uzaktan gördük ama göl kenarında yemek ve sohbetlerin hazzı doyumsuzdu.
4. gün kopaz şelaleleri ve yine orada serin bir iklimde yenilen yemek, tanışma ve sohbetler doyumsuz anılar olarak hatıralarımızda kalıcı izler bırakacak. Yahyalı’yı unutmayacağız. Yol kenarında beklerken ev sahibinin meyve ağacından yememizi teşvik etmesini de, içtiğimiz çayları, Belediye Başkanının alçak gönüllüğünü de unutmayacağız.
Hasılı dört müthiş gün geçirdik. Dönerken yolu şaşırıp Ürgüp yakınlarında geçip peri bacalarını görmesek de bu büyük buluşmanın hazzından bir şey eksilmeyecek.
Bu toplantılarda Mescid-i Aksa anılmamış, konuşmacılar kendilerini, anlatmışlardı bu yazıda benim yaptığım gibi. Bu büyük gaf da benim bu seferden aldığım manevi hazzı tahrip edemedi. Keşke bu buluşmanın konusu Mescid-i Aksa olsaydı. Dünya Müslümanlarının bu günlerde daha bir depreşen acısına bigane kalmasaydık.
Yine de her şeye rağmen müthiş bir sıla’y-ı rahim ve büyük bir buluşma idi. Ev sahiplerinin misafirperverliği Kayserililerin kurnaz değil kerem sahibi insanlar olduklarını gösterdi. Kayseri geniş yolları ve harika şehirciliği kadar misafirperverliğiyle de öne çıktı.
Bundan sonra sağ ve sağlıklı olursan bu buluşmalara katılacağım sanırım. Beni Kayseri ikna etti. Çok teşekkür ederim. Mahcup oldum, memnun oldum, mahzuz oldum efendim. Hürmet ve muhabbetlerimi sunarım. Allah hepinizden razı olsun.
Ahmet Kemal
Kayıt Tarihi : 27.7.2017
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.