İnci (Mektup 1)
Gökyüzünü gözlerinde taşıyordu kadın.
Denizi ise ruhunda.
Ama nereye giderse gitsin, gözlerindeki gökyüzünden bulutlar hiç eksik
olmuyordu. Bu yüzden yağmurları da gittiği her yere beraberinde
götürüyordu.
Kadının adı ses idi.
Yıllarca bu adı tekrarladı durdu dili.
En çok bu adı duydu kulakları ve elleri en çok bu isme dokundu.
Kadının ruhundaki deniz hep dalgalıydı. Fırtınalar hiç eksik olmuyordu.
Ama tüm bunlara rağmen her gece sessiz şarkılar söylerdi adı ses olan kadın.
Ne zaman şarkı söylemeye başlasa, gözlerindeki gökyüzünden yağmurlar
yağardı. Simsiyah bulutlar birbirine çarptıkça dev gibi şimşekler ve
yıldırımlar oluşur, böyle anlarda da çok korkardı.
Bir gün okyanusa gitmeye karar verdi kadın. Artık dayanamıyordu
gözlerindeki gökyüzünün ağlamalarına.
Ama hayatı boyunca hiç okyanus görmemişti. Sadece çok büyük olduğunu
duymuştu o kadar.
Deniz de kadının ruhunda olduğu için denizin bile neye benzediğini, nasıl
bir şey olduğunu bilmiyordu. Yine de aramaya ve bulmaya karar verdi.
Derken çıktı yola
Yanına sadece ismini, gözlerindeki gökyüzünü ve ruhundaki denizi alarak.
Yolda karşılaştığı insanlara okyanusun nerede olduğunu sormaya karar verdi.
Ama hiç kimse okyanusun tam olarak nerede olduğunu bilmiyordu.
Aylarca, yıllarca yürümeye ve aramaya devam etti kadın.
Gece olduğunda çevresinde rastladığı her yıldızı saçlarında toplayarak
yürüyordu. Yürüdükçe saçlarındaki yıldızlar durmadan çoğalıyordu.
Ama yıldızlar çok mutsuzdu çünkü gökyüzünü kaybetmişlerdi ve kadının
gözlerinde olduğunu da bilmiyorlardı. Çünkü yıldızlar kadının saçlarında
olduğu için, gözlerini hiç görmemişlerdi.
Çok uzun bir zaman sonra okyanusa ulaştı kadın. Yakınına kadar gelip durdu.
Kulağına bir şarkı sesi geliyordu kadının. Öyle şaşırdı ki...
Çünkü okyanusun şarkısı, kadının her gece söylediği şarkıyla aynıydı.
Okyanus ise öyle güzeldi ki, sanki ucu bucağı olmayan derin bir sonsuzluk gibi.
Önce usulca ayaklarını değdirdi suya kadın. Sonra ayak bilekleri, dizleri.
Derken beline kadar okyanusun içindeydi artık. O güzel suyun içine tamamen
girmek istiyordu ama korkuyordu da. Çünkü okyanusun sonsuzluğu onu
yutarsa, boğulabilirdi.
Düşündü düşündü...
Artık gün inmeye ve akşam olmaya başlamıştı. Yine yıldızsız bir gece diye
düşündü kadın ve derin bir iç çekti. O an bir şey oldu sanki, mucize gibi bir şey.
Korkusu bir anda geçti adı ses olan kadının ve ani bir kararla daldı okyanusun
sularına.
Okyanusun altında gördüğü manzara öyle gizemli ve öyle güzeldi ki.
Gittikçe daha derine iniyordu kadın ama bunun farkında bile değildi.
Biraz sonra büyük bir istiridye çarptı gözüne. Rengarenk pırıl pırıl parlayan
bir istiridye. Kadın usulca yaklaşınca istiridyenin yanına, ağzının biraz
aralık olduğunu fark etti. Biraz daha dikkatli bakınca istiridyenin içindeki
o muhteşem güzellikteki inciyi gördü. İncitmekten korkar gibi yavaşça eline aldı
ve saçlarına taktı.
İşte ne olduysa ondan sonra oldu.
Kadın birden kendini kumsalda buldu. Saçlarını elleriyle yokladı yıldızlar yoktu.
Sadece inci duruyordu.
Etrafına dikkatle baktı, gece olmasına rağmen o kadar aydınlıktı ki.
Yıldızlar evlerine kavuştu diye mutlu bir tebessümle aydınlandı kadının yüzü.
Başını gökyüzüne kaldırdı.
Gökyüzünün olduğu yerde deniz vardı. Pırıl pırıl, son derece duru bir deniz ve
içinde yüzen yüzlerce muhteşem renkte balık.
Çok şaşırmıştı kadın çünkü böyle bir şeyi ilk defa görüyordu hayatında ama
aynı zamanda içini tarifsiz bir huzur kaplamıştı.
Okyanusun yanından ağır adımlarla uzaklaşamaya başladı kadın.
Ardından okyanusun şarkısını duyuyordu.
Kendisi de aynı şarkıyı okyanusla birlikte söylemeye başladı.
Derin bir nefes aldı ve elini tam kalbinin üstüne koydu.
-İnci diye fısıldadı bir ses, adı o güne kadar ses olan kadına.
-İnci
YORUMLAR
İçimiz gece içimiz gökyüzü yüzümüz bulut tozu
Ay parmak uçlarımızda
Umutda kalp derinliğinde umutsuzlukta
Kadın okyanus kadın ses kadın içindeki istiridyedi inciye yolcu
Kadın huzurun yolu hüzün yolcusu
Yaşamdeki her renk ton içimiz
Kadın suskuların seraňatında neydi kavaldı rüzgârin ıslıgı ışığın fısıltısıydı
Çok güzel yazıydı sendin bendim bizdik bizlerdik
Kocaman kucakladım canım hep sevgiyle caniçim 🪷💕🌸🪷
Gia.
Ve öyle anlamlı güzel bir eşlikti ki yazıya yorumda yüreğinden yansıttıkların.
Sanırım biz de aynı şarkıyı söylüyoruz seninle.
İnciye yolculuk hiç son bulmasın. Ve huzurun sesi olsun hep.
Çok teşekkür ediyorum.
Hep sevgiyle canım benim
Ben de kucakladım seni kocaman 🌸💕🍀
Gia.
Çok teşekkür ediyorum kıymetli ve anlamlı katkınızdan dolayı. Zaman ayırıp yazıyı okuduğunuz için de tabii.
Hoş buldum yeniden o zaman.
Gamzelimm ben, yazılarımı hiç yalnız bırakmadınız bugün olduğu gibi.
Tekrar çok teşekkürler
Selam, saygı ve sevgi ile
neneh.
Gia.
Çok teşekkür ederim sevgili neneh.
Hayırlı akşamlar dilerim
Kadın içindeki korkuları yalnızlığını taşıdı okyanusa okyanus bir anlık da olsa aklını başından aldı gördüğü güzellikler karşısında dili tutuldu. İnci yi ait olduğu yerden alıp saçlarına taktığında uyandı bir rüyâdan anladı ki her şey yerinde güzel yerinde değerliydi. Yıldızlar gökyüzüne inci denize aitti.
Kadın da bir inciydi saçlarına taktığından daha değerliydi.
Korkmasına gerek yoktu artık okyanusun şarkısı hep kulaklarındaydı.
Çok tebrikler balım devamı gelecektir umarım
Her harfini sevgiyle öpüp kucaklıyorum birtanem
Sevgilerimle bin ömür 🌻❤️😘
Gia.
İncinin devamı yok. Ama mektuplar devam edecek kısmet olur da yazabilirsem eğer.
Çok teşekkür ediyorum Meryem'im güzel yorumun için.
Sevgilerimle hep 🌸