ALLAH’IN KULLARINA MEYDAN OKUMASI VE CİHAT
ALLAH’IN KULLARINA MEYDAN OKUMASI VE CİHAT
Bazı ayetlerin de Allah’ın kullarına meydan okuduğu mealen anlatılıyor. Varlığı ve kudreti sonsuz her şeye gücü yeten, kullarını ve tüm âlemi de yarattığına inananlara Allah neden meydan okur. Tanrı resulleri kanalı ile kullarına gönderdiği önerilerinde din bilmez mahalle veya köy camisi imamı gibi anlamsız olarak kullarına meydan okusun. Herhalde resullerin ölümünden çok zaman sonraları kitaplaştırılan kitaplara konulan ayetlerin tam manaları ile kayda alınmamış olmasından olmaz mı?
Allah kullarına meydan okumaz. Dürüstlük, adil ve adaletli olan her kim olursa olsun Allah’ın aradığı kuldur. Allah’ın dini adalettir Temeli adalet olan dine inanıp uyan ı Allah da sever. Dini konuları çıkarına maddi ticaret meta haline sokanların yarattığı dine ve onların uydurdukları tanrı insanları başta onları yakar Önce onları ve benzerlerini cehenneme koyar.
Şurası bir gerçek ki ülkede gerçek olan İslam anlatılıp öğretilmiyor. Diyanet denilen kurum dinin gereğinden çok uzak. Emevi, İşit ve Taliban din anlayışı öğretiliyor. Din tüccarlığını meslek edinmiş olan tarikatlar ve dinci cemaatler da aynen din dışı fikirler ile insanları inançlarından soğutuyorlar. Aydınlıktan karanlığa pozitif müspet bilimden ilkelliğe eğitim alanında yönlendiriliyor.
Allah kulları için bir rehberdir. Kullarını doğru yolu gösteren ve doğru olan yolda yürümelerine teşvik eden bir rehberdir. İnsanlık onuruna uygun yaşam sürmeleri için aynı zamanda resulleri kanalı ile bir uyarıcıdır. İslam inancının tek sahibi Allah kendisidir. Merhameti, adaleti ve hikmeti ön plandadır. Kuran dinin kitabı olduğuna göre orada kullarına meydan okuması diye bir söylem geçmemektedir.
Dinin kitaplarında yer alan ayetlerinde kullarına düşünmeyi, akıllarını kullanmayı, var edilişin tevekkülü üzerine inanmaya davet eder. Allah’ın uyarıları kullarına meydan okuma olmayıp bilinçlendirme ve hidayete yönlendirmek içindir.
Kendilerini din adamı gören bazı kesimler Allah’ın kullarına meydan okuduğunu ileri sürerken diğer taraftan da cihat meselesini kulların sanki birbirleri ve tüm canlıların yok edilmesi öldürülmesi onlar üzerinde meydan okuma gibi yanlışlıkları gerçekmiş gibi insanlara sunuyorlar. Cihat her nedense savaş olarak karşılık buluyor. Mücadele, müzakere, gayret gösterme, zoru başarma için uğraş verme öngörülmüyor. Meal yazanlar ayetleri kendilerinin kafa yapısına göre yorumlayıp kan dökmek, insan katletmek, cana kıymak, savaş çıkarıp başkalarının ülkesini işgal etmek ve ganimet kazanmak olarak açıklıyorlar.
Cehaletle savaşmak nedense hiç akıllarına gelmiyor veya görmek istemiyorlar. Cihat dinin kitaplarında sadece kan dökmek savaş yapmak manası taşımaz. Arapça kökünden gelen cihat çaba sarf etmek, gayret göstermek anlamı taşır. Dini açıdan bakılınca geniş anlamlar taşıyan bir kelimedir. Nefisle mücadele vermek kötü düşüncelerden sakınmaya çalışmak bir cihattır. İnsanlığa veya her hangi bir nesneye zarar vermemek için çaba sarf etmektir. İbadetlerde bile gerçekçi olmak günah olan ve haram kılınanlardan sakınmaktır. Bu ve benzeri her mücadele birer cihat etmektir.
İslam dinini şer odaklarına karşı Müslümanım diyenleri zulme uğramalarını ve katledilmelerine karşı müdafaa etmek için savaş verilmesi bir cihattır. İnançlar arasında oluşabilecek çatışmalarda gerçek inanç sahiplerini tehlikelere karşı müdafaa etmek bir cihattır. Masum insanlara zulmetmek, suçsuz yere insanların öldürülmeleri ve zindanlara konulmasını önlemek için verilecek müzakere ve uğraş da cihattır. Zulme karşı olmak bu konuda mücadele vermek cehaleti ortadan kaldırmak için uğraş da cihattır.
Cehaleti yok etmek, iyiliği yaymak, kötülüklerden sakınmak, bilgi ve eğitim için uğraş vermek cihattır yani bunlar için savaşmaktır. Dini açıdan çok boyutlu ve geniş kapsamlı bir konudur. Asla savaşmak kan dökmek zulmetmek cana kıymak olarak algılanmamalıdır. Öncelikle barış ve birlik beraberlik ile dirlik düzenlik aranmalıdır.
Asıl olan cihat İslam esaslarına göre dinin ne dediklerini öğrenip belleyerek yaşama uygulamak, başkasına iyiliği, dayanışmayı ve yardımlaşmayı ülke edinmek olup kötülüklerden uzak durmaktır. Nefse hâkim olup kem gözlere karşıda duyarlı olmak, adaletten ayrılmamaktır. Dini çok iyi bildiklerini iddia eden bazı kesimler cihat denilince kan dökmeyi insan öldürmeyi başkalarına zulmetmeyi zannediyorlar. Cihat her konuda Allah yolunda ve insanlık hizmetinde yararlı uğraş vermek ve bu uğurda çalışmaktır.
Cihat konusunda az çok dini duyarlılığı olan ve dinin kitaplarında söz edilen cihat konusunda günümüzde İsrail’in Gazze de ki Müslüman toplum üzerindeki terör estirerek suçsuz ve masum otuz altı bin civarında çoluk çocuk kadın yaşlı demeden zulmederek evlerini başlarına yıkması ve katletmesini görsünler. Bunun cihatla haklılıkla nefsi mücadele ile ne ilgisi var. Müslümanım diyen ellinin üzerindeki Arap devleti halklarının sakallı başı sarıklı kıçı Arap şalvarlı ülkelerin seyirci kalması acaba cihat etmek mi oluyor?
Lafa gelince Müslüman kardeşlerimiz demekten başka bir marifetleri olmayan bu insanlığını unutmuş ülkelerden inanmış iman sahibi kimse çıkmaz. Bunlar hep şarlatanlık yapmayı Müslümanlık zannediyorlar.
Neden koskoca dünya ülkeleri bu soykırıma varan cinayetlere sesiz kalıyor. İnsanlıklarını mı unuttular. İnsanlık vasıflarını yitirip canlılar içinde vahşilik davranışları mı depreşti?
Durmuş Karabağlı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.