EĞİTİM

• 18 Mayıs 2024 Cumartesi 00:37:02

EĞİTİM

Toplumun çok büyük kesimi eğitim ile ilgili paylaşımlar yapıyor. Özellikle emekli eğitimciler deneyimlerini paylaşıp ülke eğitiminin içinde bulunduğu açmazdan kurtulması karanlığa doğru gidişi durdurabilmek için yazıyorlar.
Ülkenin eğitimi, eğitim sistemi yürekler acısı. Gidişatın kötü olduğunu dünyadaki yerimizden biliyoruz. Görüyoruz.
Kafamızı kuma gömmenin yararı yok. Geleceğimiz hiçte umut verici değil. Alfabe sırası Z ya da başka olsun, okullarda eğitim gören gelecek kuşaklara ne kadar güzelleme yaparsak yapalım durum ortada.
Çünkü ülke eğitimi ’’ehil’’ ellerde değil. Eğitim sistemine yön verenler ülkenin geleceğinden çok kendi geleceklerini düşünüp eğitim sistemini ona göre şekillendiriyorlar. Eğitim sistemini ülkenin çıkarlarına göre değil kendi siyasal amaçları doğrultusunda eğip büküyorlar. Aslında ülke de eğitim sistemi diye bir sistem yok. Eğitimi belirleyen yön veren eğitimden anlasa! uzmanların (Teknokrat bürokrat) çoğu liyakatli değil sadakatli eğitimle ilgisi olmayan kişiler.
Çünkü bizim toplum eğitimsiz.
Onu nerden çıkardın? Artık bu ülke de herkesin iyi kötü bir diploması var, çoğu üniversite mezunu. Diyecekseniz, demeyin.
Eğitimi diploma ile ölçecekseniz o başka. (Bizim ülkede öğretim ile eğitim hep karıştırılmıştır. O nedenle ülkemizde okul sadece öğretim yeridir, onu bile başaramamaktadır)
Eğitim; ’’ Bireyin ve toplumun davranış değişikliğine ve kişiliğinin gelişmesine yardımcı kurallar bütünüdür.’’
Eğitim; Çocuğun gelecekte davranış ve düşüncesini insan olma ölçütlerine uyma koşullandırmasıdır.
Eğitim, hayata bakıştır.
Eğitim bir toplumun geleceğidir.
Eğitim toplumların yaşam biçimidir.
Bireyin toplumdaki yeri, toplumun dünyadaki yeridir.
Eğitim kalıcıdır. Eğitim kalıtsaldır.
Eğitim sadece okulda verilmez. Bir bütündür. Aile çevre okul üçlüsü ile eğitim şekillenir. Eğitim okuma yazma değildir, okuma yazma öğretimdir. Eğitim çocuğun davranış olgunluğuna erişmesidir.
Çocuk toplumun aynasıdır., Tıpkı fotoğraf makinasıdır. Fotokopi makinasıdır. Yetişkinin toplumun her davranışının kopyasıdır. Eğer bir toplum eğitimli değilse okul eğitim de zorlanır.
Eğitim, çocuğun gelecekte ’’insan olma’’ ya da ’’olmama’’sıdır.
Eğitimi toplumdan ayrı düşünemezsiniz.
Ehil ellerde olmayan, sistemini oturtamamış hele hele eğitimi özümseyememiş, eğitimin önemini kavrayamamış toplumun çocukları da yarın bu günün bir benzeri olacaklardır.
Öğretmenler karnelerini yıldızlı pekiyilerle donatsalar da tüm öğrenci karnelerine sırf velinin gönlünü hoş etmek üzere hazırlanmış hiç bir eğitimsel değeri olmayan taktir teşekkür belgelerini iliştirseler de çocuk öğretmenini örnekleyecek o da yetişkin olduğunda öğretmenini taklit edecek.
Öğretmen ve velisi kitap okumayan çocuğa okuma eğitimini nasıl vereceksiniz? Evine kitap girmeyen bir çocuğa kitabı okulda nasıl sevdireceksiniz?
Anne ve babası ona toplu taşımada yetişkinlere yer vermesi konusunda örnek olup eğitmediyse okul onu nasıl eğitecek?
Anne babası sıraya girmeyip başkalarının hakkını yiyen çocuğun öğretmeni karnesine taktir eklese ne yazar?
Anne babası hayvan sevmiyorsa çocuğa okul hayvan sevgisini nasıl versin?
Doğaya zarar veren bir velinin çocuğuna okulda nasıl bir eğitim vermelisiniz?
Çöpünü yola atan bir velinin çocuğunu okul ne kadar eğitebilir?
Sokakta gördüğü her gün televizyonlarda izlediği yol verme kavgalarından etkilenecek yarın o da kavgaya karışacak.
Her gün ortalama iki kadının katledildiği, katiline yeterince ceza verilmediği, kendi yaşındaki çocukların ırzına geçildiği ve bunların televizyonlarda sabah akşam izletildiği bir ülkenin çocuklarına nasıl bir eğitim vereceksiniz ki çocuk etkilenmesin.
Yönetenlerin her gün halkına küfür ettiği bir ülkenin çocuklarına okulda küfrün kötülüğünü nasıl öğretip eğiteceksiniz.
Yönetenlerin eciş bücüş kin dolu suratlarını gün boyu gören çocuğa okulda güler yüzlü olmayı nasıl öğretip eğiteceksiniz?
İnsani kuralların uygulanmadığı uyulmadığı toplumun çocuklarına nasıl insanlık öğretip eğiteceksiniz?
Suçun cezasız kaldığı bir toplumun çocuklarına vereceğiniz eğitim başarıya ulaşmaz.
Geleceğimizi çocuklarımızın nasıl olmasını istiyorsak önce biz yetişkinler öyle olmalıyız.
Öğretmenimizle velimizle komşumuzla çevremizle yönetenimizle yönetilenimizle. Önce biz yetişkinler insan olalım.
Biz ne kadar insansak çocuklarımızda o kadar insan.
Eğitim bir bütündür. Toplum eğitimli değilse okuldaki eğitim başarılı olmaz.
Eğitimli çocuklar istiyorsak önce toplumu eğitelim.
O nedenledir ki; Büyük Atatürk cumhuriyetin hemen ardından MİLLET MEKTEPLERİ ile HALK DERSANELERİ ile HALK EVLERİ ile toplumu eğitmek istedi. Ardından Köy Enstitüleri açıldı. Ne yazık ki ardından gelenler devam ettiremediler. Ettirmediler.