Bir Aşktan Fazlası
’’Ben varım ve buradayım’’ diye fısıldayana kadar kulağıma aşkın nağmesi, küllerin derdi olmaz sanırdım. Ne de olsa yanmıştı ve bitmişti...
Bu, benim büyülenmiş dilimin söylenmeyen yanık türküsüdür. Oysa ’’sus’’ demiştim dilime. Şahit bile tutmamıştım özlemlerimi ; mutsuzluğu öğütür sandığım aşktan da ötem, gölgesini düşürürken sineme.
Her gece, aydan bir parça içerken düşünürdüm. Kanarken dikişi sökük yaralarım, kül halimle sızlarken... Aşk; var olmak için miydi, yoksa yaşarken ölmek için mi? Uçuk bir maviyi sürüp dudaklarıma, soluklanmak isterdim karanlığın ayazında.
Bendeki kutsal bir hal... Uzun upuzun bir aşk, başlangıcı ezele dayanan bir ömürlük roman. Sanki doğuştan da önce tanıyordum onu, arada kısa kısa serzenişlerim oldu. Boyu küçürek öyküleri geçmez. Bilirdim ağır gelmezdik biz bize. Hem aşksa gerçekten bu yaşanılan duygu, ne çıkardı ağır olsaydı yükü? Sonunda beraber yanmak olduktan sonra.
Bir can şarkısıydı dinlettiğim, içlenirdim gönül gönüle tutuştuğumda. Savururdum dilimin yaftasından melodileri, ki bunlar basit birer söz ezberi değildi. Sürekli benimle cebelleşen bir kuru kalem, yazmaya erinip resimler geçirirdi tüm geçmişimden, benim tekdüze hallerimi onun ise sürrealist bakışlarını.
Çok uzaklardayken bile bulurdum onu, içimde... Kaybolurdu bazen, beyaz örtülü bir şehrin görünmeyen kulesinde. Tutuşan damarlarımdan yağmurlar türetirdim; seyre dalardım sonra, sis perdesini sökmek için. Açılırdı tutsak gölgeler, silüetler peşinden aşk sanarak giderdim.
Bir acının; derin bir sızının yara üstü yorgunluğunda dövünüp duruyordu yüreğim, kor ötesi bir aşkla kavrulup ufalanıp çürümüş yaprağa benziyordu. Hüzün kokusu yayıyordu türettiğim yağmur bulutlarım. Gerçeküstü sayılsa da aşk denilen o kutsi duygu, hiçbir şey bizden ötede değildi...
İkimizden ve içimizden...
Ağlamaklı olurdu bazen boynu bükük bir halde ufak tefek karalamalarım. Kara taşlar üzerinde kurardım yas tezgahını. Sensiz bıçkın ve asi olurdu kederim. Kabuk bağlayan yaram seninle silerdi sızısını. Sen yeşillenip filizlenirdin şu kupkuru bahtımda. Bir aşktan fazlası için ellerinin yetişemediği yerde yüreğinin yetiştiğini bilirim her yere... Evet, bunu bilirim. Bunu çok iyi bilirim.
-n u r e t t i n ÖNDER
YORUMLAR
Benim neznimde bu şahene bir öyküleyici şiir örneği... ve şiir başlığı altında paylaşsaydın değerli dostum bu güzellik daha fazla okunabilirdi. Fakat bunun bizim için bir önemi varmı !!! Su yolunu bulur misali güzelliklerin saklı kalamama gibi bir dinamizmi var her nerede olursa olsun...
Çok güzeldi ... Sevgimle.
Zorbey
Haklısınız evet şiir başlığı altına paylaşabilirdim.
Lakin gelin görünki siz ve sizin gibi şiirin noktasına virgülüne okuyan kaç kişi var. Elin oğlu ya kopya et yapıştır, ya da yapay zeka maharetiyle yorumu alıp ekliyor . O yüzden gerçek okuyucu okusun yeter bize sevgili dostum.
Değerlendi sayfam gelişinle .
Çok teşekkür ederim
Baki selam ve muhabbetle
Zorbey
Mısra mısra
İçten
Derin
Saf
Dupduru
Tertemiz
Şiirin en makbulünü yazan yüreğine binlerce sevgimle