- 135 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
GÜZELLİK.
FELSEFE TARİHİNDE GÜZELLİK
Pisagor’a göre güzellik şeylerde doğuştan vardı. Güzelliğin kaynağı sayılardı. Sayılar ise mistik ilişkilere sahipti. Heraklit’e göre güzellik ve uyum karşıtlıkların mücadelesi ve birliğinden gelmekteydi. Güzelliğin göreliliği hakkında: “insan türüyle karşılaştırıldığında en güzel maymun çirkindir” demiştir.(Eflatun, Hippias 289a) Sokrates‘e göre güzellik görelidir. “Her şey, uyum sağladığı amaçla ilişkisi içinde iyi ve güzeldir.”(Xenophon, Memorabilia, III, 8, 5) Eflatun güzellik ile güzel arasındaki ayrıma dikkat çeker. (B. Hippias, 287E) Güzelin özü sonsuz, kesin ve ilahi bir ideadır. Tüm güzellikler ona bağlıdır. (Symposium, 211A-B) İnsan bu güzelin benzetmesini seyretmektedir. Güzel ideasının taklitlerini, güzellik olarak görmektedir.(Phaedrus, 249D). Aristoteles “güzellik ile güzelliğin varlığı bir olmalıdır “der.(Metafizik, VII, 6, 1031c) Hocası Eflatun‘un idea görüşüne karşı çıkarak, güzelin gerçekliğin nesnel bir niteliği olduğunu savunur. Güzelliğin gerçeklik kanunlarının bir görünümü olduğunu belirtir. Ona göre güzelliğin başlıca biçimleri: düzen, simetri ve kesinliktir.(Metafizik, XIII, 3, 1078a34)
Aydınlanma döneminde güzellik, çağdaş uygarlıkların çelişkilerini bertaraf etmek amaçlı araştırma konusu yapılmıştır. Güzellik akıl ve duygu arasındaki bağ olarak tanımlanmıştır. Soyut işlem ile doğal eğilimler arasındaki ilişkidir. Fenomenlerin(algılanan şeylerin) özgürlüğü(Schiller) ve ideal ile doğru olanın birliği(Diderot) olarak da tanımlanmıştır.Immanuel Kant’a göre estetik nitelik tamamen özneldir.(Soch., cl. 5, Moscova, 1966, p. 188) Beğeniler, zevk yargıları bilişsel değildir. (ibid., p. 210).Bir objenin güzelliği ona önyargısız yaklaşmaktan gelir.(ibid, pp. 245, 240).
Hegel içinse güzellik nesnel anlamda, ideanın makul tezahürüdür. (ibid., p. 115) Doğadaki idealar düzensiz biçimde tezahür eder. Sadece sanat idea ile görüntü arasındaki uyumu gerçekleştirebilir. Sanatta güzellik idealdir. Pragmatizme göre güzellik deneyimin niteliğidir. J. Dewey ‘e göre güzel “özgün duyguyu belirten” terimdir.(Art as Experience, New York, 1934, p. 129) Marksist estetik güzellik ile insan işçiliği arasında bağ kurar. K. Marks’a göre insan maddeyi evrensel güzele göre şekillendirir. Hayvanların aksine, evrensel bir üretim yapar. Fiziksel gereklerden azadedir. Güzellik insan çalışmasının ürünlerinde amaçlılık ve tamamlamanın belirtisidir. Güzelin deneyimi önyargısızdır, çünkü kişisel ve toplumsal çıkarlar onda birleşmiştir.