- 1259 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
Özgelişim Yalanı Önleyebilir
ÖZGELİŞİM YALANI ÖNLER
Sevgili dostum, Özgelişim Yolcusu dostum,
Özgelişim konusunda, her gün farklı yazılar ve kitaplar okuyarak bilgimi artırırken şunu fark ettim ki, Özgelişim çabası içinde olan insanlar başkaları ile uğraşmaya, başkaları ile alay etmeye çaba harcamıyor, zamanlarını gelişmeye kafa yorduklarından konuşmalarında yalan da çok az ya da hiç olmuyor. Bugün sana bu mektupla bu konudaki gözlemlerimi anlatmak istedim. Ancak özgelişim çabası içinde toplumda çok az insan olduğundan bu açıkça görülmeyebilir. Ama farkına özgelişim içinde olan insanlar varıyor.
Değerli Özgelişim Yolcusu Dostum,
Özgelişim içinde olan insan kendini geliştirerek, insanlara faydalı olma yolunda o kadar yoğun çaba sarf eder ki, kötülük düşünmeye ve başkaları iile boş sohbetler içinde olmaya fırsat bile bulamaz. Her an güzel şeylerle meşgul olur.
Sevgili dostum,
Yalan söylemek, başkaların aldatmak, bildiğinin aksini söylemektir. Dil başka beden başka konuşur. Dil yalan söyler ama beden yalan söylemez. Özgelişim içinde olan insan da olduğu gibi göründüğünden özü ve sözü bir olur ve bu da daha da gelişmek yolunda mesafe almasını sağlar.
Sevgili dostum,
Özgelişim o kadar önemli ve güçlü bir duygu ki, sen güçlü olmazsan özellikle ailen dahil kimseye faydalı olamazsın. Yalnız ailen de senin gerçek değerini anlayacak ki etkileşim etkili ve verimli olsun.
Sevgili dostum,
Söz yalandan açılmışken Pinokyo edebiyat tarihinde yalanın simgesi hayali kahramandır. Ama yakınlarda okuduğum bir dergi yazısında Pinokyo’nun hayali olmadığı, savaşta ayaklarını ellerini ve burnunu kaybeden cüce bir insanın tahta protezle hayatını sürdürmesi ve Onun hayatından esinlenerek yazıldığını öğrendim. Düşündüm de her yalan söyleyenin burnu uzasa caddelerde burunlar birbirine karışır insanlar yürüyemezlerdi. Aslında manevi olarak da yalan söyleyenler asık suratları, küçümseyen balkışları ile de yalandan tavırları ile de caddelerde sokaklarda insanlara manevi mutsuzluk estiriyorlar.
Sevgili dostum,
İşte özgelişim içinde olan insan çok gülümseyen insan olmasa da bakışları tavırları, dik yürüyüşleri ve kimseye çarpmamak ve zarar vermeden yürüyüşleri ile de toplum içinde belli oluyorlar. Özgelişimin amacı bu değil mi ? Gelişmek ve bu gelişimin dışa yansıması.
Sevgili dostum,
Yalanı hayattan silemeyiz ama yalan söyleyen insanlara karşı dik duruş ve tavırlarımızla yalanın verdiği zararları büyük oranda azaltabiliriz. Özgelişim içinde olarak kendini daha çok geliştirmeye adar, faydalı konuşmalara, sohbetlere dahil olarak veya çok okuyarak, olmazsa yalnız kalıp düşünerek bunu sağlayabiliriz.Yalnız kalarak düşünmek sırf laf olsun diye konuşmaktan daha faydalı, daha iyi ve mantıklı olmaz mı sence? Çünkü düşünmek kendimiz dahil kimseye zarar vermez ki. “Güzel düşünmek , güzel işlere vesile olur, güzel işlere vesile olan da hayatından büyük zevk alır” diyenler ne güzel söylemiş.
Sevgili dostum,
Çocukların yanında yalan söylemeyi hatta, hayatta yalan söylemeyi bırakırsak çocuklarda her zaman doğruyu duyacakları için hayat onlara da gerçeklerden bir kale gibi gelecektir ve onlarda bu kaleyi sağlamlaştırmak için çaba harcayacaklar, özgelişimin önemini kavrayarak arkadaşlarının da özgelişim içinde olması için çabaları arkadaşlarına örnek olacaktır.
Değerli dostum,
İnsanları zenginleştiren dilini nasıl kullandığıdır. Dilin zenginliğini bilen insan sadece kendi ana dili değil, ana dilinden başka , öğrendiği dilin halkını da kültürel değerlerini , iletişim şekillerini öğrenerek ona göre tavır takınarak özgelişim içinde olur. Bu da hayatın kendine daha da rahat gelmesine sebep olur.Dilini güzel kullanan ve kiminle naısl iletişim kuracağını bilen insanın da mesleği ne olursa olsun başarılı olacağına inanıyorum. Her şey dili yerinde ve sevgiyle kullanmakta yatar .
Sevglli Özgelişim yolcusu dostum,
Toplumda kendini sevdirmek için saf gördüğü insanlara türlü şakalarla kendini kabul ettirmeye çalışan ama kendisi saf o kadar insan var ki, onlara gülüp geçiyor insan. Herkesi kendi gibi gören ve her yalanına inanmamızı isteyen insanlara kızarım ama kızmanın da faydası yok ki. İşte burada bilinçli ve farkındalık içinde insan olmanın önemi gene karşımıza çıkıyor. Bilinçli olmak, insanların ve olayların farkına varmak insanı hayatın zorluklarına karşı güçlü yapıyor. Bilinçli ve farkında olan insan insanların rahatsız olacağı davranışlarını ısrarla tekrarlamaz çünkü.
Değerli Özgelişim Yolcusu dostum,
Özgelişim olumsuzlukları olumluya dönüştürmek çabası olduğundan olumsuz duygu olan yalanı da doğruluk ve dürüstlükleri artırarak azaltmaya yok etmeye çalışmak özgelişim yolcusunun işi. Buna önem vererek yalanla mücadele ettiğimizde aldığımız mesafeyi ve verimi açık olarak göreiliyor insan.
Değerli Özgelişim Yolcusu dostum,
Yalan toplumsal sorunumuzdur. Yalan daha çok bilinçsiz ve bilgisiz insanların ağzından çıkar. Yalanı, yalan çok konuşulan ortamlardan öğrenir insan. O yüzden yalan konuşulan ortamlardan kendimizi ve ailemizi , öğretensek öğrencilerimizi uzak tutmaya çalışmak işimizi ve ailemizi ne kadar sevdiğimizin belirtsisidir. Bunu yapmak da özgelişim yolculuğunda daha bilgili ve bilinçli olma çabamızı her geçen gün artırmakla olur.
Değerli Özgelişim Yolcusu Dostum,
Yazdığım mektuplardan en çok Özgelişim konulu mektuplardanz evk alıyorum. Özgelişim o kadar güzel ve uygulandığı zaman insana mutluluk veren duygu ki, özgelişim dugumuz bize daha mutluluk veriyor. Boş işlerden ve boş konuşulan ortamlar ile faydasız şeyler yapan insanlardan daha uzaklaşasım ve selam bile vermek istememek duygusu ağır basıyor. Çünkü selam selamı almasını ve önemini bilen insana verilir. Selam da özgelişim duygusu kadar etkili bir duygu çünkü.
Sevgili Özgelişim Yolcusu Dostum,
Düşünüyorum da, Özgelişimi okullarda “Değerlerimiz” dersi gibi ders olarak okutmak ve Özgelişimin önemini kavrayan ve anlatan insanlara, bu derslerde konuşma yapması için davet etmek toplumun Özgelişim konusunda daha bilinçlenmesini ve insanların kendi değerinin farkına varmasına çok yardım eder. Benden önermesi
YORUMLAR
Dostum diyerek dostça paylaşım yaptığınız yazınızı beğendim.
Ben de bu konuda yazılar yazdım.
Yalan sevgi ve dostluğu siler, mutluluğumuzu eder talan. Ne yazık ki gerçeklerden daha çok olur ona inanan. Çünkü yalan süslüdür, göz boyar, gerçekler ise çıplak gezer, doğruyu söyleyerek kişileri üzer.