- 163 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Zaman Kısıtlılığı Sebep; Obezite Sonuç
Bu günlerde herkes bir koşuşturma içinde. Kimsenin de aklına evde yemek hazırlamak gelmez, kabul! Ama bununda bir sınırı olmalı!
Kısıtlı zamanı iyi değerlendirmek hepimizin ortak amacı. Bu biraz da daha çok çalışma yapabilmek için yemeği es geçmek olarak da sayılabilir. Aman, çok da aç değilim zaten gibi cümlelerden başlayıp doymak bilmeyen obur midelere yol almaya başladık. Üstelik süreç, en başta karın doyurmak, öğün atlamakken artık her zaman yenilebilir ürünlere de sıçramış durumda: Abur cubur! Ve tabi ekonominin de getirdiği şu noktada insanlar en ucuz ve en kolayına yöneliyor.
Bu konuya yakından bakıldığında E her türlü karnımız doyuyor. Ne yani aç kalsak daha mı iyi? Dediğinizi duyar gibiyim. Tabi ki aç kalmak da yanlış. İş arasında hep yapılan bir şey vardır. Molalarda markete uğrayıp hep en yağlı, karbonhidratlı gıdalara gider eller. Sebebi ise basit: Yedikçe yedirmek! Evet, maalesef bir yedikten sonra insan üç istiyor. Alınan bu gıdaların bir öğün yerine geçebileceğinin düşünülmesi de çok korkunç.
Yedikten bir müddet sonra kan şekerini tavan yapıp yorgunluğu bedene salar. Sonrasında ise dehşet bir açlık verir. Bu açlık karın doyurmak için ya aynı ürüne ya da çeşidine yönlendirir. Çünkü artık bağımlısın! Gelişen dünyada bu sektörde de yaygın. Artık toplum, bu ürünlerden aldığı tadın hiç birini bir ev yemeğinde, sağlıklı atıştırmalıklarda bulamaz hale geldi. Tatlar asla sakin değil, hep uçlarda! Günümüzde kaç kişi ev yemekleri ile akşam karnını doyuruyor? Hangimiz yemek yapmak için saatlerini ayırıyor? Bu sayı artık bir elin parmaklarını geçmez. Bu ev yemeklerinden elini eteğini çeken toplum her zaman bağımlı kalmaya mahkûm. Ve hallerinden pek de şikâyetçi değiller.
Kartopu gibi büyüyen bu bahaneler sonucu üretici firma kazanırken dünyaya gelen canlar bir bir yok oluyor.
Bu canların yok olmasına dur demek için bu bağımlılığı durdurmak şart!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.