- 280 Okunma
- 3 Yorum
- 5 Beğeni
SEVGİ VE BARIŞ DOLU BİR DÜNYA HAYALİ...
Metruk bir düş imiş meğer: yaratıların en haşmetlisi ve de zekisi insan iken meğerse acımasızlıklara ve zulme kul köle olan da insanmış bu bağlamda insan olmaktan hicap duyuyorum ne zaman bir çocuk ölse ne zaman biz mazlum ah etse ne zaman bir sihir sonlansa hele ki kana bulanmışken yaşlı dünya.
Yaşımın da…
Yasımın da…
Esaretindeyim dünyaca yaşanan acıların her biri yeteri kadar zarar ziyan vermişken masum insanlara.
Cahil c/esareti olsa gerek dünyanın nezdinde ve yaralı coğrafyalarda yaşanan öyle ki yaşadığım kadar da utanıyorum insanlığımdan ve ben ki: insan kalmanın mücadelesini verirken hiçbir şey de gelmiyor işte elimden.
Anka kuşuyum misal:
Külümden doğsam ne ki? Mademki bir yangında öleceğim…
Yangından ilk kurtardığımsa merhametim ve sevgim bir de sefasını süremediğim kadar hayatın nasıl da izafi bir durakmış bizlerin çoktan vardığı gel gör ki hali hazırda nail olamadığı gerçekler.
Külbastı duygular.
Küpeştesi ömrün.
Kulvarınca zulmün.
Akasya ağaçlarının gövdesine iliştirilmiş üç beş çivi ama yetmez…
Kökünden sökülen genç ve diri ağaçlar yine de bu masal bitmez…
Kundağında ölen bebekler cahil zümre ise tek laf etmez.
Kibirli ruhların Kaf dağındaki mevcudiyeti ve bizler; biz mazlumlar yüce Mevla’dan af dilerken ve işte tüm dünya ortak paydada buluşsak bile pek çok nedenden dolayı ve nice sözüm ona medeni ülkenin savlarından sıra gelmez asla barışa ve asla sonlanmaz bu kitlesel zulüm.
Yapılan g/aflar.
Arzı endam eden gamlar.
Noktası virgülüne kadar sabitlenmiş vicdansız ruhlar kafilesi.
Sürmanşet acılar ve sayıları on binleri aşan ölen masum insanlar ve çocuklar.
Dünyanın pek çok yerinde yaşanan yaşatılan bu zulüm ve dünya sözüm ona yeni bir seneye umutla neşeyle giriş yaptı gel gör ki eski senenin de devamı olmakla iştigal gündemden düşmeyen acılar.
Renkler olgun.
İklimler suskun öyle ki:
Yüce Yaratan yağmuru bile keserken gök kubbenin çeşmesinden aralıksız da yağarken bombalar kimse de üstüne alınmaz hani yaşanan bu vahşeti.
Solgun yüzünde cihanın.
Kubbenin yaralı bulutları.
Yerin kaç kat dibinde gömülü ise ölen masum insanların bedenleri.
Hüzne biat.
Ve de ufak bir zümre olsak da sevgiyi savunan bunca nefrete ve zulme inat.
Körebe oynayan çocuklar gibi ve de güzelliklerin sobelendiği.
Solan çiçekler gibi baharın tadını özlediğimiz.
Yağacak yağmur gibi ve iklimlerin dahi sersemlediği.
Sözcükler gibi yamalı gök kubbeye asılı ruhlar gibi Araf’ta kaldığımız kadar da bedeller ödüyoruz her birimiz aslında ve tek Sığınağımız yüce Mevla ve artık dünya korunaklı bir dünya değil asla da korunaklı değil varlıklarımız ve yaşadığımız hanelerimiz.
Olası depremler.
Dünya çapında yaşanan cinnet.
Bir cennet hayal ederken yaşarken bizlere yaşatılan cehennem en çok da çocukların ve masum insanların zarar gördüğü…
Ufak dokunuşlar ve üç beş nüans.
Sesimiz duyulana değin de bağıracağız ve tek dileğim o ki:
Bir gün ama çok yakında bir gün dünya olarak dilerim ki Cennete uyanırız yaşarken ve dilerim ki çocuklar ölümüne değil sevilene sevene nasip olsun ve hiçbir çocuğun ne canı yansın ne de ölsün.
Sevgi ve barış dolu bir dünya hayali ya da bir masal gibi düşlediğimiz hele ki tüm masallar mutlu sonla biterken ve bu masal mutluluğa varsın ve hayatlar da insan yaşamları hayaller de sonlanmasın sevgiye ve barışa duyulan özlem uğruna yeter ki hayalleri gerçek kılalım ve omuz omuza verelim hem dünya olarak hem insanlık olarak…
Savaşsız ve sevgi dolu yarınlara kavuşmak adına…
YORUMLAR
Değerli arkadaşım
Güzel yüreğine sağlık. Dünyada hiç savaş ve kötülük olmasa,zulüm olmasa diyoruz ama oluyor. Bunun için ben de üzgün ve kaygılıyım.
Eşsiz yorumunla ve güzel yüreğinle çok mükemmel yazmışsın. Kutlarım seni.
Sevgilerimle Gülümmm
Gülüm Çamlısoy
Çok teşekkür ederim.
İçten kocaman sevgimlesin
Gülüm Çamlısoy
İçten selamlarımla dostum
Eminim bir çok insanın hayalidir bu sevgili Gülüm... Barış ve sevgi dolu bir dünyaya uyanmak.
İnsan için küçük âlem derler. Aslında her şey insanın içinde. Cennet ve cehennem, iyilik ve kötülük, güzellik ve çirkinlik.
Sanırım hangisini en çok beslerse insan, sonunda ona dönüşmeye başlıyor.
Bu zıtlıklar hep olacak. Çünkü biri olmazsa, diğeri nasıl tanımlanabilir.
Evet hep dünyanın bir yerlerinde masum insanlar katlediliyor. Ve her defasında bütün dünya izliyor. Bu her zaman böyle idi.
Çocuklar...hepimizin içimizin en çok yandığı çocuklar. Çünkü savunmasız ve masumlar. Ölümün ne olduğunu bile bilmiyor bir çoğu .
Ama bu sistem oldukça dünyada ve içinde kötülüğü besleyenler bundan vazgeçmedikçe, ne savaşlar biter, ne de katledilen insanlar.
Keşke sadece hayal olmasa barış ve sevgi dolu huzur dolu bir dünyaya uyanmak da
" Gerçekten uyansak artık"
Tebrik ediyorum arkadaşım çok anlamlı bir yazı okudum.
Sevgilerimle hep🌸
Gülüm Çamlısoy
Teşekkür ederim kocaman yürekli güzel arkadaşım benim.
Sözcükler dahi yetmezken sevgiyle eşleşmiş yürekler hep mi ağlar hep mi hüzün çağlar?
Kuralsız kaidesiz sahiden de yalan bir dünyada yaşıyoruz ötesinde masum insanların ve çocukların yaşamasına dahi izin vermiyor cehennem kaçkınları.
Yüreğimiz kırılırken ve içimiz yanarken bizler aslında şanslıyız bunlarla yetinip de yarına d/okunabilirken ve işte nice coğrafyada ölüm ve zulüm kol geziyor.
Hayallerle avunuyoruz ve de sanırım değerli güzel bir savunma mekanizması ama o da bir yere kadar.
Sevginin de masumiyetin de kabul görmediği bir dünya.
Umudu hepsaklı tutuyoruz ve iman gücümüzle direncimizle sevgimizle de ayaktayız.
İnşallah tüm ama tüm hayallerimiz en yakın zamanda gerçek olur.
Var ol canım arkadaşım benim var ol.
İçten kocaman selam sevgimle engin yüreğine