- 220 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
SAHİPSİZ MEKTUPLAR
Ey dilsizim! Ey bakışı yakışlım!
Sağanak yağmurum, gönlü ağlayanım başı dik duranım;
Öz göğüm hayal/hayalim söyle/ söyle cancanım/ can yanım! nerelerdesin?...
Adına yazılmış sahipsiz mektuplarımın asil sevgilisi!
"Ah Kehribar ah aşkına/aşina evrenin müptela sevgilisi yürek yakışlı, keskin bakışlı, söyle kurban olduğum söyle! Nerelerdesin"?...
Gökyüzlüm desen ki! Çok bekletim deyip özrün bir ömür boyu sevmek ile cezalansa. Hani sana yürekten ödül olan gülüşlerimi taksam kalbine! Kalbimin kalbi! Ah hani kıyamadığım asil hayalin gerçeğe dönüşse.
El /ele yürek /yüreğe, yürüse yüreklerimiz...
"Dem vursa; kalbimiz göklerin nirvanasına ve titreyen ruhumuza dem olsa gözlerimiz, yağan yağmurun ritmine tutulsa gecenin yıldızları"... ’Aşıklığına/ aşinalığına berseceste’...
Yağan yağmurları tutsam yıldız/ yıldız dizilse aşk ile dudaklarından. Yüzüne düşen yağmurun olmak gibi tutkulu isteklerimiz elbette gecelerden yıldız düşer yürek yarınlarımıza sevgili Kehribar hayal/hayalim bir gün/ bir gün hasretini iple çektiğimiz ’o’ muazzam aşkımızı hak ettiğimiz gibi, layıkı ile yaşayacağız. ’Geleceğin gökyüzlü sevgilisi berceste’...
Sen yokken seni yazdığım gibi sen de bizzat her an beni yazıyorsun, bir yerlerde kimi zaman gönlüne, kimi zaman gökyüzüne kimi zaman yeryüzüne, kimi zaman okunmuş kitapların çizilmiş satırlarına, nerden anladın bunları dediğini hissediyorum bir yerlerde ruhumun/ ruhunu yaşıyorsun gelir geçer sorularını ya da cevaplanmış sorularını bir yere bırakarak sadece seni yaşamak ve bizi yaşatmak gibi tutkulu bir o kadar naif bir o kadar cesur yüreklim, mevsim ne olursa olsun ’ saatler seni sen geçiyor mevsim yine sen’ ve kış yüreklerimiz kor içimizde uçsuz bucaksız sevgi ile yaşıyoruz...
Çayımız demli orta şekerlisinden buharı üstünde türküler ile geçiyor zaman ve hasret hasret yağan yağmurların altında seni sensiz yaşamanın onuru yüzümde çünkü bensiz yaşıyorsun beni bir yerler de! bana benzetiyorsun her şeyi Mecnundan beter her halin için yıkık bir mezarlık sevgilim...
Işığı sönmüş umutlarının dik duruyor başın ruhun gökyüzünde her an selamlıyor hayalimi yeryüzünde raksediyor gözlerin gözlerim de! Ve can çekişiyor kalbin kimi zaman düşünmekten delirten hayalim ile ve aşkına /aşıklığına demlenir ruhumun bir o kadar neşe ile ’başkentim senin yüreğindir /yüreğin Kehribar yüreğimde’!...
Dilekler tuttum çoğu kez sana hasret bana ağlamak düştü yadıma hiç vazgeçmedim bizi yazarak yaşayacağımız yarınlarımıza. Saygı, sevgi, aşk, mutluluk, şefkat, sadakat, merhamet, hoşgörü , cesaret , istikrar, tohumları topladım aşk dağlarında!.. ’Geleceğin gün filizlenecek yürek bağımızda! Haykırarak geleceksin ’o’ kutlu güneşli yarınlarımıza’!’
Demlenecek aşkımızın çayı gülüşlerimizde’ elbet bir gün /elbet bir gün baki selam gökyüzlüm, gökgözlüm asil hayalim!!
Kalbinden öpüyorum sevgilim...
Saliha İnan