Sevgili Kardeşim Cem Birgi’nin aşağıdaki linkte yer alan çok güzel ve bir o kadar dokunaklı seslendirdiği denemesinin düşündürdükleri üzerine paylaşmak istedim.

Şiir linki: youtu.be/n6RZY_1FE8M?si=w_0UTJdDiARKXeq5

Forum link : www.edebiyatdefteri.com/forum/oku/8382/buyuk-dusler--.html?v=forum&syf=1&siralama=1

Elma şekerinin metaforunda, ısırılmış elma
Isıran bir yoklukta asgari altı ayda uzanılabilen tema
Ve sonrası halkın ahvalinden kare kare şema
Öncesinde ne güzel diziler vardı, hatırladık yeniden
Doksanların çocuklarının handikabı da bu olsa gerek bizler geçmişle geleceğin ayrımında çok keskin bir dönemde geldik bazen iyi ki dediğimiz…

Mutluluk tanımı,
zihinlerimizde cevapladığımız ama dilimizde ayıklamaktan kaçındığımız bir kaçınma durumu belki birazda atıştırmalık mevzu. Mutluluk algımız, sakız oruç bozar mı bozmaz mı gibi gereksiz ve faydasız uzattığımız bir meşguliyet gibi geliyor bana. Oysa mutluluğun en yakın tariflerini hem sanatta hem bilimde çok yerde görebiliyoruz. Kimileri onun için tüketilemeyen haz derken kimileri ise beslemekle büyümesi durmayan sevmekle ilişkilendirdi. Psikanalizler, psikologlar endişesizlik diye özetledi. Tasavvufa gönül verenler, veren el alan elden üstündür ile noktaladı.

Benim kendimce vardığım yer ise mutluluk iyi hissetme hali olup geçici bir duygu olduğudur. Asıl olan ise huzurlu olmaktır diye düşünüyorum.

Huzurun net tarifini ise kişinin hayatının sonuna kadar yükleyebileceği bir tutarlı yolculuk ( iyi ve doğru olana atılan adımlar) olduğunu düşünürüm. Ancak huzurlu insanlar ve inanmışlar çektikleri sıkıntılara zahmetlere ve hatta işkencelere rağmen huzurlu olabilir ve bu mutluluktan çok daha evla bir şeydir. Bunlar kimi zaman bir ideolojinin militanı, kimi zaman bir dinin misyoneri veya kimi zaman bir STK aktivisti olur, fark etmez!

İnsan biteceğini ölüm kadar net bildiği şeylere gönül vermemeli zira bu çok pahalı bir alışveriş olur.
Ruh sonsuza adalı olduğu halde beden kostümünde sık sık güzel rüyalar ile aldanmakta kötü kabuslar ile tasalanmaktadır. Eğer sende mutlu olmak dilersen, kalbini ve mesaini her türlü zahmete hatta eziyete değecek bir yolculuğa adamalısın ta ki her şey biter, herkes gider.
Sen yolunu öyle ya da böyle tamamlarsın, asıl olan bitmeyecek bir huzura yol akmaktır.

Selamlar

S(y)N