- 570 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
DEPREM VE ACI KAYIPLARIMIZ
Başından sonuna değin sürekli değişim ve dönüşüm içinde olan ve oluşacak olan evrende hava, toprak, su ve ateş arasındaki sürekli etkileşim, yaşamın tümünü oluştururken, ateşi, güneşin temsil ettiğini kadim kültürlerden öğrendik. Gelişen bilim ve teknoloji sayesinde uzayın derinliklerini daha ayrıntılı anlama yetisine de gün geçtikçe daha fazla kavuşuyoruz. Bu bağlamda dünyamızda olagelen değişiklikleri de evrenin bütününden soyutlamak olanaksızdır.
Evren kendi yasaları ile kendisini yapar yıkar, yakar, darmadağın toz eder, un ufak eler ve her kaosun ardından yeni bir denge sağlar. Rasyonel düşünceleri ile insan evrenin yasaları karşısında acizdir, çünkü insan evrenin bir türevidir ve türevin aslına hükmetmesi olanaksızdır. Deprem, heyelan, sel baskını, yanardağ faaliyetleri, salgın hastalıklar gibi afetler karşısında güçsüz kalırız. Sıcağa ve soğuğa karşı da kahramanlık taslayamayız. Ancak insan varoluşundan bu yana aldığı bir takım tedbirler ile deneme yanılma yoluyla doğal afetlerin etkisini hafifletebilecek, açtığı yaraları sağaltacak önemli buluş ve bilimsel gelişmelere de imza atmıştır. Yine de depremler karşısında aciz kalırız. Zaman zaman şiddetli depremler ve başkaca doğal afetler bizi had safhada derin acılara sürükler.
İşte 6 şubat 2023 te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli deprem, bir anda binlerce kişiyi enkaz altında ölüme götüren korkunç ve unutulmaz bir depremdi. Kendisi müthiş bir doğasever, insan sever ruh taşıyan çok değerli kişilik Dr. Oğuz Paköz’ü ne yazık ki 6 Şubat 2023 te Kahramanmaraş merkezli şiddetli depremde sevgili eşi ve oğlu ile birlikte aynı evin enkazı altında günlerce umutla bekleyişin ardından kaybedip, derin acılar içinde minnet saygı ve şükranla ebediyete uğurladık.
Depremin olduğu gecenin ardından Merkez üssü Kahramanmaraş olunca ilk aklıma gelen yüz yüze görüşüp tanışma şerefine nail olduğum şiirlerime Yirmi yıldan beri yayınlamakta olduğu ve bayraktarlığını kendi üstlendiği ALKIŞ adlı kültür edebiyat ve sanat dergisinde yer veren sayın Dr. Oğuz Alp Paköz’den başkası değildi, Onun sayesinde başkaca değerli kalemler ile Kahramanmaraş’ta tanışma olanağım olmuştu. İlk görüşmemizde benim turist rehberi olmam nedeniyle Kahramanmaraş’a bir gezi nedeniyle geleceğimi haber vermem ile 2019 yılında gerçekleşti. Asıl işi olan Biyokimya uzmanlığı olan sayın Paköz, o gün öğle aralığında işinden bir fırsat yaratarak benim ile görüşmek için Bakırcılar Çarşısına yakın bir çayhaneye geldi ve yüz yüze tanışmış olduk, kendisini çok sevdim. Olgun, oturaklı, bilinçli, özü sözü dürüst, deneyimli becerikli alçakgönüllü bilge ve babacan bir insan izlenimi bende bıraktı..
Daha önce 2018 yılında Kahramanmaraş’lı değerli şair abim sayın Nevzat Kırkpınar sayesinde Alkış Dergisini tanımıştım ve dergiye şiirlerimi göndermiştim ve yayınlanmıştılar.
Daha sonra sayın Paköz benim Facebookta bir paylaşımımdan Antalya’nın Kumluca ilçesinin Beşikçi köyündeki yaprağını dökmeyen çınar ağacı hakkında yazdıklarımı okumuş ve konu ilginç geldiği için, bana, o çınardan dikmek istediğini yazdı, getirme olanağım olursa o çınarının dallarından getirmemi istedi. 2022 yılında Antalya Rehberler Odası üyeleri olarak Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından Kahramanmaraş’ı tanımak ve tanıtımına katkıda bulunmak üzere Mado Dondurmaları ( Maraş Dondurma) sponsorluğunda davet edildik ve oraya gidişimde yaprağını dökmeyen çınar ağacının dallarından suya ıslatarak kendisine götürdüm. O gün akşam Kahramanmaraş Öğretmenevi’ne çinar dallarını almaya geldiğinde, bana teşekkür mahiyetinde Bir kaç hediye paketi getirmeyi düşünen ince ruhlu bir insandı.. Oğuz bey bir doğa tutkunu idi. Çiçeklerin rengarenk doğal güzelliğine hayrandı ve boş zamanı oldukça bağ bahçede çalışmayı, ekmeyi dikmeyi seven, Türkün efendisi bir insandı.
"Kendi gitti, adı kaldı yadigar!"
Depremin olduğu gün doktorumun telefonu çalsa da cevap veren yoktu. Akşam saat 22.27 de değerli doktorum Oğuz Paköz’e whatsApp kanalıyla bir mesaj atsam da yanıt alamayınca, aklıma gelenin başıma geldiği konusunda endişelenmeye başladım, ama elimden de bir şey gelmiyordu. Öncelikle depremde çok yaralı olduğu için hastanede yoğun işleri nedeniyle telefonu cevaplamaya zamanının olmadığı yönünde iyimser tahminler geçti aklımdan. Fakat whatsApp yazışmamdan bir sonuç alamayınca karamsarlaştım. Bir kaç gün sonra acı haberi, Oniki Şubat Belediyesi Sosyal İşler ve
Kültür Mudürü sayın Serdar Yakar’dan öğrendim. Doktorumun canı gibi sevdiği kızları durumu yakından takibetmelerine karşın ellerinden çok fazlaca bir şey gelmiyordu. Çünkü enkaz kaldırma işi herkesin kolayca el atacağı bir iş değildi. Ancak On günü aşan bir süre sonunda enkaz altında cansız bedenlerine ulaşılabildi...
***
Değerli doktorum sayın Oğuz Paköz ile 8 Nisan 2022 günü saat 10.47 de yaptığım bir WhatsApp yazışmamızı, onun ağaç, bağ bahçe, çiçek sevgisini vurgulamak için aktarıyorum.
[08.04.2022 10:47] Şaban AKTAŞ: Doktorum günaydın, çınar dallarından ben de üç saksıya dört dal diktim. Can suyu olarak köklendirici bir paket daha toz aldım, bir litreye bir çay kaşığı hesabı ile veriyorum.. Klorsuz pınar suyu kullanıyorum. İnşallah sizinkiler de benimkiler de tutar bu yıl..
Selamlar sağlıcakla...
[08.04.2022 10:49] Şaban AKTAŞ: Geçen yıl ilk etapta böyle yapraklar açIldı, sonra kurudular
[08.04.2022 10:50] Şaban AKTAŞ: Bu yıl Beş gün önce ilaçlı suda beklemiş oldular Maraştan dönüşten iki gün sonra diktim.
[08.04.2022 10:54] Oğuz PAKÖZ Kahramanmaraş: Şaban Bey günaydın. Şimdilik bir sorun gözükmüyor. Umarım köklendirebiliriz. Bir kısım arkadaşlar sonucu benim gibi sabırsızlıkla bekliyor. Türkünüzü de geniş bir kitleye ilettim. Çok sevindiler. Maraş’ta bayağı ünlendin. Selamlar.
[08.04.2022 11:19] Şaban AKTAŞ: Teşekkür ederim.. inşallah tutacak. Bu kez bütün dilekler bu dalların yeşermesi, dostluğun köklenmesi için..
Harun Dedeoğlu (Büyükşehir Belediyesi Turizmden sorumlu müdür, gezide bize refakat etti) beye de yazdım Kahramanmaraş Musiki Cemiyetine iletirseniz davullu zurnalı, bağlamalı, neyli, kemanlı bir biçimde düzenlenirse ahenk ve ritim özellikleriyle folklor ekibi tarafından oynanan bir zeybek haline getirilebilir dedim. O da ilgili birimlere ilettiğini gerekenin yapılacağını bu haliyle bile çok beğendiğini yazdı...
Bu işler pek kolay değil, yel esmeden olmuyor...Koca Seyit için de benzer bir türkü yakmıştım.. Kahramanlıklar ve kahramanlar türkülerle zeybeklerle yaşatılmalı.. Türkülerin yarattığı heyecan ve ruh zor günlerde büyük bir dayanma ve direnme gücüdür..
[08.04.2022 12:03] Oğuz PAKÖZ Kahramanmaraş: Çok haklısınız. Size şükran borçluyuz. Selam ile.
***
Samimiyeti ve dürüstlüğü her halinden belli, alçakgönüllü, değerli bilge kişilik sayın Dr Oğuz Paköz yaptıklarıyla ve eserleriyle belleklerde gönüllerde hep yaşayacaktır.
Çok sevgili kızlarından sayın Neslihan Ece PAKÖZ’den aldığım bir iletide, " Şaban bey çok teşekkür ederim. Sağ olun. Biz üç kardeş elimizden geleni yapıyoruz. Ablamız Aslı Paköz, kardeşimiz İsmihan Ece Paköz Akkök ve ben. Sizlere ve dergiye desteği olan herkese çok teşekkür ederiz." diye yazdı. Bu durumdan Doktor Oğuz Paköz namına bir baba olarak gurur duyduğumu ve onun yaprağını dökmeyen bir ulu çınar olarak yaşayacağını ve yaşatılacağını söylemek istiyorum.
Dr. OĞUZ ALP PAKÖZ’E
Adı Alkış dergin vardı
Her gönülde sevgin vardı
Deprem seni bizden aldı
Göçüp gittin içimizden
Maraş’ın Oğuz Paköz’ü
İçi dışı birdir sözü
Ciğerime düştü közü
Göçüp gittin içimizden
Enkaz altında günlerce
Ne bitmez karanlık gece
Duada Neslihan Ece
Göçüp gittin içimizden
Maraş’ın Bilge Çınarı
Akan güzellik pınarı
Sönmez kâlbimin yanarı
Göçüp gittin içimizden
Evin bağın barkın vardı
Sevdalı bin şarkın vardı
Her insandan farkın vardı
Göçüp gittin içimizden
Kan ağlarken kuzuların
Dinmez derin sızıların
Kim yazdı bu yazıların
Göçüp gittin içimizden...
Deprem nedeniyle 6 Şubat 2023 te yitirdiğimiz tüm değerlerimizin anılarına saygıyla tanrıdan rahmet, hayatta kalan yakınlarına baş sağlığı, gelecekte aydınlık, sağlıklı ve huzurlu günler diliyorum.
Şaban AKTAŞ
07.12.2023 - ANTALYA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.