- 283 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
KADIN AVUKATIN MAZERET OYUNU
10-KADIN AVUKATIN MAZERET OYUNU
Yıl 2010 Ordu kadastro hakimi olarak görev yapıyorum.
Benden önceki hakim, tarafı aynı olan 7 seri orman dosyasında yaklaşık 8 sene önce keşif yapmış ve orman bilirkişisi yerlerin orman olmadığına karar vermiş. Ancak benden önceki hakim dosyaya bir türlü karar vermemiş. Keşif yapıldığı halde 8 sene bir dosyaya neden karar verilmez anlamak mümkün değil.
Dosyalar önüme gelince gerek 8 sene önceki teknoloji, gerek keşiflerin tarafımdan yapılmamış oluşu, gerekse bilirkişinin tek kişi olması nedeniyle raporlar beni ikna etmediği için bizzat üçlü heyetle keşfe gittim. Ve alınan raporda söz konusu yerler orman olarak çıktı.
Haliyle iki rapor arasında çelişki doğdu. Ancak ikinci rapor heyet raporu olduğu için daha güvenilir olduğundan bizzat mahkeme tarafından üçüncü rapor almaya ihtiyaç hissetmedim.
Davacının kadın avukatı rapora itiraz etti ve üniversite profesörlerinden yeni bir rapor alınarak çelişkinin giderilmesini talep etti. Bende avukat hanım:” dosya benim açımdan tekemmül etmiştir. Zira heyet raporu vardır ve keşif tarafımdan yapılmıştır ben karar vermek istiyorum. Deyince, “ hayır hakim bey yeniden rapor alınarak bu çelişki giderilsin dedi. Ben de bunun üzerine bundan sonra alınacak bilirkişi masrafını sizin karışlamanız gerekir çünkü bunu siz talep ediyorsunuz dedim. Avukat hanım itiraz etti. Hayır parayı devlet ödesin diyor. Süre verdim. Süreye rağmen bilirkişi ücretini yatırmadılar. Tekrar süre verdim yine yatırmadılar avukat hanım habire ayak diriyor işi uzatıyor, habire mazeret dilekçesi veriyor.
Bu arada terfime az bir zaman kaldı. Zaten kadastro mahkemesi sıkıntılı bir mahkeme. Burada terfi etmek çok zor. Bu yedi dosyayı bitirip terfimi garanti etmek istiyorum. Terfime üç gün kala duruşma günü verdim ve parayı yatırmalarını bekledim. Avukat hanım yine mazeret vermiş. Mazeret dilekçesinde Perşembe adliyesindeki duruşma ve işlerim dolayısı ile duruşmaya katılamıyorum diye yazmış.
O gün avukat hanım birkaç kişinin olduğu bir grupta şunları söylediği bana aktarıldı. Hakim beyin terfisi varmış ben de ona terfi yaptırırsam bana da avukat S. demesinler. Bunu duyduktan sonra avukat hanımın kötü niyetinden emin oldum.
O gün duruşma esnasında mübaşire Perşembe adliyesini bağlamasını istedim. Tüm mahkeme kalemlerine sorduk avukat hanımın duruşması var mı yok. Peki icrada işleri var mı yok.
Tutanağa geçidim mazereti reddettim ve yerlerin orman olduğuna karar vererek dosyayı bitirdim.
Muhtemelen beni şikayet etmişlerdir ancak herhangi bir sıkıntı olmadı eve tüm dosyalar Yargıtay’ dan onanarak geldi.
Bir avukatın mesleki kin ve nefretle bir dosyaya yaklaşması kendine ve müvekkiline zarar verir. Akıllı bir avukat dosyaya duygusal hislerle yaklaşmaz. Zira avukatlık profesyonel bir iştir. Hissiyatı kaldırmaz. Akıl ve sağduyu her zaman kazandırır.
"Adaletin mahrem koridorları"ndan
YORUMLAR
Anlatıda bir art niyetli avukat söz konusu. Anlayamadığım niye düzenli olarak kadın bir avukat olduğuna dair tekrar var? Metne tekrar bakıyorum, yaptıklarının (Daha doğrusu söylediklerinin) kadın ya da erkek olması ile ilgisi yok. Aynı metni ben yazmış olsam ve sürekli Karabüklü avukat vurgusu yapsam bana da 'Sen ne demeye çalışıyorsun? Karabüklüler art niyetlidirler mi mesajı vermek istiyorsun? Yoksa Karabüklülerle bir alıp veremediğin mi var?' soruları gelir. Aynısını ben de burada dile getirmek istiyorum: Düzenli kadın avukat vurgusunun sebebi nedir? Kadın avukatlar ahlaksız olur mu? Ya da kadınlardan avukat olursa böyle mi olur?Hikayede fonksiyonu olmayan bir özellik sürekli tekrarlandığında okuyanlardan bu soruların gelmesi de kaçınılmaz. Saygılarımla.
Ay Parçası
İlginç herhalde beyefendinin kadın alerjisi var