- 148 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Efendimizin (a.s.m.) Su Hakkındaki Mucizeleri 3
10-Ebu Katâde de yaşadıklarını şöyle nakletmiştir:
Mûte savaşında, reislerin şehit olması üzerine, yardımlarına gidiyorduk. Bende deriden bir su kabı vardı. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm bana:
“Su kabını sakla; onun büyük işi var ” buyurdular.
Bir süre sonra susuzluk başladı. Üç yüz kişi susuz kalmıştık. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm bana şöyle dedi:
“Su kabını getir.” Ben getirdim. O da aldı, ağzını su kabının ağzına getirdi. İçine nefes etti, etmedi, bilmiyorum. Sonra üç yüz kişi geldiler, bana ait o kaptan içtiler, kaplarını doldurdular. Vazifesi bitince ben kabımı aldım; verdiğim gibi dolu duruyordu.”
11- Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma henüz peygamberlik vazifesi verilmemişti. Amcası Ebu Talip ile deveye binip, Arafe civarında Zilhicaz denilen mevkiye geldikleri vakit, Ebu Talip demiş:
“Ben susadım.”
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm inmiş, yere ayağını vurmuş, su çıkmış, Ebu Talip içmiştir.
İslam âlimlerinden biri bu hadisenin peygamberlikten önce olmasından irhâsât türü harikalıklardan olmasının yanında, bin sene sonra aynı yerde Arafat çeşmesi çıkmasından dolayı bunun Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın bir kerameti sayılacağını bildirmiştir.
Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâmın su ile ilgili birkaç mucizesini vermeye çalıştık. Sağlam ve kesin kaynaklarla günümüze aktarılan bu mucizelerin eşsiz olduğu aşikârdır. Hz. Musa’nın susuz kalan kavmine topraktan veya taştan su çıkarması dahi bu mucizeler yanında normal kalmaktadır. Çünkü topraktan, taştan su çıkması zor olsa da imkânsız değildir. Fakat kâinatın yaratılış sebebi olan Yüce Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâmın birçok kez tekrarladığı ve Sahabelerin en muhtaç oldukları anda çöl sıcağında on parmağından on musluklu çeşme gibi suyun akması derecesine ulaşmak mümkün değildir.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.