- 120 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Dağ Zalimlerin Üzerine Nasıl Geldi?
Hz. Musa Tur dağına ikinci gidişinde tövbe edenlerden yetmiş kişiyi de yanında götürmüştü. Oraya vardıklarında bu yetmiş kişi akıl almaz bir teklifte bulunup, şöyle dediler:
“Biz Allah’ı açıkça görmedikçe sana iman etmeyiz.” (Bakara,55 )
Bunca nimet ve mucizeden sonra hala aklını başına almayan İsrailoğullarının çok ağır bir şekilde cezalandırılması adalet iken, merhametlilerin merhametlisi olan Cenab-ı Hak onları sadece uyardı ve onlara birden çok gürültülü bir sesle birlikte şimşek çaktırdı ve yeryüzü sallandı. Dalında kurumuş yapraklar gibi korkudan sarardılar. (A’râf,155; Bakara,55)
Yine yardımlarına Hz. Musa yetişti. Allah’a affedilmeleri için dua etti. Bu duadan sonra yetmiş kişi ölümden kurtulmuş oldu. (Bakara,56)
Bu olayı duyan İsrailoğulları kısa bir süre itaatkâr oldu. Fakat çok uzun sürmedi. Her seferinde bir şeyleri bahane ederek Hz. Musa’ya karşı geliyorlardı. Karşılaştıkları bütün sıkıntıları giderilmesine rağmen yine isyan ediyorlardı.
Sıra kutsal kitapları olan Tevrat’a geldi. Uyduklarında kurtuluşa ulaşacakları, Tevrat’taki Allah’ın emirlerinin çok ağır olduğunu ve bunları yapamayacaklarını söylediler. Oysa önceden Tevrat’ın hükümlerine uyacaklarına dair söz vermişlerdi. Bu isyandan ve başkaldırmadan başka bir şey değildi. Hayvan denilip, küçük görülen bir köpeğe dahi bir miktar yemek verirseniz, size sadık kalır, ısırmaz ve evinizi, bağınızı kötü niyetli insanlara karşı korur. Oysa İsrailoğulları belki hiçbir topluluğa nasip olmayan nimetlere boğuldukları halde, hala isyan edebilme basitliğini gösterebiliyorlardı. Cenab-ı Hak’kın ve peygamberlerin ne kadar sabırlı oldukları burada bir kez daha onaylanmış oluyor.
Cenab-ı Allah her şeye isyan eden bu kavme ders vermek için Cebrail’e(a.s.)Tûr dağını kaldırıp üzerlerine getirilmesini emretti. Tûr dağı sanki üzerlerine düşecek gibi başlarının üstüne getirildi. (Bakara,63)
Korkudan tam siper yere yatan İsrailoğullarına uyması gereken ‘on emir’ bildirilip uyacaklarına dair kesin söz alındı. (Bakara,83)
Onlara bir çile gibi gelen bu emirler aslında onların kurtuluş biletiydi. Uydukları oranda hem dünyada hep de ahirette mesut ve bahtiyar olacaklardı.
Tûr dağı üzerlerindeyken on emre uyacaklarına dair kesin söz veren İsrailoğulları, Allah’ın emriyle dağ yerine gidince şöyle dediler:
-Kulağımızla dinledik, kalbimizle isyan ettik. (Bakara,93)
Bu nasıl bir kalp karalığı, asilik, vicdansızlıktı. Allah hiç kimseyi bu zalimlerin düştüğü seviyesizliğe düşürmesin. Aslında düşüren de Allah değildir. İnsanın tercihleridir. Allah aklımızı doğru kullanmayı bizlere nasip etsin, inşallah.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.