- 271 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İnsanın Kendisiyle Söyleşisi
Hiç öylesine yaşamadım. Hiç boş şeyler düşünmedim. Ve hiç anlamsız sevmedim. Herşeyin bir sebebi vardı hayatımda.
Gördüğüm en uzak noktaydı varmak istediğim. Bazen koşar adım, bazen uğruna sürünmeyi bile göze aldım varış noktam için. Her koşulda başarabilmeliydim bunu.
Körü körüne inanmadım hiçbir şeye. Cahilce sarıldığım inançlarım olsada bazen,alabildiğim kadar bilgiyi alıp en doğruya ulaşmaya çalıştım. Biri öyle söylüyor diye değil,gerçek o olduğu için benimsedim ve özümsedim bilgiyi. Işığı aydınlatsın istedim yolumu,yürüyeceksem öyle yürüyeyim. Önümdeki zorlukları aşmak, inandığım doğrular sayesinde kolaylaştı.
Ve öyle güzel sevdim ki çıktığım o yolda. Öyle işlediki içime sebebini hiç anlayamadığım bir biçimde. Sorgulamadan bıraktım kendimi koynuna sevdanın. Her anı özel,her hali tarifsizdi. Eşsizdi, sessizdi... Marifet miydi böyle sevmek bilinmez ama...gösterişsizdi. Benimdi en azından o duygular,bana aitti. Karşılık beklemeden, çıkar hissetmeden benim duygumdu. Üzerine titrediğim, halini özlediğim,ikbâlini bilmediğimdii ama çok nâifti. Anlamsız değil, bilâkis yaşama sebebimdi. Onun duygularının benimle örtüşmediğini bilerek, beklentisizliğimin zıttı olduğunu görerek sevdim. Gideceğini ciğerim ezile ezile kabul ederek sevdim. Yani azîzim ben onu yalnızca o olduğu için sevdim,ona dair herşeyi sevdim.
Yolun sonu yaklaştıkça ardıma dönüp bakmanın anlamsız olduğunu biliyorum. Bunları ise kendi içimle konuşarak yazıyorum. "Ey zaman!" Diyorum,"Ey zaman,çek ellerini ellerimden. Bırak gideyim var olmakla mükellef olduğum yere. Beklenmekteyim biliyorum".
(İnsanın kendiyle söyleşisi)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.