- 890 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KANKİLER ( 5 )
KANKİLER ( 5 )
Salona girdiklerinde, Ayşe çok heyecanlıydı. Yemek masasında Nil’in annesiyle babası-
onları bekliyorlardı. Masaya yaklaştıklarında, Nil onları tanıştırdı.
………… Ayşeciğim bak, babam, Mustafa bey, Annem Karolin.
………… Hoş geldin kızım, Tanıştığımıza memnun oldum.
………….. Hoş bulduk, Mustafa amca, bende çok memnun oldum.
………….. Hoş geldin Ayşeciğim, geçmiş olsun, Nil anlattı, çok üzüldük.
…………. Sağ olun teyzeciğim, sizi tanıdığıma çok memnun oldum. Ayşe hemen yanlarına gidip-
ellerini öptü. Sofraya oturup yemek yemeğe başladılar. Ayşe utancından yemek yemekte-
zorlanıyor, onların yüzüne bakmağa, cesaret edemiyordu. Nil farkına varmıştı.
………….. Ayşeciğim, lütfen çekinme, doğal ol burası da senin evin sayılır. Nil’in babası sordu.
…………. Kızım baban ne iş yapıyor?
………… Lise de edebiyat öğretmeni.Annem ev hanımı.
………… Kaç kardeşsiniz?
…………. İki kardeşiz. Bir abim var, Afyonda, iktisat okuyor. Nil araya girdi.
…………. Kankimi rahat bırakın baba,size cevap vereceğim diye yemek yemiyor.
…………. Haklısın kızım,nasıl olsa tanıştık, sen hiç çekinme Ayşe yemeğini ye, biz senle sonradan-
samimi oluruz. Çok güzel bir akşam yemeğinin ardından, Nil Ayşe’yi Dedesinin özel oda-
sına götürdü. Ayşe büyük bir ilgiyle, eşyaları inceliyordu, Duvarda asılı eski model bir-
tüfek hemen göze çarpıyordu. Özel bir vitrin, kama, kılıç, çeşitli madalyalarla süslüydü.
diğer bir kitapların bulunduğu vitrinde, çok sayıda kitaplar vardı. Duvarda Ayşenin-
dedesine ait çok sayıda fotoğraflar asılıydı.
…………. Deden babana çok benziyor Nil.
…………. Üç amcam var, ama dedeme en çok benzeyen benim babam. Dedemde gençliğinde çok –
yakışıklıymış. Hadi gel odama gidelim. Orada hem dinlenir, hemde sohbet ederiz.
saat 12 ye geliyordu.Nil televizyonu kapattı, Ayşeciğim, yorgunsun, gel sana odanı göste
reyim, biraz dinlen.
………….. Ben yalnız yatamam, korkarım Nil. Yangın olduğu gün rüyama giriyor korkudan yataktan –
fırlıyorum, beraber yatsak bir mahsuru olur mu?
………….. Hayır olmaz, ama ben biraz deli yatarım, rahatsız olmazsan, problem yok.
………….. Yok, yok, rahatsız olmam, zaten uykum biraz ağırdır, duymam bile.
Nil dolabından, giymesi için güzel bir eşofman takımı çıkarıp, Ayşe’ye verdi. Ayşe, eşofmanı-
alıp, ebeveyn banyosuna doğru giderken, Nil arkasından seslendi.
…………. Nereye gidiyorsun Ayşe? burada giyinebilirsin. Ayşe mahcup, utangaç bir haldeydi.
………… Ben burada giyinmeye utanırım.
…………. Hayatım ne var utanacak, şurda kız kızayız.
………….. Şey, ben annemin önünde bile utanırım, benim huyum bu.
…………. Tamam Ayşeciğim kusura bakma, ben bilmiyordum.
………… Ayşeciğim, eğer,ışıklardan rahatsız olursan, söndürelim.
…………… Sen bilirsin, benim için farketmez.
………….. Peki, Allah rahatlık versin iyi uykular kanki.
………... Sana da tatlı rüyalar Nil.
Nil kollarında bir ağırlık hissederek, gözlerini açtı. Ayşe, sol koluna, başını koymuş, elini de-
göğsüne koymuş, mışıl, mışıl uyuyordu. Dudaklarında hafif bir tebessüm vardı. Gamzeli –
yanaklarında mutluluk , huzur, hissediliyordu. Kolu biraz ağrımıştı ama, çekmeye kıyamadı-
uzanıp yanaklarından yavaşça öptü. O kadar masum görünüyordu’ki , Sessizce bir müddet
seyretti. Hiçbir arkadaşını, bu kadar kendisine yakın hissetmemişti.Kalbinin güzelliği
yüzüne ne kadar güzel yansıyordu. Uyanıp uykusu bozulmasın diye, kolunu çekmedi.
Nil sabah uyandığında ,Ayşe yatakta yoktu. Elini yüzünü yıkayıp, alt kata indi. Ayşe, yardım-
cıları Sabahat hanım ile birlikte, kahvaltı masasını hazırlıyorlardı.
…………. Ayşeciğim, ne yapıyorsun, gel otur şöyle, Sabahat teyze hazırlar. Neden erken kalktın.
………….. Önce günaydın kanki. Ben eskiden beri erken kalkmaya alışığım. Nazlı ile bu saat’te şimdi-
okula gitmek için birlikte yürüyorduk.
………… Sana da günaydın canım. Kusuruma bakma, seni öyle görünce, günaydın demeyi unuttum
daha iyileşmedin. Birkaç gün dinlenmelisin. Bak sorumluluk bende,ailene söz verdim.
…………. Vallahi iyiyim Nil. Merak etme. İçin rahat olsun, ben çocukmuyum?
…………. Hadi başla yemeye o zaman, bakalım iştahın yerinde mi?
bu sırada Mustafa bey yanlarına geldi.
…………. Günaydın. Afiyet olsun çocuklar.
…………. Ayşe hemen ayağa kalktı, buyurun Mustafa amca, beraber yiyelim.
…………. Sağ ol kızım, Adanaya gidiyorum, orada bir şeyler yerim. Sabahat hanım. Kahvem hazırmı?
Sabahat hanım, hemen gelip içi kahve dolu, termosu, Mustafa beye uzattı. Mustafa bey-
termosu alıp giderken, Ayşenin, sesiyle birden durdu.
………….. Mustafa amca, size kazasız belasız yolculuklar dilerim. Kızınızı öpmeyecekmisiniz? Babam –
beni, her sabah işe giderken, öper, hakkınızı helal edin der. Mustafa bey geri dönüp, Nil’i-
öptü, sende benim kızım sayılırsın diyerek, Ayşe’yi de öptü .Hakkınızı helal edin diyerek –
evden çıkıp gitti. Kahvaltı devam ederken ,Nilin telefonu çaldı. Nil telefonu alıp havuzun –
ucuna doğru yürüdü.
………….. Günaydın Nazlıcığım, nasılsın?
…………. İyiyim kanki, Ayşe nasıl.? Annesi, babası merak ediyor da.
………….. Ayşe çok iyi canım, merak etmeyin, şu anda kahvaltısını yapıyor.
……….. Sana bir şey soracağım Nil. Az önce bir araba gelip, Ayşenin evinin önünde durdu,merak edip
gidip sordum, bizi avukat Şengül hanım gönderdi, evin dekorasyonunu yapacağız dedi –
aklıma sen geldin, senin haberin varmı?
………… Haberim var Nazlıcığım. Şengül abla benim avukatım, özel işlerimi kendisi yönetiyor. Ben
söyledim, en kısa zamanda, eskisinden daha güzel olacak .
……….. Allah senden razı olsun Nil Ayşe nin babası annesi çok üzgün, Yelda teyze sürekli ağlıyor.
………… Nazlıcığım, ben Ayşeyi alıp, öğleden sonra,size gelirim, bol bol konuşuruz, Merak etmeyin.
hadi hoşça kal nazlıcığım, görüşürüz. Telefonu tam kapatmıştı’ki, tekrar çaldı.
………….. aloo, günaydın Nil. Ayşeyi çiftliğe götürmüşsün iyi mi merak ettik?
…………. İyi, iyi, merak etmeyin. Siz ne yapıyorsunuz?
………….. Ben, özgürün yanındayım. Biz düşündükte, Özgür babasıyla konuşacak, Ayşe nin , kapı, pen-
pencere doğrama ve boya işlerini babam yapar diyor. Bende babamla konuşup, elimizden-
ne geliyorsa, yapmak istiyoruz.
………….. Çok güzel düşünmüşsünüz, Aytekin. Merak etmeyin, o iş bende, ben ne gerekiyorsa, yapı-
yorum. Gereken talimatı verdim.kısa sürede halledeceğim.
………… Teşekkür ederiz Nil. Çok sağol.
………… Bak ne diyeceğim Aytekin. Ben nazlıyla beraber, öğleden sonra, Nazlının evlerine gideceğim.
geçerken sizi de alayım’mı? Ayşeye büyük bir moral kaynağı olur.
………… Ama sokağa çıkma yasağı var.
………… Sen nasıl gittin, Özgürün yanına?
………… Burası şehir dışı, fazla kontrol yok.
………… Siz merak etmeyin, bir şey olursa, cezayı ben öderim. Tamam geçerken alırım sizi.
Nil telefonu kapatıp, Ayşe’nin yanına geldi.
…………. Nil biliyorum senin işlerin başından aşkın, beni nazlının yanına bırak, işlerine bak.
………… Benim işim sensin Ayşeciğim. Kahvaltını bitirince, çiftliğin yukarı taraflarına doğru –
gidip gezelim , öğleden sonra, birlikte iskenderuna nazlılara gideceğiz. Bu arada-
Aytekin’le Özgürü de yoldan alacağız, seni çok merak ediyorlar.
………….. Tamam ben doydum, ama sen bir şey yemedin. Boş ver beni, hadi gidelim.
evden çıkıp, Nil’in arabasına bindiler. Araba ağır ağır ilerliyordu. Ayşe bir sağa bir sola-
bakıyordu. Ne kadar büyük bir yer? Çok güzel.
…………. Sen burayı baharda, görmelisin Ayşeciğim. Çiçekler atçımı, meyve ağaçlarının kokusu bir-
birine karışır, mest olursun. Meyveler olgunlaşınca, görsel bir ziyafet çıkar ortaya. Bu-
çiftlikte, ne istersen, her türlü meyve , sebze bulabilirsin.
Çiftliğin sonuna gelmişlerdi. Yan yana sekiz on tane ev vardı.
…………. Bu evde kalanlar, burada çalışanlar ve aileleri için kanki.
bir evin önünde, iki bayan ocağın başında oturmuş, biri oklavayla hamur açıyor.
diğeri sac’da yufka ekmek pişiriyordu. Kadınlar Nil’i görünce konuşmayı kestiler.
………… Kolay gelsin Hatice teyze, bereketli olsun.
………….. Hoş geldiniz, Nil hanım, buyurun tadına bakın. Yeni pişen yufka ekmeği alıp Nil’e uzattı.
………….. Teşekkür ederiz Hatice, teyze, size kolay gelsin, arkadaşıma etrafı gezdiriyorum, görüşürüz
Nil ekmekten bir parça, koparıp Ayşe ye uzattı, Tadına bak Ayşeciğim, her zaman böylesini
bulamazsın. Etrafı çevrili bir alana geldiler. Küçük bir hayvanat bahçesi gibiydi. Atlar,-
köpekler, kafeslerde baykuş ,atmaca. Bir sürü hayvan vardı. Ayşe hayranlıkla bakarken-
100 metre kadar ötede büyük bir havuz gördü. Orada ne var Nil?
………… Orada alabalık havuzu var. Hadi oraya gidelim. Birlikte havuzun yanına geldiler.İçinde-
koca koca alabalıklar vardı. Alabalıkları seyrederken, Nil’in telefonu çaldı. Nil birkaç adım-
uzaklaştıktan sonra, telefonu açtı.
………….. Efendim baba, dinliyorum.
………….. Kızım ben şu an Adanadayım, ama gelirken çok büyük bir kaza oldu.
…………. Baba sen iyimisin yardıma ihtiyacın varmı?
…………. Kızım ben iyiyim, şoförüm de iyi. Biz osmaniyeden ana yola çıktık. Daha beş dakika gitme-
den karşı yönden gelen bir tır. Refüjü aşarak bizim tarafa geçti , yirmi, yirmi beş metre önü-
müzden tarlaya girip devrildi. Aklıma, Arkadaşın geldi. Ben çıkarken beni durdurup, Kazasız-
belasız yolculuklar demişti. Sonra kızını öpüp vedalaşmayacakmısın demişti. İnanki o beni bir
iki dakika durduruşu olmasaydı.Tır tam üzerimize binecekti. Her şey aniden oldu bir şey
anlamaya vakit kalmadı. Adanaya geldim bir saat sonra Erzin belediyesinden bir arkadaşım-
aradı. Erzindeki portakal bahçemizin önünden belediye yol açacakmış, bahçe kat, kat değer
lenecek dedi.
………….. Baba gerçekten iyimisin, dediklerine hala inanamıyorum.
……... Söylediklerimin hepsi gerçek. Ben düşündüm’ki Erzindeki bahçenin, bir dönümünden,elde-
edilen geliri her sene arkadaşına verelim.
………… İyi düşünmüşsün baba, hatta az bile düşünmüşsün. Seni seviyorum baba, görüşürüz.
…………. Nil telefonu kapatıp, Ayşenin yanına geldi, nerdeyse ağlayacak gibiydi. Ayşe ye sarıldı, yanak-
larından öptü, bak gördün’mü, iki dakika ayrılınca seni ne kadar özledim. Hadi gidelim.
Ayşe Nil’in kendisini durup dururken, neden öptüğünü anlamadı.
Aytekin , Özgür ün, cep telefonuyla,oyun oynamasına gıcık olmuştu.
…………. Bırak artık şu oyunu, bak birazdan Nil gelecek, üzerine bir şeyler giy, fazla,bekletmeden-
çıkalım. Bak sana ne diyeceğim. Geçen gün teknede, Nazlıyla beraber, sizi seyrediyorduk-
Nazlıya dedim’ki birbirlerine çok yakışyorlar. Ne dese beğenirsin?
…………. Nazlı ne dedi?
…………. Senin kankin aptal dedi.
………….. Şimdi gelsin soracağım, neden aptal dedi.
…………. Yok oğlum şaka söyledim, hemen parlama. Ayşe seni seviyormuş, ama utanıyormuş, ilk-
adımı senden bekliyormuş. Birde korkuyormuş, Siz Hıristiyansınız ya ,ailesi karşı çıkar diye-
çekiniyormuş, birde senin ailen istemez diye, korkuyormuş.
………….. Vallahamı? Dalga geçmiyorsun değil mi?
………….. Gerçekten doğru söylüyorum, istersen nazlıya sor. Sen ne mal adamsın, kız senin gözünün
İçine bakıyor karşılık bekliyor haberin yok. Yaralandığın gün birlikte hastaneye gelmiştik-
hatırlıyormusun? Sürekli ağlıyordu. Allahım sen onu koru diye dua ediyormuş. Nazlı sor-
muş. Özgürü çok’mu seviyorsun demiş, b,ir hafta on gündür içimde bir şeyler hissediyor-
dum ama bu gün sevdiğimi anladım demiş. Sen ona karşı, ne hissediyosun.
………….. İnanmayacaksın ama ben Ayşe’yi, ilk gördüğüm günden beri,lise birden beri seviyorum.
hatta sana birkaç defa, keşke bizde aynı sınıfta olsaydık diye söylemiştim. Ben de Ayşe nin
ailesi biraz muhafazakar, ben hırıstiyanım kabul etmezler diye, hemde güzel giden arka-
daşlığımız bozulmasın diye, hep uzak durmağa, çalıştım.
…………. Kanki hakikaten sen malsın, dört seneyi boşa harcamışsın. Dört senede birlikte ne güzel-
günler yaşardınız, Gitti dört sene boşa çok yazık.
………… Kardeşim ya ailesi problem çıkarsa kötü olsaydık, güzel giden arkadaşlığımız da bozulurdu.
…………. Niye bozulsun kanki, Senin ailen kabul etmez’mi. Ayşe gibi kızı zor bulursun. Kız okul birin-
cisi çalışkan, terbiyeli, saf, güzel ne ararsan var.
……….. Ben istedikten sonra, ailem sorun çıkarmaz,anlayış gösterir.
…………… Tamam işte , onun babası’da öğretmen kültürlü adam , o da belki anlayış gösterir, göster-
mezse, bizde araya girer, ikna ederiz. Vallahi vahide teyzeye söyleyeceğim.
…………. Vahide teyze buraya gelirmisin.
………….. Aytekin sus, ne yapıyorsun. Önce Ayşe’yle konuşup emin olduktan sonra karar vermeliyim.
bu sırada salondan balkona doğru Vahide hanım geldi.
………….. Beni’mi çağırdınız Özgür?
………….. Ben seslendim vahide teyze. Nil gelip bizi alacak, çayla kek için teşekkür etmek istedim.
elinize sağlık, çok lezzetli olmuş kek.
………… Afiyet olsun oğlum, gelirsen bir daha yaparım.
………….. Aradan on dakika geçmişti, Nil’in arabası evin önünde durdu. Balkonda bekleyen Aytekin-
heyecanla bağırdı. Allah aşkım geldi.
…………. Ne bu heyecan kanki, aşkın kim?
…………. Görmüyormusun kanki? hayatımın aşkı Porşe’ye bak , şimdi giderken Nil’e söylerim-
arabayı bana verir ben kullanırım. Hastasıyım bu arabanın.
Aytekin dediğini, yapmış arabanın direksiyonuna geçmişti. Yan tarafında oturan Nil ,güldü-
………….. Seneye doğum günümde, babam bana küçük, pervaneli uçak alacak, onu da, istermisin?
…………. Yok istemem, ben bu arabanın hastasıyım. Bir gün seninle otobana çıkalım da sen gör-
Böyle mıy, mıy, kaplumbağa gibi olmuyor. En az 240- 250 basman lazım. Aytekin birden
şarkı söylemeğe başladı. Aşk bir ızdırap, aşk bir ızdırap
…………. Ne oldu Aytekin, sana bir şeyler olmuş belli?
…………. Yok aklıma geldi de öyle söylüyorum, altında bir şey arama. Biliyormusun Nil?
Bizim bahçeye bazen kumrular gelip ağaca konuyor, böyle yan yana durup, bir birlerine
bakıyorlar, sonra biri ötüyor, arkasından öteki ötüyor acaba ne söylüyorlar merak ediyorum.
………… Belki seni seviyorum diyordur. Ötekide bende seni diyordur.
Ayşe, kapıdan girer girmez hemen annesine sarıldı, ikisi de ağlamağa başladı. Biraz durduktan-
sonra, Nil ayağa kalktı.
……….. Ayşeciğim, benim biraz işim var, dönüşte seni gelip alırım, tabi benimle birlikte gelirsen. Yelda-
hanım, benim telefonuma Halil amcanın cep telefonu numarasını atarmısınız, kendisiyle –
bir konuda görüşmem lazım. Allaha ısmarladık, görüşmek üzere. Nil evden ayrılıp arabaya –
bindi, araba hareket ederken, cep telefonuna, mesaj geldi. Hemen numarayı aradı.
……….. Alo Halil beylemi görüşüyorum?
………… Evet benim. Siz kimsiniz?
………… Ben Ayşe’nin arkadaşı Nil. Sizinle konuşmak istiyorum, müsaitmisiniz?
………… Ben şu an okuldayım. Uzaktan eğitim için öğrencilerime ders veriyorum. 15 dakikaya kadar-
ders biter. İsterseniz okula gelin konuşalım.
……….. Tamam, okula geliyorum.
Nil, Halil beyin söylediği okulun bahçesine arabayla girip parketti. Halil bey, okulun giriş –
kapısında bekliyordu.
…………. Hoş geldiniz. Ayşe sizden bahsetmişti. Dün evinize götürmüşsünüz, Ayşe nasıl iyimi?
buyrun içeri girelim sınıfta konuşuruz. Birlikte sınıfa girdiler. Söze ilk Halil bey başladı.
…………. Eşim aranızda olanları anlattı. Gerçeği öğrenmişsiniz, ama Ayşeye söylemeyeceğinizi-
söylemişsiniz. Bende sizi arayıp teşekkür edecektim siz geldiniz. Ayşe bizim her şeyimiz-
onu öz kızımız gibi bilip, büyüttük,eğer bize kırılıp gücenirse, hayatımız kararır. Bil hassa-
eşim yıkılır mahfolur. Ne demek istediğimi sanırım anlıyorsunuz. Ayrıca bu gün eşim bana
telefon etti, nazlıya söylemişsiniz, evimizi yeniden yaptırıyormuşsunuz. Size karşı çok-
mahçubuz, nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum.
………….. Halil amca, ben başka bir konu için geldim. Evin tapusunu, kredi çekip almışsınız. Bu aralar-
sıkıntıdasınız. Ben diyorumki, bankaya gidip borcunuzun hepsini kapatalım. Sizde rahat-
edersiniz ailenizde.
………… Olmaz kızım, zaten evi yaptırıyorsunuz, merak etmeyin ben taksitleri öderim.
………… Ama böyle söylerseniz, benim kalbim kırılır Halil amca. Ben kızınızın kankisiyim. Ayşe benim-
öz kardeşim sayılır. Hem sonra, şöyle düşünün. Bir insan Allaha dua eder, Alahım sen bana-
yardım et. Bir bakarsın Allah duasını kabul eder, ona bir vesileyle yardım eder. Sizin duanız –
kabul oldu. Allahın yüce merhameti benim kalbime nazar etti, bende bir vesile olarak size-
geldim. Anlatabildim mi?
…………. Öyle güzel anlattın ki kızım, söyleyecek söz bulamıyorum.
…………. Hadi o zaman bankaya gidip bu işi halledelim.
Nil bankada Halil beyin, borcunu kapattıktan sonra, telefon satan bir iş yerine girip çok güzel-
bir telefon aldı. Giderken, Halil beye sordu.
……….. Halil amca, isterseniz, bu durumu, ailenize söylemeyin aramızda kalsın.
……….. Hayır olmaz, ben saklayamam, onlarında bilmeğe hakkı var. Kızım Allah seni annene –
babana ,tüm sevdiklerine, bağışlasın, Allah seni ağrıtıp incitmesin. Aileni çok merak edi-
yorum.
……….. İstediğiniz zaman bize gelin Halil amca. Ailemde memnun olur. Şunu önemle bilmenizi istiyo-
rum bu yaptıklarım, Ayşe için devede kulak kalır. Ayşe benim için sizin değer verdiğiniz kadar –
çok değerli. Nazlının, evi kalabalıktı. Nil daha kapıdan içeri adımını atar atmaz, Ayşe koşup Nil’e
sarıldı.gözlerinden yaşlar akıyordu.
………….. Nil gidip evimizi gördüm, evi yeniden tamir ediyorlar. Nazlı bana senin yaptırdığını söyledi.
çok güzelsin, ama ben senin kalbini sevdim, dur senin kalbini öpeceğim.Ayşe eğilip, Nil’in-
sol göğsünü öptü. Nil çok şaşkındı,ne söyleyeceğini bilemedi.Bir,iki yutkundu.
………… Ayşeciğim sakin ol, lütfen ağlama, bak beni de ağlatacaksın. Hep beraber, inşallah bu sıkıntılı
günleri atlatacağız. Ben şimdi gitmek zorundayım. Burdamı kalmak istersin, yoksa benimle-
birliktemi gelmek istersin ?
………… Sana ayak bağı olmak istemem, Allah işini gücünü rast getirsin. Sen işlerinle ilgilen.
Nil Aytekin’le, Özgüre baktı, hadi arkadaşlar, giderken sizi’de eve bırakayım. Evden vedalaşıp
yola çıktılar.Aytekin yine duramadı.şarkı söylemeğe başladı.
………… Aşk tan yana şansım yok, ağlıyorum derdim çok, kör olası çöpçüler aşkımı süpürmüşler.
………… Hayırdır Aytekin, bu gün keyfin yerinde.
………. Vallahi dilim şişti, konuşmazsam çatlayacağım. Benim kankime bir kız aşık olmuş kankimin-
haberi yokmuş. Kankim de o kızı dört seneden beri seviyormuş kıza söylüyemiyormuş.
…………. Kim bu talihli kız. İsterseniz, size yardımcı olabilirim.
…………. Kim olacak, kankin Ayşe.
…………. Gerçek mi, yoksa, yine, şakamı yapıyorsunuz ?
…………. Bu işin şakasımı olur. İşte Özgür burada, Ayşe’ye de sorabilirsin.
…………. Özgür doğrumu?
……….. Evet doğru söylüyor, ama arada biraz sıkıntı var.
………… Bakın arkadaşlar, eğer Ayşeyi azıcıkta olsa üzer, kalbini kırarsanız, arkadaşlığımız biter,
………… Bizde onun için sana danışıp,bize yardımcı olmanı istiyoruz.
Birkaç dakika sessizlik oldu
…………. Peki şöyle yapalım. Ben hem özgürle, hem de Ayşe’yle konuşup, hafta sonu bizim evde bir-
parti düzenleyelim. Bakalım nasıl olacak.
…………. Tamam bize uyar.
…………. Özgür sende bir şey söylesene, Hep Aytekin konuşuyor.
…………. Tamam, bize uyar, sana güveniyoruz.
Nil, Aytekinle Özgürü evlerine bıraktıktan, sonra, eve gitmek üzere Osmaniye ye doğru-
oto ban’a çıktı. Ayşe’yi düşünüyordu. O içten gelen doğal hareketleri sarılması, eğilip-
kalbinden öpmesi,çok etkilemişti. İlk defa kendisini birisi kalbinden öpmüştü. İçinde –
Ayşe’ye karşı inanılmaz güzel duygular vardı.yaşananlar aklına geldi, Babasının kaza-
geçirmesi, Ayşenin,sabah babası için yaptığı dua, babasının kıl payı ölümden kurtulması.
hele bu devirde, genç bır kızın el öpmesi.Şimdiye kadar hiçbir arkadaşına bu kadar yakınlaş-
mamış, böyle güzel duygular hissetmemişti. Zenginim, fabrikalarım, iş hanım param var ama-
hiç biri beni Ayşe kadar mutlu etmiyor.Üstelik evlatlık olduğunu bile bilmiyor.
…………. Gözü kolundaki Ayşenin verdiği bilekliğe takıldı. Ağzına götürüp öptü.Ahh be Ayşe, hayatıma
girdin, dünyamı değiştirdin. Sen her şeyin en güzeline layıksın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.