- 136 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Hz. İdris Hala Yaşıyor mu?
Hz. İdris’in ilginç özelliklerinden biri de vefat hadisesidir. Dini kaynaklarda Hz. İdris’in vefat ettiğine dair bir ifadeye rastlanmamaktadır. Bunu bir başka şekilde söylemek gerekirse Hz. İdris henüz ölmemiştir. Yani bizlerin yaşadığı anlamda maddi ölümü henüz yaşamamıştır.
Kur’an-ı Kerim’de bu ifademize destek veren ayetler şöyledir:
”Kitapta İdris’i de an, hakikaten o, pek doğru bir peygamberdir. Biz O’nu yüksek bir mekâna kaldırdık” (Meryem,56-57 )
Ayetlerde de açıkça ifade edildiği gibi Hz. İdris, İsa (a.s.) gibi semaya çekilmiş ve şu anda hayattadır.
Tabii bizim anladığımız veya yaşadığımız manada bir hayat yaşamamaktadır. Çünkü yaşamak sadece bizim hayattan, yaşamaktan anladığımız manada bir hayat tarzıyla sınırlı değildir.
Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi, beş çeşit hayat mertebesi vardır:
Birincisi, bizim hayatımızdır ki, yeme, içme, uyuma gibi birçok kısıtlayıcı ve yapılması hayatta kalmak için mecburi olan kayıtlar altına alınmıştır.
İkincisi; Hz. Hızır ve İlyas’ın (a.s.) yaşama şeklidir. Bu mertebede olanlar, normal insanların ihtiyaç duyduğu zaruri şeyleri yapmak mecburiyeti duymazlar. İstediklerinde yer, içerler istediklerinde yiyip, içmezler. Bir anda pek çok yerlerde bulunabilirler.
Üçüncü hayat mertebesinde Hz. İdris ve Hz. İsa bulunmaktadır. Bu peygamberler insanlara ait her türlü ihtiyaçtan uzak, adeta melek hayatı gibi nurani bir hayat yaşarlar. Dünyaya ait cisimleriyle semada bulunurlar.
Dördüncü hayat mertebesi şehitlerin hayatıdır. Biz onları ölü zannederiz. Hâlbuki Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de şehitler için ”Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin. Bilakis onlar diridirler, ancak siz anlayamazsınız” (Bakara,154) buyurarak, şehitlerin de diri olduklarını ifade etmiştir. Zaten şehitler de kendilerini ölü bilmezlermiş.
Beşinci ve sonuncu hayat mertebesi ise kabir ehlinin ruhanî hayatlarıdır.
Hz. İdris’in maddi olarak ölümü tatmaması veya farklı bir hayat tarzı yaşaması, bizlere örnek olmalı. Bu mucizenin peşine düşmeliyiz. Anlattığı derslere kulak vermeliyiz. Nasıl yaparsak onun benzeri bir hayat yaşarız. Manen yükselmek bunun bir boyutudur. Bunu sağlayabilirsek, örnekleri de bulunan geçmişte yaşamış veli zatlar gibi her çağda, kıyamete kadar dünyada tasarrufumuz devam eder.
Maddi ve manevi gelişmelerde tuzumuz bulunur.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.