- 248 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
SENİN ANLAMADIĞIN
Senin anlamadığın nedir biliyor musun?
Ben söyleyeyim; sen, ben ve diğerleri; kimimiz anneden, kimimiz babadan, kimimiz bütün aileden vazgeçtik! Hatta paradan, puldan, şandan, şöhretten vazgeçtik!
Kadın isek, bir erkeğin peşine takılıp gittik!
Erkek isek, bir kadının peşine takılıp gittik!
Tam da o gün ve bizler; biz olma yerine, sen ve ben olmayı tercih ettik! Dolayısıyla, hiçbir zaman biz olamadık!
Böylece sen, sen olarak kaldın!
Ben ise, ben olarak kaldım!
Derken ne bütünleşebildik, ne de ki, ayrılabildik!
Sen haklısın, ben haklıyım! Sen yanlışsın, ben yanlışım! Sen doğrusun, ben doğruyum! Ne fark eder? Kimin haklı olduğunun önemi olmadığını bile fark edemedik!
Ama huzur için, ama barış için, ama mutluluk için olsun, kendimiz çaba göstermeden, hep Tanrıdan diledik!
Ama "Bostana giren domuzun, duayla kovulacağının mumkün olamayacağını da öğrenemedik." Emek harcama, gayret gösterme yerine, varsa da dua ettik, yoksa da dua ettik!
Ne yazık ki, Tanrı’nın içimizde olduğunu göremedik! Mutluluğun altın tepside sunulmayscağını anlayamadık!
Sen,
o,
onlar; kişisel çıkarlarına,
ben,
biz ve onlar; aşk yerine, maddi kazanç hırsına yenik düştük!
Amacımız neydi ki? Mutlu olma yerine, bütün emeklerimiz, bütün çabamız, bütün gayretimiz; beş metrelik beyaz bir kefen ve birkaç tahta ve topraktan oluşan varlığa tamah ettik? Ama biz bunun yanlışlığını bir türlü gördmedik!
Nihayet son geldi! Eli tırpanlı bir zat; kapımıza dayandı ve; "hadi kraliçe, hadi Ece, hadi prenses, hadi prens, hadi Kral, hadi diktatör, hadi miskin, hadi vazgeçmiş insan, hazırlanin gidiyoruz. dedi!"
Derken ömür bitti ve biz, neyin ne olduğunu fark edemeden, beş metrelik beyaz kostümü giyindik, koşaradım cennete, ya da cehenneme gittik!
Tam da o zaman fark ettik diyeceğim. Ama ne yazık ki, yine fark edemedik!
Çünkü dalından düşen bir yaprak misali düştük hayattan ve üstümüze basılarak çiğnendik! Toz olduk, toprak olduk ve son bulduk!
Şimdi sen; "benim amelim iyiydi. Cennete giderim diyeceksin!
Ben; benim amelin kötüydü. Cehenneme gideceğim diyeceğiz!
Eyvallah; ama bilmediğin bir şey var; bütün bunların (amelin) gittikten sonra hiçbir boka yaramayacağıdır! Çünkü sen yaşarken, ne mutlu oldun, ne de mutlu ettin! Sıradan, değersiz, beş para etmez bir kadın, ya da; sıradan, değersiz beş para etmez bir erkek olarak doğdun!
Ot gibi yaşadın ve saman gibi çekip gittin! Cennet denilen bu dünyanın hiçbir nimetinden yararlanmadın!
Mutlu oldun mu?
Hayır!
Mutlu ettin mi?
Hayır!
Eee o zaman kusura bakmayın! Sizin canınız cehenneme!
Çünkü cennet de, Cehennem de yaşarken vardı!
Ama siz geç kaldınız!...
Efkan ÖTGÜN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.