- 225 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
OLASILIK HESABINA GÖRE
OLASILIK HESABINA GÖRE
Bir bina inşaatı için kaç ton kum gerekli acaba? Kamyon kamyon taşınan kumların arasına kaç menekşe tohumu karışacak?
Kumlar, çimentoyla harçlanacak. Harçlar, tuğlalara yapıştırılacak.
Yerden kaç santim ya da kaç metre yükseklikte bir menekşe açacak? Tuğlalara bakılırsa yeni değil, kaç yıl geçti acaba bina yapılalı?
Müzikten anlayan biri görse Nilüfer’in şarkısı "Mor Menekşe" gelir aklına ve belki de yolda yürürken içinden mırıldanır:
"Akşam oldu,
Penceremde,
Yorgun rüzgâr esiyor, geçiyor; renkler suskun,
Bir mahzun mor menekşe ağlıyor mu, ne?"
Yok, ağlamıyor. Şiirlerde, şarkılarda menekşeler hep ağlar; parklarda, bahçelerde açan menekşeler hep ağlamaklı görünür de bu; gayet neşeli, gayet mutlu geldi bana. Çok da haklı.
Sen o kadar kumun içinde, harca karışmadan benliğini koru. Yıllarca sabret ve sonunda hiç olmadık yerde zafer çığlıkları at.
Matematikte bu nasıl açıklanır acaba? Kaç kombinasyon, kaç permütasyon hesabıyla bulunur cevap? Olasılık hesabına göre kaç milyonda, kaç trilyonda bir denk gelir?
İnşaat mühendisleri ve inşaat işçileri temele atsaydı o tohumu, ne olurdu acaba? Tuğlalar arasına özellikle ve özenle yerleştirmedikleri kesin.
Kimyagerler toprak, taş, çimento, harç içinde yapısı bozulmadan yıllarca kalması hakkında ne düşünür acaba?
Tasavvuf Edebiyatıyla ilginen biri de çıkıp "Ne var bunda şaşıracak, besmele her kapının anahtarıdır." diyebilir.
Gördüğümüz her şey bizim bilgimizle sınırlı, algımız kadar açık.
Yumuşak bir toprak yerine sert bir tuğlada çiçek açmak her menekşeye nasip olmaz.
Azmini, gayretini, çabanı ve zaferini takdir ettim menekşe. Ezberden bildiğimiz kurallara göre imkansız gibi görünen bazı şeyler o kadar da imkansız değil belki de.
Kolumuzu kanadımızı kaldıramayacak kadar aciz hissettiğimiz zamanlar olur ya bazen; o zaman bir kendimize bakalım, bir de şu saygıdeğer menekşeye. Nasıl da gülücükler saçıyor etrafa, yapraklarıyla diyor ki "Yeşertin yolunuzu, evinizi, bahçenizi ve en önemlisi de gönlünüzü. Sapsarı, sıcacık güneşi dışarıda aramayın; kışsa bulamazsınız, yazsa dayanamazsınız. İçinizdeki güneşi her daim canlı tutun ve etrafınızı eflatunla sarın, sevdiğiniz kişileri hep yanınızda tutun; ama her zaman kendiniz olun ve bembeyaz kalın."
Muhabbetle...
Hamiyet Su Kopartan
23 Mayıs 23
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.